#smrgKİTABEVİ Güneşli Uygarlıklar - 2025
Editör:
Veysel Türkan
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
ISBN-10:
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
112
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Çeviren:
Mavisu Kahya
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
117,00
Havale/EFT ile:
113,49
1199253420
640567
https://www.simurgkitabevi.com/gunesli-uygarliklar-2025
Güneşli Uygarlıklar - 2025 #smrgKİTABEVİ
117.00
“Daima –küçük bir çocukken bile– bir insanın karşılaşabileceği en büyük işkencenin, durmaksızın ve sonsuza dek yaşamak olduğunu hissettim.” —Horacio Quiroga Anne-babalarından miras kalan genetik kusurların intikamını almaya niyetli dört “deli”; güneş çarpmasının etkisiyle sahiplerinin buharlaşıp göğe karıştığını sanan köpekler; doğurduğu kaplanı insanlardan sakınmaya çalışan bir anne; ormanda en ufak insan tehdidinde bir araya gelen Engerekler Kongresi ve daha niceleri… Quiroga'ya karşı çıkanların en gür sesi kuşkusuz Borges'ti. Hatta öykülerin gerçek sahibinin Kipling olduğunu ileri sürerek, onu bir tür ‘Uruguay hurafesi' olarak nitelemişti. Oysa Quiroga, kıtada kısa anlatının teknik sorunlarını ciddiyetle ele alan ilk yazarlardan biriydi. Martín Fierro grubunun yönelttiği tüm suçlamalar onun ilgi alanına giriyordu; nitekim son öykülerinde aradıkları yapısal kesinliğe çoktan ulaşmıştı. Modernizmin kozmopolit dekadanlığından uzaklaşarak yalın ve keskin bir anlatımı tercih eden Quiroga, Latin Amerika edebiyatında medeniyet ile barbarlık arasındaki temel karşıtlığı berrak bir biçimde görünür kıldı. İlerleyen yıllarda Borges ve Arlt'ın iyice belirginleştireceği öykü geleneğinin öncülerinden biri oldu. Romanın gölgesinde kalan kısa öyküye yerel çatışmaları ve doğanın insana karşı sessiz direnişini taşıyarak, dönemin avangard anlayışına Güneşli Uygarlıklar'la ‘temiz bir yumruk' indirdi.
“Daima –küçük bir çocukken bile– bir insanın karşılaşabileceği en büyük işkencenin, durmaksızın ve sonsuza dek yaşamak olduğunu hissettim.” —Horacio Quiroga Anne-babalarından miras kalan genetik kusurların intikamını almaya niyetli dört “deli”; güneş çarpmasının etkisiyle sahiplerinin buharlaşıp göğe karıştığını sanan köpekler; doğurduğu kaplanı insanlardan sakınmaya çalışan bir anne; ormanda en ufak insan tehdidinde bir araya gelen Engerekler Kongresi ve daha niceleri… Quiroga'ya karşı çıkanların en gür sesi kuşkusuz Borges'ti. Hatta öykülerin gerçek sahibinin Kipling olduğunu ileri sürerek, onu bir tür ‘Uruguay hurafesi' olarak nitelemişti. Oysa Quiroga, kıtada kısa anlatının teknik sorunlarını ciddiyetle ele alan ilk yazarlardan biriydi. Martín Fierro grubunun yönelttiği tüm suçlamalar onun ilgi alanına giriyordu; nitekim son öykülerinde aradıkları yapısal kesinliğe çoktan ulaşmıştı. Modernizmin kozmopolit dekadanlığından uzaklaşarak yalın ve keskin bir anlatımı tercih eden Quiroga, Latin Amerika edebiyatında medeniyet ile barbarlık arasındaki temel karşıtlığı berrak bir biçimde görünür kıldı. İlerleyen yıllarda Borges ve Arlt'ın iyice belirginleştireceği öykü geleneğinin öncülerinden biri oldu. Romanın gölgesinde kalan kısa öyküye yerel çatışmaları ve doğanın insana karşı sessiz direnişini taşıyarak, dönemin avangard anlayışına Güneşli Uygarlıklar'la ‘temiz bir yumruk' indirdi.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.