#smrgKİTABEVİ Benjamin : Fikir Mimarları 4 - 2013
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Kurtiş Matbaası
Dizi Adı:
Fikir Mimarları Dizisi 4
ISBN-10:
9754685428
Kargoya Teslim Süresi:
3&7
Hazırlayan:
Besim F. Dellaloğlu
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
280 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2013
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
160,00
Havale/EFT ile:
155,20
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199101390
487187

https://www.simurgkitabevi.com/benjamin-fikir-mimarlari-4-2013
Benjamin : Fikir Mimarları 4 - 2013 #smrgKİTABEVİ
160.00
Hegel, Napolyon'u atının sırtında görünce onu Geist zannetmişti. Marx ise proleteryada aynı şeyi gördü. İşte tam buna Benjamin mesih diyordu, mesihçi düşünce diyordu. Belki de Batı düşüncesi başından beri hep aynı şeyin peşindeydi. Ortaçağdan modernliğe geçerken bu düşünce ana eksenini değiştirmedi, sadece hedefe varmak için kullandığı araçları değiştirdi. Görev tanrıdan insana devredilmişti. Teolojik içerik laik bir dille tercüme edilmişti. Kurtuluş motifi Batı düşüncesinin ciğeridir. Bunu bir mesih, bir peygamber, bir tarihsel kahraman ya da bir toplumsal sınıf başaracaktır. Bunlar aynı soruya yönelik farklı yanıtlardır. Soru hiç değişmemiştir. Aslında proleterya-mesih terminolojisini ilk kullanan Lukacs'dır. Lukacs, 1918'de yazdığı "Ahlaki Bir Sorun Olarak Bolşevizm" başlıklı yazıda proleteryayı "dünya tarihinin mesih-sınıfı" olarak nitelemiştir. İşte Benjamin'in Tarih Tezleri sadece bunu anlatır. "Bizler bu dünyada bekleniyorduk." Benjamin sanki aydınlanmanın yaptığının tersini yapmaya çalışır. Weber demişti ya: dünyanın büyüsünün bozulması. O, dünyayı tekrar büyüsüne kavuşturmaya çalışır. Onun düşüncesinde ilerlemenin, gelişmenin, evrimin zerresine rastlanmaz. Tarihi akışına bırakmak, onu egemenlerin oyuncağı kılmaktır. Onun amacı tarihi tersine işletmektir sanki. Tarihi tersine taramak. Evet bunun adı devrimdir.
Besim F. Dellaloğlu
Hegel, Napolyon'u atının sırtında görünce onu Geist zannetmişti. Marx ise proleteryada aynı şeyi gördü. İşte tam buna Benjamin mesih diyordu, mesihçi düşünce diyordu. Belki de Batı düşüncesi başından beri hep aynı şeyin peşindeydi. Ortaçağdan modernliğe geçerken bu düşünce ana eksenini değiştirmedi, sadece hedefe varmak için kullandığı araçları değiştirdi. Görev tanrıdan insana devredilmişti. Teolojik içerik laik bir dille tercüme edilmişti. Kurtuluş motifi Batı düşüncesinin ciğeridir. Bunu bir mesih, bir peygamber, bir tarihsel kahraman ya da bir toplumsal sınıf başaracaktır. Bunlar aynı soruya yönelik farklı yanıtlardır. Soru hiç değişmemiştir. Aslında proleterya-mesih terminolojisini ilk kullanan Lukacs'dır. Lukacs, 1918'de yazdığı "Ahlaki Bir Sorun Olarak Bolşevizm" başlıklı yazıda proleteryayı "dünya tarihinin mesih-sınıfı" olarak nitelemiştir. İşte Benjamin'in Tarih Tezleri sadece bunu anlatır. "Bizler bu dünyada bekleniyorduk." Benjamin sanki aydınlanmanın yaptığının tersini yapmaya çalışır. Weber demişti ya: dünyanın büyüsünün bozulması. O, dünyayı tekrar büyüsüne kavuşturmaya çalışır. Onun düşüncesinde ilerlemenin, gelişmenin, evrimin zerresine rastlanmaz. Tarihi akışına bırakmak, onu egemenlerin oyuncağı kılmaktır. Onun amacı tarihi tersine işletmektir sanki. Tarihi tersine taramak. Evet bunun adı devrimdir.
Besim F. Dellaloğlu
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.