#smrgKİTABEVİ İslam Düşüncesinde Bilginin Akliliği - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
ISBN-10:
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
215
Basım Yeri:
Bursa
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
278,20
Havale/EFT ile:
269,85
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199249874
636867
https://www.simurgkitabevi.com/islam-dusuncesinde-bilginin-akliligi-2025
İslam Düşüncesinde Bilginin Akliliği - 2025 #smrgKİTABEVİ
278.20
Bu kitapta İslâm düşüncesinde bilgiyi aklî ve/veya mistik zeminlere oturtma yönündeki gayretleri İslâm düşüncesinin en etkili isimleri üzerinden ortaya koymaya çalışılmaktadır. Hem zengin dinî, kültürel ve düşünsel kaynaklardan beslenen hem de birçok farklı alt dallara ayrılmak suretiyle ekollerin oluşumuna imkân veren İslâm düşüncesini mutlak sınırlar içinde görmek ve bu konu hakkında son noktayı koyduğunu iddia etmek bu düşünce sisteminin büyüklüğünü idrak edememekten ileri gelir. Bununla beraber, bilginin aklîliği derken bu kitapta ne kastediliyor? Kitabın ilerleyen bölümleri bütünüyle yazarın çizdiği çerçeve içerisinde bir anlama sahip olacaktır. Zira aynı şeye farklı açıdan bakan kişilerin gördükleri şey aynı değildir. Akıl, en genel anlamıyla insanın idrak yetisi olarak alâmet-i fârikasıdır. Aklîlik; insanın, eldeki değişken verilerden değişmeyeni bulması, hissedilenden his ötesi idrake geçmesi, fizikten metafiziğe ulaşması için tüm sonuçları sebeplere “izah edilebilir" ve “tutarlı” bir şekilde bağlamasıdır. Bilginin aklîliği ise bilginin, beşerî çabayla tutarlılık ve izah edilebilirlik çerçevesinde üretilmesi veya elde edilmesidir. Akıl, pasif bir alıcı ve dönüştürücü değil, bununla beraber bilgi üretici ve kendisine verilmeyeni keşfedicidir. Ancak bu keşfin sonucu hem iç tutarlılığa sahip olmalı hem de muhakkak izah edilebilmelidir.
Bu kitapta İslâm düşüncesinde bilgiyi aklî ve/veya mistik zeminlere oturtma yönündeki gayretleri İslâm düşüncesinin en etkili isimleri üzerinden ortaya koymaya çalışılmaktadır. Hem zengin dinî, kültürel ve düşünsel kaynaklardan beslenen hem de birçok farklı alt dallara ayrılmak suretiyle ekollerin oluşumuna imkân veren İslâm düşüncesini mutlak sınırlar içinde görmek ve bu konu hakkında son noktayı koyduğunu iddia etmek bu düşünce sisteminin büyüklüğünü idrak edememekten ileri gelir. Bununla beraber, bilginin aklîliği derken bu kitapta ne kastediliyor? Kitabın ilerleyen bölümleri bütünüyle yazarın çizdiği çerçeve içerisinde bir anlama sahip olacaktır. Zira aynı şeye farklı açıdan bakan kişilerin gördükleri şey aynı değildir. Akıl, en genel anlamıyla insanın idrak yetisi olarak alâmet-i fârikasıdır. Aklîlik; insanın, eldeki değişken verilerden değişmeyeni bulması, hissedilenden his ötesi idrake geçmesi, fizikten metafiziğe ulaşması için tüm sonuçları sebeplere “izah edilebilir" ve “tutarlı” bir şekilde bağlamasıdır. Bilginin aklîliği ise bilginin, beşerî çabayla tutarlılık ve izah edilebilirlik çerçevesinde üretilmesi veya elde edilmesidir. Akıl, pasif bir alıcı ve dönüştürücü değil, bununla beraber bilgi üretici ve kendisine verilmeyeni keşfedicidir. Ancak bu keşfin sonucu hem iç tutarlılığa sahip olmalı hem de muhakkak izah edilebilmelidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.