#smrgKİTABEVİ Demokratik Kurumlar Hukuku: Demokratik Uygarlığın Doğumu - 3 - 2025

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Ceylan Matbaacılık
Dizi Adı:
Araştırma İnceleme
ISBN-10:
9755846040
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199245922
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
217
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
227,50
Havale/EFT ile: 220,68
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199245922
633078
Demokratik Kurumlar Hukuku: Demokratik Uygarlığın Doğumu - 3 -        2025
Demokratik Kurumlar Hukuku: Demokratik Uygarlığın Doğumu - 3 - 2025 #smrgKİTABEVİ
227.50
Demokratik Kurumlar Hukuku, egemenliğin ve erkekliğin cüretini kutsayarak yola çıkanların değil; yaşamı yeniden örebilmenin, tarihin, doğanın, halkın, geçmiş öykülerin ve yaşanan acıların hakkını teslim etmek isteyenlerin düşü, örgütleme iradesi ve yaşatma pratiğidir.

Örgütlenmek, tüm canlıların temel bir özelliğidir; buna karşılık istila hem ekolojik hem de toplumsal düzeyde bir patolojinin sonucudur. Her istila, bugün olmasa bile yarın, doğanın hukuku ve hakikati karşısında çözülmeye ve ciddi yıkımlara uğramaya mahkûmdur. Bu nedenle, istila süreçlerinden alınan derslerle, geçmişten ve doğadan gözlemlenen örüntüler, geleceğin toplumsal ve ekolojik örüntülerine dönüştürülmelidir.

Türk-Kürt ilişkilerinde merkezi iktidarın istisnai, yerel yönetimlerin ise muhakkakiyet taşımasının temel nedeni, ulusal ve toplumsal uzlaşı örüntülerinin yalnızca toplumsal, kurumsal, bireysel ve ekonomik düzeyde kurulan ilişkiler ve uzlaşılarla mümkün olmasıdır.
Demokratik Kurumlar Hukuku, egemenliğin ve erkekliğin cüretini kutsayarak yola çıkanların değil; yaşamı yeniden örebilmenin, tarihin, doğanın, halkın, geçmiş öykülerin ve yaşanan acıların hakkını teslim etmek isteyenlerin düşü, örgütleme iradesi ve yaşatma pratiğidir.

Örgütlenmek, tüm canlıların temel bir özelliğidir; buna karşılık istila hem ekolojik hem de toplumsal düzeyde bir patolojinin sonucudur. Her istila, bugün olmasa bile yarın, doğanın hukuku ve hakikati karşısında çözülmeye ve ciddi yıkımlara uğramaya mahkûmdur. Bu nedenle, istila süreçlerinden alınan derslerle, geçmişten ve doğadan gözlemlenen örüntüler, geleceğin toplumsal ve ekolojik örüntülerine dönüştürülmelidir.

Türk-Kürt ilişkilerinde merkezi iktidarın istisnai, yerel yönetimlerin ise muhakkakiyet taşımasının temel nedeni, ulusal ve toplumsal uzlaşı örüntülerinin yalnızca toplumsal, kurumsal, bireysel ve ekonomik düzeyde kurulan ilişkiler ve uzlaşılarla mümkün olmasıdır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat