#smrgSAHAF Yunan Tarihçiliği ( Sosyoloji Araştırma Merkezi Çalışma Günleri ) - 1992

Kondisyon:
Çok İyi
Basıldığı Matbaa:
Edebiyat Fakültesi Basımevi
Stok Kodu:
1199068833
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
54 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1992
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199068833
454757
Yunan Tarihçiliği ( Sosyoloji Araştırma Merkezi Çalışma Günleri ) -        1992
Yunan Tarihçiliği ( Sosyoloji Araştırma Merkezi Çalışma Günleri ) - 1992 #smrgSAHAF
0.00
Konu ve tez sahibi: Kenan Yonarsoy

"Yunan Tarihçiliği" ile Bölümümüzde yeni bir çalışma biçimi başlatmak istiyoruz. Çalışma biçimi alışılagelenin dışında olduğu gibi amacı da farklılık göstermektedir. Alışılagelenin dışına belli bir gereksinim sonucu gerek duyuldu. Yalnızca bir yenilik uğruna böyle bir denemeye girişilmedi. Bizim bu denemeyle önerdiğimiz çalışma yönteminin çoğu sorunların aşılmasında bize yardımcı olacağına inanıyoruz.

Benzer çalışma biçimine başvurulmaması nedeniyle Türk düşüncesi ve bağlı olarak Türk sosyolojisi belli güçlüklerle karşı karşıya bulunmaktadır. Ve bu güçlükleri aşmak yolunda herhangi bir başarı da günümüze değin sağlanamamıştır. Daha önce de değindik. Yurdumuzda her sosyologumuz ile birlikte sosyolojinin yeni baştan başlaması olayına tanık olunmaktadır. Her sosyologumuz konuları, dolayısıyla sosyolojiyi kendisiyle başlatmaktadır.

Türkiye'de sorunların yeni baştan ele alınıp değerlendirilmesi zorunluğu elbet var. Biz de bunu savunuyoruz. Toplumumuzda yaşanan gelişmelerle sorunlarımız, sorunlara yaklaşım biçimimiz değişmektedir. Sorunlarımızın yeni baştan tartışmaya açılması bir zorunluluktur ama yapılmış çalışmaların bilmezden gelinmesi, eski deneylerden yararlanmaktan kaçınılması ve sosyolojimizde hiç bir birikime izin verilmemesi de benimsenir bu tutum değildir. Bu tutum, sosyoloji alanında yapılan çalışmaların verimliliğini önemli ölçüde engellemektedir.

Konu ve tez sahibi: Kenan Yonarsoy

"Yunan Tarihçiliği" ile Bölümümüzde yeni bir çalışma biçimi başlatmak istiyoruz. Çalışma biçimi alışılagelenin dışında olduğu gibi amacı da farklılık göstermektedir. Alışılagelenin dışına belli bir gereksinim sonucu gerek duyuldu. Yalnızca bir yenilik uğruna böyle bir denemeye girişilmedi. Bizim bu denemeyle önerdiğimiz çalışma yönteminin çoğu sorunların aşılmasında bize yardımcı olacağına inanıyoruz.

Benzer çalışma biçimine başvurulmaması nedeniyle Türk düşüncesi ve bağlı olarak Türk sosyolojisi belli güçlüklerle karşı karşıya bulunmaktadır. Ve bu güçlükleri aşmak yolunda herhangi bir başarı da günümüze değin sağlanamamıştır. Daha önce de değindik. Yurdumuzda her sosyologumuz ile birlikte sosyolojinin yeni baştan başlaması olayına tanık olunmaktadır. Her sosyologumuz konuları, dolayısıyla sosyolojiyi kendisiyle başlatmaktadır.

Türkiye'de sorunların yeni baştan ele alınıp değerlendirilmesi zorunluğu elbet var. Biz de bunu savunuyoruz. Toplumumuzda yaşanan gelişmelerle sorunlarımız, sorunlara yaklaşım biçimimiz değişmektedir. Sorunlarımızın yeni baştan tartışmaya açılması bir zorunluluktur ama yapılmış çalışmaların bilmezden gelinmesi, eski deneylerden yararlanmaktan kaçınılması ve sosyolojimizde hiç bir birikime izin verilmemesi de benimsenir bu tutum değildir. Bu tutum, sosyoloji alanında yapılan çalışmaların verimliliğini önemli ölçüde engellemektedir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat