#smrgSAHAF Bütün Şiirleri -

Stok Kodu:
1199098332
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
200 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1995
Çeviren:
Ahmet Cemal
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199098332
484135
Bütün Şiirleri -
Bütün Şiirleri - #smrgSAHAF
0.00
“Bu kitapta İngeborg Bachmann'ın hemen bütün şiirleri yer alıyor. Ölümünden sonra yayınlanmamış olarak bulunan kimi şiirleri, ulaşılması olanaksız oldukları için, başka birkaç şiiri de telif haklarının tartışmalı konumda bulunması nedeniyle, kitabın dışında kaldı. Ancak Türk okuru, duyarlılık ve söyleyiş biçimi açısından bizim iklimlerimize çok yakın olan bu şairi bu kitapta bir araya getirilen toplu şiirleriyle yeterince tanıma olanağını bulacaktır.” -Ahmet Cemal (Önsözden)

Yine ikimiz, koyuyoruz ellerimizi ateşe,
sen nice zamandır yıllanmış gecenin şarabı aşkına,
ben ise sabahın hiç sıkılmamış pınarı uğruna.
Körük, güvendiğimiz ustasını beklemekte.

Keder yaydığında sıcaklığını, geliyor cam ustası.
Gidişi ortalık ışımadan, gelişi çağırmadın sen, hem de
yaşlı, aklaşmış kaşlarımızın alacakaranlığı kadar.

Yine kurşun dökmekte göz yaşlarının kazanında,
sana bir kadeh için - kutlamaktır önemli olan yitirilmişi-
bana da isli cam kırıklarım için - ateşe saçılmakta.
Ve sana kadeh kaldırıyorum, gölgeleri çınlatarak.

“Bu kitapta İngeborg Bachmann'ın hemen bütün şiirleri yer alıyor. Ölümünden sonra yayınlanmamış olarak bulunan kimi şiirleri, ulaşılması olanaksız oldukları için, başka birkaç şiiri de telif haklarının tartışmalı konumda bulunması nedeniyle, kitabın dışında kaldı. Ancak Türk okuru, duyarlılık ve söyleyiş biçimi açısından bizim iklimlerimize çok yakın olan bu şairi bu kitapta bir araya getirilen toplu şiirleriyle yeterince tanıma olanağını bulacaktır.” -Ahmet Cemal (Önsözden)

Yine ikimiz, koyuyoruz ellerimizi ateşe,
sen nice zamandır yıllanmış gecenin şarabı aşkına,
ben ise sabahın hiç sıkılmamış pınarı uğruna.
Körük, güvendiğimiz ustasını beklemekte.

Keder yaydığında sıcaklığını, geliyor cam ustası.
Gidişi ortalık ışımadan, gelişi çağırmadın sen, hem de
yaşlı, aklaşmış kaşlarımızın alacakaranlığı kadar.

Yine kurşun dökmekte göz yaşlarının kazanında,
sana bir kadeh için - kutlamaktır önemli olan yitirilmişi-
bana da isli cam kırıklarım için - ateşe saçılmakta.
Ve sana kadeh kaldırıyorum, gölgeleri çınlatarak.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat