#smrgSAHAF 15. - 16. Asırlarda Edirne ve Paşa Livası: Vakıflar - Mülkler - Mukataalar - 1952

Basıldığı Matbaa:
Üçler Basımevi
Stok Kodu:
1199034218
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
637+301 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1952
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199034218
420306
15. - 16. Asırlarda Edirne ve Paşa Livası: Vakıflar - Mülkler - Mukataalar  -        1952
15. - 16. Asırlarda Edirne ve Paşa Livası: Vakıflar - Mülkler - Mukataalar - 1952 #smrgSAHAF
0.00
Osmanlı Devletinin kuruluş ve yükseliş devri müesseseleri, malî ve iktisadî esas ve prensipleri, bilhassa, has ve mukataalarla birlikte mülk ve vakıf tesisleri tetkikinde Edirne ve havalisine, daha sarih bir tabirle, o devirdeki Rumeli eyaletinin Paşa livasına büyük bir ehemmiyet atfetmek lâzım geleceği açık bir hakikattir. XV. asır ilk yarısında devlet merkezi bulunması, idarî ve asken kadrodaki devlet ricalinin veya ilim hayatında rol oynayan belli başlı kimselerin bu şehirle sıkı alâkaları, bu gibi kimselere yapılan muhtelif şekillerdeki tevcihler ve onların bu havalideki kurucu vasıfları, böyle bir ehemmiyet verilmeyi haklı gösteren sebepler olarak telakki edilebilir.

Gerçekten, Osmanlı İmpratorluğunda, ilk devirlerde tevcih edilen mülklerle arazî vakıfları meselesin in ve bunların idare hayatındaki hususiyetlerinin tayini ile diğer cephelerden tetkiki işi de mühim bir mevzu teşkil eder. Bu meselelerin mahiyetini aydınlatmak için ise canlı misalleri, asıl kaynakları ele alarak bunları hareket noktası yapmak ve mümkün mertebe bunlara istinat etmek başta düşünülecek bir iştir. Diğer taraftan, aynı orijinal kayıtların, Osmanlı Devletinin ilk asırlarındaki tarihî şahsiyetler hakkında kronik ve vakanüvis tarihçilerimizin bahsettiği veya müphem ve vuzuhsuz bıraktığı noktaları, hiç değilse kısmen, aydınlatmaları meselesi de üzerinde durulacak ayrı bir ehemmiyeti haizdir.

İmparatorluğun teşkilât ve bünyesini iyice tanıyabilmek için muhtelif bölgelerin, evvelâ, ziraî-malî-ekonomik, sonra da, idarî-sosyal çehrelerini aydınlatacak mahiyetteki tahlilî etüdlere, hattâ, bu vadide malzemenin sadece neşrine dahi ne kadar muhtaç bulunduğumuzu her vesile ile görüyoruz. Bu türlü eserler çoğaldıktan, asırlar boyunca vuku bulan değişiklikler görüldükten, belki de bazan ayrı dokümanlara dayanarak varılan hükümler üzerinde münakaşalar yapıldıktan ve kesin kararlara varıldıktan sonradır ki, Osmanlı Devletinin umumî teşkilât ve karakteri, idare cihazı hakkında terkibi ve sentez mahiyetteki eserlere ulaşmak mümkün olabilecektir. (Önsözden)

Osmanlı Devletinin kuruluş ve yükseliş devri müesseseleri, malî ve iktisadî esas ve prensipleri, bilhassa, has ve mukataalarla birlikte mülk ve vakıf tesisleri tetkikinde Edirne ve havalisine, daha sarih bir tabirle, o devirdeki Rumeli eyaletinin Paşa livasına büyük bir ehemmiyet atfetmek lâzım geleceği açık bir hakikattir. XV. asır ilk yarısında devlet merkezi bulunması, idarî ve asken kadrodaki devlet ricalinin veya ilim hayatında rol oynayan belli başlı kimselerin bu şehirle sıkı alâkaları, bu gibi kimselere yapılan muhtelif şekillerdeki tevcihler ve onların bu havalideki kurucu vasıfları, böyle bir ehemmiyet verilmeyi haklı gösteren sebepler olarak telakki edilebilir.

Gerçekten, Osmanlı İmpratorluğunda, ilk devirlerde tevcih edilen mülklerle arazî vakıfları meselesin in ve bunların idare hayatındaki hususiyetlerinin tayini ile diğer cephelerden tetkiki işi de mühim bir mevzu teşkil eder. Bu meselelerin mahiyetini aydınlatmak için ise canlı misalleri, asıl kaynakları ele alarak bunları hareket noktası yapmak ve mümkün mertebe bunlara istinat etmek başta düşünülecek bir iştir. Diğer taraftan, aynı orijinal kayıtların, Osmanlı Devletinin ilk asırlarındaki tarihî şahsiyetler hakkında kronik ve vakanüvis tarihçilerimizin bahsettiği veya müphem ve vuzuhsuz bıraktığı noktaları, hiç değilse kısmen, aydınlatmaları meselesi de üzerinde durulacak ayrı bir ehemmiyeti haizdir.

İmparatorluğun teşkilât ve bünyesini iyice tanıyabilmek için muhtelif bölgelerin, evvelâ, ziraî-malî-ekonomik, sonra da, idarî-sosyal çehrelerini aydınlatacak mahiyetteki tahlilî etüdlere, hattâ, bu vadide malzemenin sadece neşrine dahi ne kadar muhtaç bulunduğumuzu her vesile ile görüyoruz. Bu türlü eserler çoğaldıktan, asırlar boyunca vuku bulan değişiklikler görüldükten, belki de bazan ayrı dokümanlara dayanarak varılan hükümler üzerinde münakaşalar yapıldıktan ve kesin kararlara varıldıktan sonradır ki, Osmanlı Devletinin umumî teşkilât ve karakteri, idare cihazı hakkında terkibi ve sentez mahiyetteki eserlere ulaşmak mümkün olabilecektir. (Önsözden)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat