#smrgKİTABEVİ Özgürlüğün Trajedisi : Nörobilim Bağlamında İrade Sorunu - 2024

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6057074690
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Stok Kodu:
1199245051
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
367
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199245051
632354
Özgürlüğün Trajedisi : Nörobilim Bağlamında İrade Sorunu -        2024
Özgürlüğün Trajedisi : Nörobilim Bağlamında İrade Sorunu - 2024 #smrgKİTABEVİ
0.00
Düşünce tarihi; insan özgürlüğünün fiziksel, davranışçı, genetik, kültürel ve teolojik determinizmin çeşitli türleriyle sorgulandığı ve tasallut altına alındığı pek çok örnekle doludur. İçinden geçmekte olduğumuz yüzyılda ise sinirbilimin baş döndürücü bulguları, bu yaklaşıma yeni imkanlar sunmakta ve listeye nörobiyolojik determinizmi ilave etmektedir.

Böylece zaten sınırlı kabul edilen insan hürriyetinin varoluş istirabı sürmekte; özgürlüğe yönelik her yok sayış girişimi bir trajediye dönüşmektedir. Zira özgürlüğü elinden alınan insan "teklik"ten "tekdüzelik"e,"tin"den "ten"e doğru sert ve dikey bir "düşüş"e maruz kalmaktadır. Âdemoğlu-Havvakızı, cennetten düşüşten daha ağır bir ontolojik düşüşle karşı karşıyadır. Bu tablonun oluşmasında bilgi ve düşünceyi üretenlerin, yaşadıkları çağın fikri ve pratik atmosferinden bağımsızlaşamamasının etkisi büyüktür.
Düşünce tarihi; insan özgürlüğünün fiziksel, davranışçı, genetik, kültürel ve teolojik determinizmin çeşitli türleriyle sorgulandığı ve tasallut altına alındığı pek çok örnekle doludur. İçinden geçmekte olduğumuz yüzyılda ise sinirbilimin baş döndürücü bulguları, bu yaklaşıma yeni imkanlar sunmakta ve listeye nörobiyolojik determinizmi ilave etmektedir.

Böylece zaten sınırlı kabul edilen insan hürriyetinin varoluş istirabı sürmekte; özgürlüğe yönelik her yok sayış girişimi bir trajediye dönüşmektedir. Zira özgürlüğü elinden alınan insan "teklik"ten "tekdüzelik"e,"tin"den "ten"e doğru sert ve dikey bir "düşüş"e maruz kalmaktadır. Âdemoğlu-Havvakızı, cennetten düşüşten daha ağır bir ontolojik düşüşle karşı karşıyadır. Bu tablonun oluşmasında bilgi ve düşünceyi üretenlerin, yaşadıkları çağın fikri ve pratik atmosferinden bağımsızlaşamamasının etkisi büyüktür.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat