#smrgKİTABEVİ İdari Yargılama Hukukunda Taleple Bağlılık İlkesi - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6255930064
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
167
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199237435
624572
https://www.simurgkitabevi.com/idari-yargilama-hukukunda-taleple-baglilik-ilkesi-2025
İdari Yargılama Hukukunda Taleple Bağlılık İlkesi - 2025 #smrgKİTABEVİ
0.00
Taleple bağlılık, idari yargılama hukukuna hakim olan ilkelerdendir. Bir hususun ilke olarak nitelendirilmesi, o konuda bir yargı pratiğini ve benimsenen hukuk politikasıyla birlikte değerlendirmeyi gerekli kılmaktadır. Bunun için yargılama hukukuna bütüncül bir bakış sergilenmesi elzemdir. İdari yargı yerleri, yargı kollarının birbiriyle ilkeler bazında etkileşim içinde olabileceği düşüncesinden hareket etmek suretiyle taleple bağlılığı bir ilke olarak kabul etmektedir. Taleple bağlılık mahkeme nezdinde aynı zamanda bir yükümlülüktür. Bu ilke uyarınca hareket etmekle mükellef olan yargı mercilerinin verdiği kararlarda ilkeye riayet etmemeleri, dava konusunun bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması, hiç dava konusu edilmemiş husus hakkında hüküm kurulmuş olması ya da talep edilenden farklı bir hususa karar verilmiş olması gibi sonuçları ortaya çıkarabilir. Ancak idari yargılama hukukuna özelliğini veren durumlarda, ilkeden sapılması da gündeme gelmektedir. Esasında ilkeden ayrık bir biçimde karar verilmesi, ilkeye aykırılığı gerekçelendirmeye girişen hakim yönünden, ilkeyi kuvvetlendirici mahiyettedir. Zira zannedildiğinin aksine istisnalar ilkeye aykırılığı her defasında savunma ve yeniden gündeme getirmesiyle, ilkenin varlığını ve kabul edildiğini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla hukuk düzeninin korunmasının ön planda olduğu bazı davalarda, taleple bağlılık ilkesinin sınırlı biçimde anlaşılması, ilkenin idari yargıda kabul edilmediğine ulaştırmamalıdır.
Davacının talebi, hakimin hükmünün sınırını gösterir ve bu taleple bağlılığın bir boyutudur. Davacının, hakimin bağlı olacağı talebini netleştirmesi önemlidir ki bu da taleple bağlılığın ikinci boyutudur. İlkenin üçüncü bir boyutu ise davalı konumunda olan makamın, davacının talebine göre savunma yapmasıdır. Bu bakımdan ilk bakışta taleple bağlılığın davacı ve hakim şeklinde iki yönü bulunduğu görülse de davalının kapsayıcı bir savunma yapabilmesiyle de irtibatı bulunmaktadır.
Davacının talebi, hakimin hükmünün sınırını gösterir ve bu taleple bağlılığın bir boyutudur. Davacının, hakimin bağlı olacağı talebini netleştirmesi önemlidir ki bu da taleple bağlılığın ikinci boyutudur. İlkenin üçüncü bir boyutu ise davalı konumunda olan makamın, davacının talebine göre savunma yapmasıdır. Bu bakımdan ilk bakışta taleple bağlılığın davacı ve hakim şeklinde iki yönü bulunduğu görülse de davalının kapsayıcı bir savunma yapabilmesiyle de irtibatı bulunmaktadır.
Taleple bağlılık, idari yargılama hukukuna hakim olan ilkelerdendir. Bir hususun ilke olarak nitelendirilmesi, o konuda bir yargı pratiğini ve benimsenen hukuk politikasıyla birlikte değerlendirmeyi gerekli kılmaktadır. Bunun için yargılama hukukuna bütüncül bir bakış sergilenmesi elzemdir. İdari yargı yerleri, yargı kollarının birbiriyle ilkeler bazında etkileşim içinde olabileceği düşüncesinden hareket etmek suretiyle taleple bağlılığı bir ilke olarak kabul etmektedir. Taleple bağlılık mahkeme nezdinde aynı zamanda bir yükümlülüktür. Bu ilke uyarınca hareket etmekle mükellef olan yargı mercilerinin verdiği kararlarda ilkeye riayet etmemeleri, dava konusunun bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması, hiç dava konusu edilmemiş husus hakkında hüküm kurulmuş olması ya da talep edilenden farklı bir hususa karar verilmiş olması gibi sonuçları ortaya çıkarabilir. Ancak idari yargılama hukukuna özelliğini veren durumlarda, ilkeden sapılması da gündeme gelmektedir. Esasında ilkeden ayrık bir biçimde karar verilmesi, ilkeye aykırılığı gerekçelendirmeye girişen hakim yönünden, ilkeyi kuvvetlendirici mahiyettedir. Zira zannedildiğinin aksine istisnalar ilkeye aykırılığı her defasında savunma ve yeniden gündeme getirmesiyle, ilkenin varlığını ve kabul edildiğini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla hukuk düzeninin korunmasının ön planda olduğu bazı davalarda, taleple bağlılık ilkesinin sınırlı biçimde anlaşılması, ilkenin idari yargıda kabul edilmediğine ulaştırmamalıdır.
Davacının talebi, hakimin hükmünün sınırını gösterir ve bu taleple bağlılığın bir boyutudur. Davacının, hakimin bağlı olacağı talebini netleştirmesi önemlidir ki bu da taleple bağlılığın ikinci boyutudur. İlkenin üçüncü bir boyutu ise davalı konumunda olan makamın, davacının talebine göre savunma yapmasıdır. Bu bakımdan ilk bakışta taleple bağlılığın davacı ve hakim şeklinde iki yönü bulunduğu görülse de davalının kapsayıcı bir savunma yapabilmesiyle de irtibatı bulunmaktadır.
Davacının talebi, hakimin hükmünün sınırını gösterir ve bu taleple bağlılığın bir boyutudur. Davacının, hakimin bağlı olacağı talebini netleştirmesi önemlidir ki bu da taleple bağlılığın ikinci boyutudur. İlkenin üçüncü bir boyutu ise davalı konumunda olan makamın, davacının talebine göre savunma yapmasıdır. Bu bakımdan ilk bakışta taleple bağlılığın davacı ve hakim şeklinde iki yönü bulunduğu görülse de davalının kapsayıcı bir savunma yapabilmesiyle de irtibatı bulunmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.