#smrgKİTABEVİ Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddet - Bingöl Örneği - 2022

Kondisyon:
Yeni
ISBN-10:
6254333040
Stok Kodu:
1199205073
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
164 s
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
0,00
1199205073
591432
Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddet - Bingöl Örneği -        2022
Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddet - Bingöl Örneği - 2022 #smrgKİTABEVİ
0.00
“Vahşetin toplumda bu denli yayılımı ve en dehşetli şeklinin de aile kurumuna sıçrayışı, toplumun akıl, erdem ve haysiyet gibi değerlerden uzaklaşarak içgüdüleriyle hareket etme yöneliminde olduğunu gösterir.” Şiddet, insan yaşamının her alanında karşılaşılan ve dünyada giderek önemli duruma gelen bir toplum sağlığı sorunudur. Şiddet aynı zamanda insan hakları ihlalidir. Aile içi şiddet; yaş, eğitim, din, ırk, statü gözetmeksizin toplumun her kesimde görülmektedir.

Aile içi şiddet, bir kişinin aynı evi paylaştığı veya evli olduğu diğer kişiye karşı uyguladığı şiddet veya kötüye kullanımdır. Kadınlar ve çocukların çoğu kez fiziksel olarak güçsüz ve savunmasız olması nedeniyle en çok onlar aile içi şiddetin mağduru olmaktadırlar. Kadına yönelik şiddet; her toplumda, her kültürde, her eğitim düzeyinde, her gelir düzeyinde vardır. Gelişmiş ülkelerde yapılan çalışmalarda, kadınların 1/3'ü ile 2/3'ünün eşi tarafından şiddete uğradığı saptanmıştır. Kadına yönelik tüm şiddet türleri, Türkiye'de %50'den daha yüksek oranda bulunmuştur. Kadına yönelik şiddet, yaşamımızın bir gerçeğidir ve hem aile bireylerini hem çocukları, hem de toplumu önemli ölçüde etkilemektedir. Kültürümüz kadına yönelik şiddeti tolere etmektedir. Kadınların bir bölümü şiddet görmeyi hak ettiğini düşünürken erkeklerin bir bölümü ise şiddet uygulamayı hak olarak görmektedir.

Aile içi şiddet, kadınların ruh sağlığının ve yaşam kalitesinin bozulmasına yol açar. Aile içi şiddete tanık olan çocuklarda bazı davranışsal ve duygusal bozulmalar başlar. Bu çocuklar, sonraki yaşamlarında şiddetin mağduru veya uygulayıcısı olurlar. Saldırgan davranışlar; öğrenme, pekiştirme, taklit, saldırganlık özendiricileri ile ilgilidir. Ülkemizde kadına yönelik şiddetle ilgili çağcıl düzenlemeler görece yenidir ve yeterince bilindiğini ve uygulandığını söylemek güçtür. Bu konuda tüm toplum bilgilendirilmeli ve eğitilmelidir. Birey ve toplum sağlığı açısından şiddetin önlenmesi gereklidir. Anne-babalar, öğretmenler, sanatçılar, sporcular, toplum önderleri sağlıklı örnekler olmalıdır.
“Vahşetin toplumda bu denli yayılımı ve en dehşetli şeklinin de aile kurumuna sıçrayışı, toplumun akıl, erdem ve haysiyet gibi değerlerden uzaklaşarak içgüdüleriyle hareket etme yöneliminde olduğunu gösterir.” Şiddet, insan yaşamının her alanında karşılaşılan ve dünyada giderek önemli duruma gelen bir toplum sağlığı sorunudur. Şiddet aynı zamanda insan hakları ihlalidir. Aile içi şiddet; yaş, eğitim, din, ırk, statü gözetmeksizin toplumun her kesimde görülmektedir.

Aile içi şiddet, bir kişinin aynı evi paylaştığı veya evli olduğu diğer kişiye karşı uyguladığı şiddet veya kötüye kullanımdır. Kadınlar ve çocukların çoğu kez fiziksel olarak güçsüz ve savunmasız olması nedeniyle en çok onlar aile içi şiddetin mağduru olmaktadırlar. Kadına yönelik şiddet; her toplumda, her kültürde, her eğitim düzeyinde, her gelir düzeyinde vardır. Gelişmiş ülkelerde yapılan çalışmalarda, kadınların 1/3'ü ile 2/3'ünün eşi tarafından şiddete uğradığı saptanmıştır. Kadına yönelik tüm şiddet türleri, Türkiye'de %50'den daha yüksek oranda bulunmuştur. Kadına yönelik şiddet, yaşamımızın bir gerçeğidir ve hem aile bireylerini hem çocukları, hem de toplumu önemli ölçüde etkilemektedir. Kültürümüz kadına yönelik şiddeti tolere etmektedir. Kadınların bir bölümü şiddet görmeyi hak ettiğini düşünürken erkeklerin bir bölümü ise şiddet uygulamayı hak olarak görmektedir.

Aile içi şiddet, kadınların ruh sağlığının ve yaşam kalitesinin bozulmasına yol açar. Aile içi şiddete tanık olan çocuklarda bazı davranışsal ve duygusal bozulmalar başlar. Bu çocuklar, sonraki yaşamlarında şiddetin mağduru veya uygulayıcısı olurlar. Saldırgan davranışlar; öğrenme, pekiştirme, taklit, saldırganlık özendiricileri ile ilgilidir. Ülkemizde kadına yönelik şiddetle ilgili çağcıl düzenlemeler görece yenidir ve yeterince bilindiğini ve uygulandığını söylemek güçtür. Bu konuda tüm toplum bilgilendirilmeli ve eğitilmelidir. Birey ve toplum sağlığı açısından şiddetin önlenmesi gereklidir. Anne-babalar, öğretmenler, sanatçılar, sporcular, toplum önderleri sağlıklı örnekler olmalıdır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat