#smrgKİTABEVİ Güneş Bizi Aldatıyor - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Dizi Adı:
Uygur Kitaplığı
ISBN-10:
6256682580
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
88
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Çeviren:
Abdulaziz Akhun
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
119,00
Havale/EFT ile:
115,43
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199242174
629373
https://www.simurgkitabevi.com/gunes-bizi-aldatiyor-2025
Güneş Bizi Aldatıyor - 2025 #smrgKİTABEVİ
119.00
Doğu'nun en uç noktalarından Batı'nın en ileri sınırlarına; Şamanist mistisizmin derinliklerinden modernizmin ve hatta post-modernizmin karmaşık felsefi yapısına uzanan bir yolculuk… Uzun ve dönemeçli bir hayat serüveninin kaos içinde bir düzenle şiire izdüşümü... Mutallip Saydulla'nın bu kitabı, özellikle mensur şiirlerinde daha belirgin hissedilen bir “uyanış çağrısı” olarak karşımıza çıkıyor. Şiiri hayatının merkezine koyanlar bilir ki şiirden başka her şey yanılsamadan ibarettir.
“Zamanı katlayıp cebine koyan filozofun yine de gidecek evi yok”tur ve “Suda özgürce yüzen kuğunun hiçbir zaman kayıkla işi yok”tur. Yok vardır, var yoktur. Yani ki her gün sabah doğacağından emin olarak uyandığımız, akşam batacağından emin olarak izlediğimiz, ana-babamızdan bile daha çok güvendiğimiz Güneş Bizi Aldatıyor!
“Zamanı katlayıp cebine koyan filozofun yine de gidecek evi yok”tur ve “Suda özgürce yüzen kuğunun hiçbir zaman kayıkla işi yok”tur. Yok vardır, var yoktur. Yani ki her gün sabah doğacağından emin olarak uyandığımız, akşam batacağından emin olarak izlediğimiz, ana-babamızdan bile daha çok güvendiğimiz Güneş Bizi Aldatıyor!
Doğu'nun en uç noktalarından Batı'nın en ileri sınırlarına; Şamanist mistisizmin derinliklerinden modernizmin ve hatta post-modernizmin karmaşık felsefi yapısına uzanan bir yolculuk… Uzun ve dönemeçli bir hayat serüveninin kaos içinde bir düzenle şiire izdüşümü... Mutallip Saydulla'nın bu kitabı, özellikle mensur şiirlerinde daha belirgin hissedilen bir “uyanış çağrısı” olarak karşımıza çıkıyor. Şiiri hayatının merkezine koyanlar bilir ki şiirden başka her şey yanılsamadan ibarettir.
“Zamanı katlayıp cebine koyan filozofun yine de gidecek evi yok”tur ve “Suda özgürce yüzen kuğunun hiçbir zaman kayıkla işi yok”tur. Yok vardır, var yoktur. Yani ki her gün sabah doğacağından emin olarak uyandığımız, akşam batacağından emin olarak izlediğimiz, ana-babamızdan bile daha çok güvendiğimiz Güneş Bizi Aldatıyor!
“Zamanı katlayıp cebine koyan filozofun yine de gidecek evi yok”tur ve “Suda özgürce yüzen kuğunun hiçbir zaman kayıkla işi yok”tur. Yok vardır, var yoktur. Yani ki her gün sabah doğacağından emin olarak uyandığımız, akşam batacağından emin olarak izlediğimiz, ana-babamızdan bile daha çok güvendiğimiz Güneş Bizi Aldatıyor!
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
