#smrgSAHAF Kardeşim Budala - 1998

Dizi Adı:
Çağdaş Dünya Yazarları Dizisi
Stok Kodu:
1199013307
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
296 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1998
Çeviren:
Aykut Derman
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199013307
399468
Kardeşim Budala -        1998
Kardeşim Budala - 1998 #smrgSAHAF
0.00
Bir deneme değil bu yazdığım, eleştirel bir inceleme de değil. Seninle karşılaştığımız günden bu yana, yüreğimden kopanı karşılıklı paylaştığımız heyecanlı bir içtenlikle kâğıda döküyorum. Sana sesleniyorum, Fedor. İyi, güzel de, sana senin hakkında ne öğretebilirim ki? Şunu belki: Bir yazar hiçbir zaman kendine ait değildir: Sen, benim damarlarımda dolaşan kanda yaşıyorsun, sorduğun sorular sinir hücrelerime işlenmiş. Sen benim için, kendinden sonra gelenlere yapıtlarıyla yol gösteren bir usta olmakla kalmadan; bunun hep ötesindeydin; ciğerlerime çektiğim hava oldun. Ben, senin yarattığın kişilerden biriyim, Fedor. Kitaplarını yutarcasına okuyan o şaşkın çocuklardan biri olmakla başladım işe. Sana on üç-on dört yaşlarında Barcelona'da rastladım ve ilk bakışta tanıdım, çünkü doğduğumdan beri senin içinde yaşıyordum ben. Senin adını, Fedya, ilk romanımın, Çağımızın Çocuğu'nun ilk sayfasına yazdım. Beni senden daha iyi kim anlayabilirdi? Böyle sesleniyor Michel del Castillo, ustası Dostoyevski'ye Kardeşim Budala'da. Ve roman, eleştirel deneme, yaşamöyküsü olmayan, ama hepsinden izler taşıyan bu kitabı bitirdiğimizde, aralarındaki diyaloğun sona ermediğini, 'suçlarından' ve 'cezalarından' birbirlerine sonsuza kadar fısıldayarak söz etmeyi sürdüreceklerini hissediyoruz. Aralarına girmiş biz okurlara da kitabı kapatıp usulca geri çekilmek düşüyor.
Bir deneme değil bu yazdığım, eleştirel bir inceleme de değil. Seninle karşılaştığımız günden bu yana, yüreğimden kopanı karşılıklı paylaştığımız heyecanlı bir içtenlikle kâğıda döküyorum. Sana sesleniyorum, Fedor. İyi, güzel de, sana senin hakkında ne öğretebilirim ki? Şunu belki: Bir yazar hiçbir zaman kendine ait değildir: Sen, benim damarlarımda dolaşan kanda yaşıyorsun, sorduğun sorular sinir hücrelerime işlenmiş. Sen benim için, kendinden sonra gelenlere yapıtlarıyla yol gösteren bir usta olmakla kalmadan; bunun hep ötesindeydin; ciğerlerime çektiğim hava oldun. Ben, senin yarattığın kişilerden biriyim, Fedor. Kitaplarını yutarcasına okuyan o şaşkın çocuklardan biri olmakla başladım işe. Sana on üç-on dört yaşlarında Barcelona'da rastladım ve ilk bakışta tanıdım, çünkü doğduğumdan beri senin içinde yaşıyordum ben. Senin adını, Fedya, ilk romanımın, Çağımızın Çocuğu'nun ilk sayfasına yazdım. Beni senden daha iyi kim anlayabilirdi? Böyle sesleniyor Michel del Castillo, ustası Dostoyevski'ye Kardeşim Budala'da. Ve roman, eleştirel deneme, yaşamöyküsü olmayan, ama hepsinden izler taşıyan bu kitabı bitirdiğimizde, aralarındaki diyaloğun sona ermediğini, 'suçlarından' ve 'cezalarından' birbirlerine sonsuza kadar fısıldayarak söz etmeyi sürdüreceklerini hissediyoruz. Aralarına girmiş biz okurlara da kitabı kapatıp usulca geri çekilmek düşüyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat