#smrgKİTABEVİ Kristolojiye Giriş : Miafizit Dyofizit ve Khalkedoncu Anlayışlar - 2025

Editör:
Zafer Duygu, Kutlu Akalın
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
9786057239792
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Stok Kodu:
1199250822
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
216
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
182,50
Havale/EFT ile: 177,03
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199250822
637820
Kristolojiye Giriş : Miafizit Dyofizit ve Khalkedoncu Anlayışlar -        2025
Kristolojiye Giriş : Miafizit Dyofizit ve Khalkedoncu Anlayışlar - 2025 #smrgKİTABEVİ
182.50
Bu çalışma, Süryanî Araştırmaları alanında büyük önem taşıyan bir konuya; İsa teolojisinin, yani “kristoloji” meselesinin tarihsel süreçte Süryanî geleneğinde nasıl anlaşıldığı ve yorumlandığı sorusuna cevap vermeyi amaçlamıştır. Mesih'teki tabiatlara ilişkin tartışma ve spekülasyonları içeren bir disiplin olarak kristoloji, bütün tarih boyunca, fakat bilhassa Geç Antikçağ'da Hıristiyanlık dünyasında ve Süryanî geleneğinde muhtelif şekillerde tanımlanmıştı ve bu çeşitlilik diğer bazı sebeplerle birlikte Süryanî cemaat ve kilisesinin bölünmesine yol açmıştı.

Bilimsel bir disiplin olarak “kristoloji” Türkiye'de henüz çalışılmaya başlanmış bir alandır. Buna karşın, batı dünyasında bu alanda yürütülen çalışmalar bugün artık yeni bir evreye girmiştir. Ne var ki, Hıristiyanlık dünyasında farklı kilise merkezleri arasındaki bilindik “sapkınlık” suçlamaları çerçevesinde bazı Süryanî kiliselerinin isimlendirilmesine yönelik yanlışlıklar da hali hazırda sürmektedir. Bu bağlamda, hâlâ birçok modern araştırmada örneğin Süryanî (Kadim) Ortodoks Kilisesi mensupları için “Monofizit” tabirinin, Doğu Kilisesi mensupları için ise “Nesturî” tanımlamasının yapıldığı görülmektedir. Geç Antikçağ'da Hıristiyanlar arasında süregiden “sapkınlık” suçlamalarının ve “ötekileştirme” arayışlarının yansıması olan bu gibi tanımlamaların bilimsel açıdan yanlış olduğu ve artık değiştirilmesi gerektiği son dönemde yapılan araştırmalarla ortaya konulmaktadır. Nitekim elinizdeki bu çalışma, bu meseleye ilişkin olarak yakın zamanlarda vücut bulan bazı yeni paradigmaları da Türkçe okuyucularına aktarma amacı taşımaktadır.
Bu çalışma, Süryanî Araştırmaları alanında büyük önem taşıyan bir konuya; İsa teolojisinin, yani “kristoloji” meselesinin tarihsel süreçte Süryanî geleneğinde nasıl anlaşıldığı ve yorumlandığı sorusuna cevap vermeyi amaçlamıştır. Mesih'teki tabiatlara ilişkin tartışma ve spekülasyonları içeren bir disiplin olarak kristoloji, bütün tarih boyunca, fakat bilhassa Geç Antikçağ'da Hıristiyanlık dünyasında ve Süryanî geleneğinde muhtelif şekillerde tanımlanmıştı ve bu çeşitlilik diğer bazı sebeplerle birlikte Süryanî cemaat ve kilisesinin bölünmesine yol açmıştı.

Bilimsel bir disiplin olarak “kristoloji” Türkiye'de henüz çalışılmaya başlanmış bir alandır. Buna karşın, batı dünyasında bu alanda yürütülen çalışmalar bugün artık yeni bir evreye girmiştir. Ne var ki, Hıristiyanlık dünyasında farklı kilise merkezleri arasındaki bilindik “sapkınlık” suçlamaları çerçevesinde bazı Süryanî kiliselerinin isimlendirilmesine yönelik yanlışlıklar da hali hazırda sürmektedir. Bu bağlamda, hâlâ birçok modern araştırmada örneğin Süryanî (Kadim) Ortodoks Kilisesi mensupları için “Monofizit” tabirinin, Doğu Kilisesi mensupları için ise “Nesturî” tanımlamasının yapıldığı görülmektedir. Geç Antikçağ'da Hıristiyanlar arasında süregiden “sapkınlık” suçlamalarının ve “ötekileştirme” arayışlarının yansıması olan bu gibi tanımlamaların bilimsel açıdan yanlış olduğu ve artık değiştirilmesi gerektiği son dönemde yapılan araştırmalarla ortaya konulmaktadır. Nitekim elinizdeki bu çalışma, bu meseleye ilişkin olarak yakın zamanlarda vücut bulan bazı yeni paradigmaları da Türkçe okuyucularına aktarma amacı taşımaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat