#smrgKİTABEVİ Benim Adım Ekin - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Seçil Ofset
ISBN-10:
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
175,00
Havale/EFT ile:
169,75
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199252867
639938
https://www.simurgkitabevi.com/benim-adim-ekin-2025
Benim Adım Ekin - 2025 #smrgKİTABEVİ
175.00
“Bu bir yas kitabı değildir. Ailesine ödünç verilen bir ışıklı oyuncağın, sahibine teslim raporudur.” Hastane kapısında elime bilekliğini verdiler. Hayatımın bundan sonrasının, hayatımın bundan öncesiyle örüleceğini bilmeden aldım. Dudaklarını ısırarak bilgi veren doktorlar, yoğun bakıma girip çıkanlar biliyordu da ben bilmiyordum. Sadece seni istiyordum. Sultan Karaaslan, sosyal medya takipçilerinin bildiği isimle anlatblog. Takipçileri onu isminde geçen anlatma yeteneğiyle, hakikatle kurduğu sıkı bağ ile, kitabın ortasından konuşan dürüstlüğüyle ama belki de en çok çocuklarıyla kurduğu gerçek ve anlam dolu ilişkiyle tanıyordu. Sonra o bir dağın altında kaldı. “Işıklı oyuncağım” dediği küçük kızı Ekin'i bir gecenin sonunda ansızın cennete uğurladı. Sultan Karaaslan, Ekin'in ardından yaşadıklarını, sonra “dağın altından” ufak ufak nefes almaya başlayışını, bitmeyen özlemini ama bu derin acıyla birlikte gelen ikramları, Ekin'in adı gibi iyiliğe dair tohumlar eken hikâyesini yazdı. Çok sarsıcı ama aynı zamanda ışıklarla dolu bir anlatı.
“Bu bir yas kitabı değildir. Ailesine ödünç verilen bir ışıklı oyuncağın, sahibine teslim raporudur.” Hastane kapısında elime bilekliğini verdiler. Hayatımın bundan sonrasının, hayatımın bundan öncesiyle örüleceğini bilmeden aldım. Dudaklarını ısırarak bilgi veren doktorlar, yoğun bakıma girip çıkanlar biliyordu da ben bilmiyordum. Sadece seni istiyordum. Sultan Karaaslan, sosyal medya takipçilerinin bildiği isimle anlatblog. Takipçileri onu isminde geçen anlatma yeteneğiyle, hakikatle kurduğu sıkı bağ ile, kitabın ortasından konuşan dürüstlüğüyle ama belki de en çok çocuklarıyla kurduğu gerçek ve anlam dolu ilişkiyle tanıyordu. Sonra o bir dağın altında kaldı. “Işıklı oyuncağım” dediği küçük kızı Ekin'i bir gecenin sonunda ansızın cennete uğurladı. Sultan Karaaslan, Ekin'in ardından yaşadıklarını, sonra “dağın altından” ufak ufak nefes almaya başlayışını, bitmeyen özlemini ama bu derin acıyla birlikte gelen ikramları, Ekin'in adı gibi iyiliğe dair tohumlar eken hikâyesini yazdı. Çok sarsıcı ama aynı zamanda ışıklarla dolu bir anlatı.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.