Arama için en az 3 karakter girmelisiniz.
#smrgKİTABEVİ Geç Açan Çiçekler Toplu Öyküler - 2025
Editör:
Talat Çalışkan
Kapak Tasarım:
Fihrist Tasarım
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
ISBN-10:
6255512635
Kargoya Teslim Süresi:
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
13x19
Sayfa Sayısı:
180
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Çeviren:
Nadiya Tankut
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
169,00
Havale/EFT ile:
163,93
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199243226
630467

https://www.simurgkitabevi.com/gec-acan-cicekler-toplu-oykuler-2025
Geç Açan Çiçekler Toplu Öyküler - 2025 #smrgKİTABEVİ
169.00
Karanlıkta bile ışığı arayanların, zulme karşı kalemleriyle direnen ruhların şairidir Kovacic!
İvan Goran Kovacic'in öyküleri, Hırvatistan'ın dağlık köylerinden dünya edebiyatının evrensel sahnelerine uzanan eşsiz bir yolculuk... 1913'ten 1943'e, kısacık ömrüne sığdırdığı zengin edebi mirası, 20. yüzyılın en karanlık döneminde insanlık onurunun savunucusu olarak parlamayı başardı. Eleştirmenler tarafından "lirik realizm"in ustası olarak tanımlanan Kovacic, okuyucusunu çöplükte filizlenen çamın umuduna, köşe başında yaşam mücadelesi veren dilencinin dünyasına, kilisenin çanlarında yankılanan yoksulluğun sesine tanık ediyor.
Partizanlarla birlikte savaşa katılırken bile kalemini bırakmayan, hastalığına rağmen insanlık için mücadele eden ve bu uğurda hayatını kaybeden bir yazar Kovacic... Tüm zamanların en unutulmaz savaş karşıtı şiirlerinden biri olan "Jama"nın yaratıcısı, öyküleriyle de yüreğimizde silinmez izler bırakıyor.
Bu öyküler, sıradan insanların olağanüstü yaşamlarına açılan pencereler gibidir. Pencere camının ardından hayata bakan genç kızın hüznünden, çizmelerin peşinde yaşamını kaybeden çobanın trajedisine, kış gecesi konukseverlik sınavından geçen köylüden, baharın uyanışıyla dirilen umutlara, bu öyküler yazarın lirik toplumsal gerçekçiliğini yansıtır. Kovacic'in keskin gözlemleri, derin insani duyarlılığı ve eşsiz dil hakimiyetiyle örülmüş bu öyküler, sadece Hırvat edebiyatının değil, dünya edebiyatının da paha biçilmez hazineleridir.
Fihrist olarak, "Geç Açan Çiçekler" derlemesi ile Kovacic'i ilk defa Türkçeye kazandırmanın mutluluğuyla... iyi okumalar dileriz.
İvan Goran Kovacic'in öyküleri, Hırvatistan'ın dağlık köylerinden dünya edebiyatının evrensel sahnelerine uzanan eşsiz bir yolculuk... 1913'ten 1943'e, kısacık ömrüne sığdırdığı zengin edebi mirası, 20. yüzyılın en karanlık döneminde insanlık onurunun savunucusu olarak parlamayı başardı. Eleştirmenler tarafından "lirik realizm"in ustası olarak tanımlanan Kovacic, okuyucusunu çöplükte filizlenen çamın umuduna, köşe başında yaşam mücadelesi veren dilencinin dünyasına, kilisenin çanlarında yankılanan yoksulluğun sesine tanık ediyor.
Partizanlarla birlikte savaşa katılırken bile kalemini bırakmayan, hastalığına rağmen insanlık için mücadele eden ve bu uğurda hayatını kaybeden bir yazar Kovacic... Tüm zamanların en unutulmaz savaş karşıtı şiirlerinden biri olan "Jama"nın yaratıcısı, öyküleriyle de yüreğimizde silinmez izler bırakıyor.
Bu öyküler, sıradan insanların olağanüstü yaşamlarına açılan pencereler gibidir. Pencere camının ardından hayata bakan genç kızın hüznünden, çizmelerin peşinde yaşamını kaybeden çobanın trajedisine, kış gecesi konukseverlik sınavından geçen köylüden, baharın uyanışıyla dirilen umutlara, bu öyküler yazarın lirik toplumsal gerçekçiliğini yansıtır. Kovacic'in keskin gözlemleri, derin insani duyarlılığı ve eşsiz dil hakimiyetiyle örülmüş bu öyküler, sadece Hırvat edebiyatının değil, dünya edebiyatının da paha biçilmez hazineleridir.
Fihrist olarak, "Geç Açan Çiçekler" derlemesi ile Kovacic'i ilk defa Türkçeye kazandırmanın mutluluğuyla... iyi okumalar dileriz.
Karanlıkta bile ışığı arayanların, zulme karşı kalemleriyle direnen ruhların şairidir Kovacic!
İvan Goran Kovacic'in öyküleri, Hırvatistan'ın dağlık köylerinden dünya edebiyatının evrensel sahnelerine uzanan eşsiz bir yolculuk... 1913'ten 1943'e, kısacık ömrüne sığdırdığı zengin edebi mirası, 20. yüzyılın en karanlık döneminde insanlık onurunun savunucusu olarak parlamayı başardı. Eleştirmenler tarafından "lirik realizm"in ustası olarak tanımlanan Kovacic, okuyucusunu çöplükte filizlenen çamın umuduna, köşe başında yaşam mücadelesi veren dilencinin dünyasına, kilisenin çanlarında yankılanan yoksulluğun sesine tanık ediyor.
Partizanlarla birlikte savaşa katılırken bile kalemini bırakmayan, hastalığına rağmen insanlık için mücadele eden ve bu uğurda hayatını kaybeden bir yazar Kovacic... Tüm zamanların en unutulmaz savaş karşıtı şiirlerinden biri olan "Jama"nın yaratıcısı, öyküleriyle de yüreğimizde silinmez izler bırakıyor.
Bu öyküler, sıradan insanların olağanüstü yaşamlarına açılan pencereler gibidir. Pencere camının ardından hayata bakan genç kızın hüznünden, çizmelerin peşinde yaşamını kaybeden çobanın trajedisine, kış gecesi konukseverlik sınavından geçen köylüden, baharın uyanışıyla dirilen umutlara, bu öyküler yazarın lirik toplumsal gerçekçiliğini yansıtır. Kovacic'in keskin gözlemleri, derin insani duyarlılığı ve eşsiz dil hakimiyetiyle örülmüş bu öyküler, sadece Hırvat edebiyatının değil, dünya edebiyatının da paha biçilmez hazineleridir.
Fihrist olarak, "Geç Açan Çiçekler" derlemesi ile Kovacic'i ilk defa Türkçeye kazandırmanın mutluluğuyla... iyi okumalar dileriz.
İvan Goran Kovacic'in öyküleri, Hırvatistan'ın dağlık köylerinden dünya edebiyatının evrensel sahnelerine uzanan eşsiz bir yolculuk... 1913'ten 1943'e, kısacık ömrüne sığdırdığı zengin edebi mirası, 20. yüzyılın en karanlık döneminde insanlık onurunun savunucusu olarak parlamayı başardı. Eleştirmenler tarafından "lirik realizm"in ustası olarak tanımlanan Kovacic, okuyucusunu çöplükte filizlenen çamın umuduna, köşe başında yaşam mücadelesi veren dilencinin dünyasına, kilisenin çanlarında yankılanan yoksulluğun sesine tanık ediyor.
Partizanlarla birlikte savaşa katılırken bile kalemini bırakmayan, hastalığına rağmen insanlık için mücadele eden ve bu uğurda hayatını kaybeden bir yazar Kovacic... Tüm zamanların en unutulmaz savaş karşıtı şiirlerinden biri olan "Jama"nın yaratıcısı, öyküleriyle de yüreğimizde silinmez izler bırakıyor.
Bu öyküler, sıradan insanların olağanüstü yaşamlarına açılan pencereler gibidir. Pencere camının ardından hayata bakan genç kızın hüznünden, çizmelerin peşinde yaşamını kaybeden çobanın trajedisine, kış gecesi konukseverlik sınavından geçen köylüden, baharın uyanışıyla dirilen umutlara, bu öyküler yazarın lirik toplumsal gerçekçiliğini yansıtır. Kovacic'in keskin gözlemleri, derin insani duyarlılığı ve eşsiz dil hakimiyetiyle örülmüş bu öyküler, sadece Hırvat edebiyatının değil, dünya edebiyatının da paha biçilmez hazineleridir.
Fihrist olarak, "Geç Açan Çiçekler" derlemesi ile Kovacic'i ilk defa Türkçeye kazandırmanın mutluluğuyla... iyi okumalar dileriz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.