#smrgKİTABEVİ Gölge - 2025

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Dizi Adı:
Roman
ISBN-10:
6052655382
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199237595
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
328
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
154,00
Havale/EFT ile: 149,38
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199237595
624766
Gölge -        2025
Gölge - 2025 #smrgKİTABEVİ
154.00
İstanbul'da bir maymun katliamından kaçmayı başaran Leylifer ile halat üzerinde büyümüş bir ip cambazının destansı anlatısı…

İsmail Güzelsoy; tarihte yaşanmış, unutulmaya yüz tutmuş olay ve olguları kurgusal bir payanda hâline getirerek destansı bir anlatı evreni oluşturuyor Gölge'de. Direklerarası'nın şenlikli dünyası, 1900'lerin başında, İstanbul caddelerinde gezinen ilk motorlu taşıt olan Zat-ül Hereke, kaybolup gitmiş mahya geleneği, Apukurya karnavalı, meddah anlatıları, cambazlık, kehanet ustaları, ölümsüzlük arayışındaki Vakıf isimli gizli bir örgüt ve emsalsiz bir aşk öyküsü romanın derin katmanlarında âdeta bir bellek panayırı gibi önümüze seriliyor.

Koşulsuz sevginin, şefkatin, beklentisiz dostluğun öyküsü olan Gölge, belleklerinize derin bir anı kadar işleyecek.

“Işık ile zar bahçesi arasında bir rüyaya girdin, daha önce hiç görmediğim bir saz çaldın, sonra da dedin ki: ‘Herkesin gizli bir şarkısı vardır, ömrünce içinde taşır, bazen öyle derine gömer ki zamanla kendi de unutur onu. Ta ki aynı şarkıyla sarhoş olan biriyle rastlaşana kadar. Biz aynı şarkıyla kederlenmiş, ağlamışız bir zaman.'

Sana o yüzden inandım. Biliyorum, başka bir zamanda söylenmiş –söylenecek ya da söylenmekte olan– şarkıyla, birbirini tanımadan birlikte dans eden insanlarız.

Yüzünü göremiyorum, gözlerim gözlerine değmeden konuşuyorum, bunu hiç sevmiyorum ama buraya kadar ulaştığına göre iyi biri olmalısın. Neden seninle hikâyemi paylaşmam gerektiğini bilmiyorum ama istediğini yapacak, hatırlayabildiğim her şeyi anlatacağım şimdi. (…) Anlamak için acele etme. Bazı şeyleri anlamadan da severiz ya. İnsanları mesela… Aşk başka ne ki?”
İstanbul'da bir maymun katliamından kaçmayı başaran Leylifer ile halat üzerinde büyümüş bir ip cambazının destansı anlatısı…

İsmail Güzelsoy; tarihte yaşanmış, unutulmaya yüz tutmuş olay ve olguları kurgusal bir payanda hâline getirerek destansı bir anlatı evreni oluşturuyor Gölge'de. Direklerarası'nın şenlikli dünyası, 1900'lerin başında, İstanbul caddelerinde gezinen ilk motorlu taşıt olan Zat-ül Hereke, kaybolup gitmiş mahya geleneği, Apukurya karnavalı, meddah anlatıları, cambazlık, kehanet ustaları, ölümsüzlük arayışındaki Vakıf isimli gizli bir örgüt ve emsalsiz bir aşk öyküsü romanın derin katmanlarında âdeta bir bellek panayırı gibi önümüze seriliyor.

Koşulsuz sevginin, şefkatin, beklentisiz dostluğun öyküsü olan Gölge, belleklerinize derin bir anı kadar işleyecek.

“Işık ile zar bahçesi arasında bir rüyaya girdin, daha önce hiç görmediğim bir saz çaldın, sonra da dedin ki: ‘Herkesin gizli bir şarkısı vardır, ömrünce içinde taşır, bazen öyle derine gömer ki zamanla kendi de unutur onu. Ta ki aynı şarkıyla sarhoş olan biriyle rastlaşana kadar. Biz aynı şarkıyla kederlenmiş, ağlamışız bir zaman.'

Sana o yüzden inandım. Biliyorum, başka bir zamanda söylenmiş –söylenecek ya da söylenmekte olan– şarkıyla, birbirini tanımadan birlikte dans eden insanlarız.

Yüzünü göremiyorum, gözlerim gözlerine değmeden konuşuyorum, bunu hiç sevmiyorum ama buraya kadar ulaştığına göre iyi biri olmalısın. Neden seninle hikâyemi paylaşmam gerektiğini bilmiyorum ama istediğini yapacak, hatırlayabildiğim her şeyi anlatacağım şimdi. (…) Anlamak için acele etme. Bazı şeyleri anlamadan da severiz ya. İnsanları mesela… Aşk başka ne ki?”
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat