#smrgKİTABEVİ Eksik Manifesto - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6259833989
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Boyut:
15x21
Sayfa Sayısı:
192
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
200,00
Havale/EFT ile:
194,00
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199249022
636057
https://www.simurgkitabevi.com/eksik-manifesto-2025
Eksik Manifesto - 2025 #smrgKİTABEVİ
200.00
Kitap bir popüler psikoloji kitabı değil; size yaşamın anlamını veya sizden yeni bir siz yaratmayı vadetmiyor. Bu kitabın yazarı, insana dair her şeyin üstünde durup düşünmeye değer olduğunu ancak popüler olanın peşinden gitmenin bireylerin biricikliği ve özdeğerini azaltacağına inanıyor. İnsanca bir dünya için mücadele verilecekse anlamanın, okumanın ve işlemenin gerekliliğini vurguluyor.
Bu çağda dünyayı ve insan hayatını naif ve tarafsız bir yerden değerlendirme şansımız yok. Çünkü global ve yerel anlamda dünyanın nabzını alamadığımız bir kaos var; kapitalizmin, emperyalizmin, savaşların, soykırımların, şiddetin, baskının, tekelleşmenin, tek tipleşmenin yarattığı bir kaos. İnsana dair bu noktada yaşanan her şey politiktir ve psikolojik düzeyde anlamlandırmanın yolu psiko-politik bir bakıştan geçer. Bu kitaptaki yazılarda mercek bazen psikanalitik, bazen politik, bazen insancıldır; bazen coğrafyayı, bazen de evrensel olanı tekrar okumaya odaklanmaktadır.
Gündemden ilham alıp yazılsalar da mercek altına alınan olgu, durum ve olaylar farklı kılıklarda her daim karşımıza çıkan, her çağın mağduriyetleridir. İnsan canlısı mağdurdur ve mağduriyeti giderebilmenin yolu tanıklıktır. İnsana, hayata, onu sarmalayan olaylara dair yazmak bu tanıklığı mümkün kılar.
Bu çağda dünyayı ve insan hayatını naif ve tarafsız bir yerden değerlendirme şansımız yok. Çünkü global ve yerel anlamda dünyanın nabzını alamadığımız bir kaos var; kapitalizmin, emperyalizmin, savaşların, soykırımların, şiddetin, baskının, tekelleşmenin, tek tipleşmenin yarattığı bir kaos. İnsana dair bu noktada yaşanan her şey politiktir ve psikolojik düzeyde anlamlandırmanın yolu psiko-politik bir bakıştan geçer. Bu kitaptaki yazılarda mercek bazen psikanalitik, bazen politik, bazen insancıldır; bazen coğrafyayı, bazen de evrensel olanı tekrar okumaya odaklanmaktadır.
Gündemden ilham alıp yazılsalar da mercek altına alınan olgu, durum ve olaylar farklı kılıklarda her daim karşımıza çıkan, her çağın mağduriyetleridir. İnsan canlısı mağdurdur ve mağduriyeti giderebilmenin yolu tanıklıktır. İnsana, hayata, onu sarmalayan olaylara dair yazmak bu tanıklığı mümkün kılar.
Kitap bir popüler psikoloji kitabı değil; size yaşamın anlamını veya sizden yeni bir siz yaratmayı vadetmiyor. Bu kitabın yazarı, insana dair her şeyin üstünde durup düşünmeye değer olduğunu ancak popüler olanın peşinden gitmenin bireylerin biricikliği ve özdeğerini azaltacağına inanıyor. İnsanca bir dünya için mücadele verilecekse anlamanın, okumanın ve işlemenin gerekliliğini vurguluyor.
Bu çağda dünyayı ve insan hayatını naif ve tarafsız bir yerden değerlendirme şansımız yok. Çünkü global ve yerel anlamda dünyanın nabzını alamadığımız bir kaos var; kapitalizmin, emperyalizmin, savaşların, soykırımların, şiddetin, baskının, tekelleşmenin, tek tipleşmenin yarattığı bir kaos. İnsana dair bu noktada yaşanan her şey politiktir ve psikolojik düzeyde anlamlandırmanın yolu psiko-politik bir bakıştan geçer. Bu kitaptaki yazılarda mercek bazen psikanalitik, bazen politik, bazen insancıldır; bazen coğrafyayı, bazen de evrensel olanı tekrar okumaya odaklanmaktadır.
Gündemden ilham alıp yazılsalar da mercek altına alınan olgu, durum ve olaylar farklı kılıklarda her daim karşımıza çıkan, her çağın mağduriyetleridir. İnsan canlısı mağdurdur ve mağduriyeti giderebilmenin yolu tanıklıktır. İnsana, hayata, onu sarmalayan olaylara dair yazmak bu tanıklığı mümkün kılar.
Bu çağda dünyayı ve insan hayatını naif ve tarafsız bir yerden değerlendirme şansımız yok. Çünkü global ve yerel anlamda dünyanın nabzını alamadığımız bir kaos var; kapitalizmin, emperyalizmin, savaşların, soykırımların, şiddetin, baskının, tekelleşmenin, tek tipleşmenin yarattığı bir kaos. İnsana dair bu noktada yaşanan her şey politiktir ve psikolojik düzeyde anlamlandırmanın yolu psiko-politik bir bakıştan geçer. Bu kitaptaki yazılarda mercek bazen psikanalitik, bazen politik, bazen insancıldır; bazen coğrafyayı, bazen de evrensel olanı tekrar okumaya odaklanmaktadır.
Gündemden ilham alıp yazılsalar da mercek altına alınan olgu, durum ve olaylar farklı kılıklarda her daim karşımıza çıkan, her çağın mağduriyetleridir. İnsan canlısı mağdurdur ve mağduriyeti giderebilmenin yolu tanıklıktır. İnsana, hayata, onu sarmalayan olaylara dair yazmak bu tanıklığı mümkün kılar.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.