#smrgSAHAF Şeref Akdik: Hayatı, Sanatı, Eserleri - 1974

Kondisyon:
Çok İyi
Basıldığı Matbaa:
Sayfa Düzeni: Ar Ajans
Stok Kodu:
1199024415
Boyut:
18x20
Sayfa Sayısı:
168 s. 70 s. Renkli Fotoğraf
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1974
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kuşe Kağıt
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199024415
410511
Şeref Akdik: Hayatı, Sanatı, Eserleri  -        1974
Şeref Akdik: Hayatı, Sanatı, Eserleri - 1974 #smrgSAHAF
0.00
Bu kitabın yayınlanma amacı nedir? Hemen her ülkede gerek sanatkârların yapıtlarını, gerek müzelerinde bulunan çalışmaları ve yaratıcılarını geniş bir çevrede tanıtmak için küçük, büyük kitaplar yayımlanmaktadır. Aynı zamanda bu kitaplar, yapıtlar normal veya anormal nedenlerle bozuldukları, tamamı yok oldukları zamanda kitaplıklarda yaşamaya devam edeceklerdir. Memleketimizin bugünkü koşulları gözönüne alınacak olursa bu zorunluk daha da derinden duyulur. Ahşap saraylara sığınmış müzelerimiz her gün bir elektrik kontağı tehlikesi ile karşı karşıyadır. Ayrı bir "Modern Sanat Müzesi" yokluğu karşısında, yeni yeni yapıtlar eskilerini mahzenlere itmekte, yani sessiz sedasız ölüme terketmektedir. Sağda, solda, resmî dairelerde asılı ya da depolarında saklı yapıtların akibetlerini acı duymadan düşünebilmek için pek iyimser olmak gerekir. Özel kişilerin anlayarak ya da severek elde etmiş oldukları nice ressamlarımızın yapıtları daha sonra bitpazarlarında ancak çerçevesine verilen değerle satılmaktadır.

Şeref Akdik'in ATATÜRK inkılâpları ile ilgili bir kompozisyonunun acıklı halini gözümle gördüm. Kurum, is ve belki de yağmurdan renk değiştirmiş dalga dalga siyah şeritlerle örtülmüştü. Şerefin Kurtuluş Savaşı ile ilgili bir kompozisyonunu aramızdan ayrıldıktan sonra aylarca aradım. Bulamadım. Sonunda Resim ve Heykel Müzesinin yeni yöneticileri tarafından son olarak tanzim edilen envanterinde resim ortaya çıktı (Telgraf başında). Halbuki bu işlemden önce müzede bulunduğu bilinmiyordu. Kimbilir kaç değerli ressamımızın yapıtları bilinmeyen yerlerde mahvolmuş ya da olmaktadır.

İşte sanat tarihimizin ve sanatçılarımızın acı dramı... Sayın G. S. Genel Müdürü Mehmet Özel'in büyük bir anlayışla bu işe el koyduğunu, dağılmış eserlerin yerlerini tespit etmekte bulunduklarını duydum. Bizde güzel işler şahıslarla kaim olduğuna göre kendisinin uzun yıllar ayni görevde kalmalarını dilerim.

Kitabımızdaki bir eksiklik, kuşkumuzca Şerefin çoğunlukla inkılâp tarihimize ait olan kompozisyonlarının bulunmayışıdır. Müzenin onarımı nedenile orada bulunan kompozisyonlarının fotoğrafları alınamamış, diğer kompozisyonları da illerimizdeki küçük müzelere gönderilmiş olmasından ötürü, renkli fotoğraflarını aldırabilrnek mümkün olamamıştır.

Kitabın yayımı için olan düşüncelerimi, Şerefin çok sevdiği öğrencisi ve Şeref aramızdan ayrıldıktan sonrada hakiki dostluğunu göstermiş olan ressam Necdet Kalay'a açtığım gibi ayrıca saydığım iki dostla'da ilişki kurmuştum. Eleştirici Gültekin Elibal ve Ressam Hüseyin Bilişik. Bay Elibal yazı, Bay Bilişik kitabın düzenlemeye basım islerini paylaştılar. Sanat aşkına dayanan büyük bir titizlikle yapmış oldukları bu is için teşekkür etmek, zahmetlerini küçümsemek olur. Kalbim son atışlarına kadar kendilerine minnetimi tekrarlayacaktır. -Sara Akdik (Sunuştan)

Bu kitabın yayınlanma amacı nedir? Hemen her ülkede gerek sanatkârların yapıtlarını, gerek müzelerinde bulunan çalışmaları ve yaratıcılarını geniş bir çevrede tanıtmak için küçük, büyük kitaplar yayımlanmaktadır. Aynı zamanda bu kitaplar, yapıtlar normal veya anormal nedenlerle bozuldukları, tamamı yok oldukları zamanda kitaplıklarda yaşamaya devam edeceklerdir. Memleketimizin bugünkü koşulları gözönüne alınacak olursa bu zorunluk daha da derinden duyulur. Ahşap saraylara sığınmış müzelerimiz her gün bir elektrik kontağı tehlikesi ile karşı karşıyadır. Ayrı bir "Modern Sanat Müzesi" yokluğu karşısında, yeni yeni yapıtlar eskilerini mahzenlere itmekte, yani sessiz sedasız ölüme terketmektedir. Sağda, solda, resmî dairelerde asılı ya da depolarında saklı yapıtların akibetlerini acı duymadan düşünebilmek için pek iyimser olmak gerekir. Özel kişilerin anlayarak ya da severek elde etmiş oldukları nice ressamlarımızın yapıtları daha sonra bitpazarlarında ancak çerçevesine verilen değerle satılmaktadır.

Şeref Akdik'in ATATÜRK inkılâpları ile ilgili bir kompozisyonunun acıklı halini gözümle gördüm. Kurum, is ve belki de yağmurdan renk değiştirmiş dalga dalga siyah şeritlerle örtülmüştü. Şerefin Kurtuluş Savaşı ile ilgili bir kompozisyonunu aramızdan ayrıldıktan sonra aylarca aradım. Bulamadım. Sonunda Resim ve Heykel Müzesinin yeni yöneticileri tarafından son olarak tanzim edilen envanterinde resim ortaya çıktı (Telgraf başında). Halbuki bu işlemden önce müzede bulunduğu bilinmiyordu. Kimbilir kaç değerli ressamımızın yapıtları bilinmeyen yerlerde mahvolmuş ya da olmaktadır.

İşte sanat tarihimizin ve sanatçılarımızın acı dramı... Sayın G. S. Genel Müdürü Mehmet Özel'in büyük bir anlayışla bu işe el koyduğunu, dağılmış eserlerin yerlerini tespit etmekte bulunduklarını duydum. Bizde güzel işler şahıslarla kaim olduğuna göre kendisinin uzun yıllar ayni görevde kalmalarını dilerim.

Kitabımızdaki bir eksiklik, kuşkumuzca Şerefin çoğunlukla inkılâp tarihimize ait olan kompozisyonlarının bulunmayışıdır. Müzenin onarımı nedenile orada bulunan kompozisyonlarının fotoğrafları alınamamış, diğer kompozisyonları da illerimizdeki küçük müzelere gönderilmiş olmasından ötürü, renkli fotoğraflarını aldırabilrnek mümkün olamamıştır.

Kitabın yayımı için olan düşüncelerimi, Şerefin çok sevdiği öğrencisi ve Şeref aramızdan ayrıldıktan sonrada hakiki dostluğunu göstermiş olan ressam Necdet Kalay'a açtığım gibi ayrıca saydığım iki dostla'da ilişki kurmuştum. Eleştirici Gültekin Elibal ve Ressam Hüseyin Bilişik. Bay Elibal yazı, Bay Bilişik kitabın düzenlemeye basım islerini paylaştılar. Sanat aşkına dayanan büyük bir titizlikle yapmış oldukları bu is için teşekkür etmek, zahmetlerini küçümsemek olur. Kalbim son atışlarına kadar kendilerine minnetimi tekrarlayacaktır. -Sara Akdik (Sunuştan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat