#smrgKİTABEVİ 50 Yılın Toplu Öyküleri NUMARALI KOLEKSİYON BASKI - 2025
Editör:
Beyza Ertem
Kapak Tasarım:
Hamdi Akçay
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Melisa Matbaacılık
Dizi Adı:
Öykü
ISBN-10:
6253694661
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
864
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
581,75
Havale/EFT ile:
564,30
Bu üründen 1 adet satın alınmıştır.
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199245377
632680
https://www.simurgkitabevi.com/50-yilin-toplu-oykuleri-numarali-koleksiyon-baski-2025
50 Yılın Toplu Öyküleri NUMARALI KOLEKSİYON BASKI - 2025 #smrgKİTABEVİ
581.75
50 Yılın Toplu Öyküleri.
Buket Uzuner'in son 50 yıldır yazdığı öyküler.
50 yıl mı? Bir yanlışlık olmasın? O kadar uzun zaman geçmiş olabilir mi?
O halde, kolumun altında, elyazması bir öykü dosyasıyla Attilâ İlhan'ın o küçücük editör odasına girip, yazdıklarımın yayımlanması için çok zorlu ve uzun mücadeleye başladığımda neredeyse çocukmuşum! Ve demek ki, şimdi üniversitelilere artık "çocuk" diyecek bir yaşa gelmişim!
Şaşırıyorum: O 50 yılın nasıl bu kadar çabuk, hızlı, zor, yorucu, sık sık düşüp yaralanarak, sonra kalkıp yeniden koşmaya başlayarak, kırılarak, dışlanarak, uğraşarak, sansürün her türünden çekinerek, başına "bir şey" gelmesinden endişelenerek, kadın yazar olmanın toplumun her kesiminde kadına yönelik ayrıca fazladan tehlike ve tehditlerini bilerek, devamlı tetikte olarak ve bunlara rağmen o 50 yılın nasıl böyle heyecanlı, canlı, hareketli, neşeli, sevinçli, enerjik, yepyeni fikirlerle dolu geçtiğine şaşırıyorum.
Seviniyorum, her şeye rağmen "Yazmasam ölürüm!" diyen Sait Faik'in yazı soyundan gelip, "Aslolan yaşamaktır," diyerek "kız neşesi"ni en zor gününde bile yitirmemiş Sevgi Soysal'ın neşe gücünden beslenen, yazmaya adanmış, yazıya, edebiyata âşık bir 50 yıl geçmiş. Umudum, sonuna dek yazarak, okuyarak, okur, düşünür, iyi insanlarla buluşarak, sevdiklerimi kucaklayarak geçecek, yani "işe yaramış bir yaşam". Bir hayattan zaten başka ne istenir ki… - Buket Uzuner
Buket Uzuner'in son 50 yıldır yazdığı öyküler.
50 yıl mı? Bir yanlışlık olmasın? O kadar uzun zaman geçmiş olabilir mi?
O halde, kolumun altında, elyazması bir öykü dosyasıyla Attilâ İlhan'ın o küçücük editör odasına girip, yazdıklarımın yayımlanması için çok zorlu ve uzun mücadeleye başladığımda neredeyse çocukmuşum! Ve demek ki, şimdi üniversitelilere artık "çocuk" diyecek bir yaşa gelmişim!
Şaşırıyorum: O 50 yılın nasıl bu kadar çabuk, hızlı, zor, yorucu, sık sık düşüp yaralanarak, sonra kalkıp yeniden koşmaya başlayarak, kırılarak, dışlanarak, uğraşarak, sansürün her türünden çekinerek, başına "bir şey" gelmesinden endişelenerek, kadın yazar olmanın toplumun her kesiminde kadına yönelik ayrıca fazladan tehlike ve tehditlerini bilerek, devamlı tetikte olarak ve bunlara rağmen o 50 yılın nasıl böyle heyecanlı, canlı, hareketli, neşeli, sevinçli, enerjik, yepyeni fikirlerle dolu geçtiğine şaşırıyorum.
Seviniyorum, her şeye rağmen "Yazmasam ölürüm!" diyen Sait Faik'in yazı soyundan gelip, "Aslolan yaşamaktır," diyerek "kız neşesi"ni en zor gününde bile yitirmemiş Sevgi Soysal'ın neşe gücünden beslenen, yazmaya adanmış, yazıya, edebiyata âşık bir 50 yıl geçmiş. Umudum, sonuna dek yazarak, okuyarak, okur, düşünür, iyi insanlarla buluşarak, sevdiklerimi kucaklayarak geçecek, yani "işe yaramış bir yaşam". Bir hayattan zaten başka ne istenir ki… - Buket Uzuner
50 Yılın Toplu Öyküleri.
Buket Uzuner'in son 50 yıldır yazdığı öyküler.
50 yıl mı? Bir yanlışlık olmasın? O kadar uzun zaman geçmiş olabilir mi?
O halde, kolumun altında, elyazması bir öykü dosyasıyla Attilâ İlhan'ın o küçücük editör odasına girip, yazdıklarımın yayımlanması için çok zorlu ve uzun mücadeleye başladığımda neredeyse çocukmuşum! Ve demek ki, şimdi üniversitelilere artık "çocuk" diyecek bir yaşa gelmişim!
Şaşırıyorum: O 50 yılın nasıl bu kadar çabuk, hızlı, zor, yorucu, sık sık düşüp yaralanarak, sonra kalkıp yeniden koşmaya başlayarak, kırılarak, dışlanarak, uğraşarak, sansürün her türünden çekinerek, başına "bir şey" gelmesinden endişelenerek, kadın yazar olmanın toplumun her kesiminde kadına yönelik ayrıca fazladan tehlike ve tehditlerini bilerek, devamlı tetikte olarak ve bunlara rağmen o 50 yılın nasıl böyle heyecanlı, canlı, hareketli, neşeli, sevinçli, enerjik, yepyeni fikirlerle dolu geçtiğine şaşırıyorum.
Seviniyorum, her şeye rağmen "Yazmasam ölürüm!" diyen Sait Faik'in yazı soyundan gelip, "Aslolan yaşamaktır," diyerek "kız neşesi"ni en zor gününde bile yitirmemiş Sevgi Soysal'ın neşe gücünden beslenen, yazmaya adanmış, yazıya, edebiyata âşık bir 50 yıl geçmiş. Umudum, sonuna dek yazarak, okuyarak, okur, düşünür, iyi insanlarla buluşarak, sevdiklerimi kucaklayarak geçecek, yani "işe yaramış bir yaşam". Bir hayattan zaten başka ne istenir ki… - Buket Uzuner
Buket Uzuner'in son 50 yıldır yazdığı öyküler.
50 yıl mı? Bir yanlışlık olmasın? O kadar uzun zaman geçmiş olabilir mi?
O halde, kolumun altında, elyazması bir öykü dosyasıyla Attilâ İlhan'ın o küçücük editör odasına girip, yazdıklarımın yayımlanması için çok zorlu ve uzun mücadeleye başladığımda neredeyse çocukmuşum! Ve demek ki, şimdi üniversitelilere artık "çocuk" diyecek bir yaşa gelmişim!
Şaşırıyorum: O 50 yılın nasıl bu kadar çabuk, hızlı, zor, yorucu, sık sık düşüp yaralanarak, sonra kalkıp yeniden koşmaya başlayarak, kırılarak, dışlanarak, uğraşarak, sansürün her türünden çekinerek, başına "bir şey" gelmesinden endişelenerek, kadın yazar olmanın toplumun her kesiminde kadına yönelik ayrıca fazladan tehlike ve tehditlerini bilerek, devamlı tetikte olarak ve bunlara rağmen o 50 yılın nasıl böyle heyecanlı, canlı, hareketli, neşeli, sevinçli, enerjik, yepyeni fikirlerle dolu geçtiğine şaşırıyorum.
Seviniyorum, her şeye rağmen "Yazmasam ölürüm!" diyen Sait Faik'in yazı soyundan gelip, "Aslolan yaşamaktır," diyerek "kız neşesi"ni en zor gününde bile yitirmemiş Sevgi Soysal'ın neşe gücünden beslenen, yazmaya adanmış, yazıya, edebiyata âşık bir 50 yıl geçmiş. Umudum, sonuna dek yazarak, okuyarak, okur, düşünür, iyi insanlarla buluşarak, sevdiklerimi kucaklayarak geçecek, yani "işe yaramış bir yaşam". Bir hayattan zaten başka ne istenir ki… - Buket Uzuner
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.