#smrgKİTABEVİ Kazakitan'da Çimkent Bölgesinde Sürgünde Yaşayan Ahıska Türklerinin Kültür Çatısı : Doğum Düğün Ölüm Adetleri - 2018
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6052888346
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
374
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
167,05
Havale/EFT ile:
162,04
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199243583
630824
https://www.simurgkitabevi.com/kazakitanda-cimkent-bolgesinde-surgunde-yasayan-ahiska-turklerinin-kultur-catisi-dogum-dugun-olum-adetleri-2018
Kazakitan'da Çimkent Bölgesinde Sürgünde Yaşayan Ahıska Türklerinin Kültür Çatısı : Doğum Düğün Ölüm Adetleri - 2018 #smrgKİTABEVİ
167.05
Elinizdeki bu kitap, Kazakistan'ın Çimkent bölgesinde yaşayan Ahıska Türklerinin kültürünün önemli üç geçiş devresi- doğum-düğün-ölüm adetlerini anlatmaktadır. Kitapta sunulan bilgiler, saha çalışması yapılarak toplanmıştır: bölgede yaşayan ve 1944 büyük sürgünün tanığı olan kişilerle röportaj yapılarak, bazı adetlerin uygulanma sırasında canlı olarak izlenip kaydedilerek veriler elde edilmiştir. Bunlara bakarak günümüze kadar gelmiş eski Ahıska âdetlerinin hâlâ nasıl korunup sonraki kuşaklara aktarıldığını; diğer taraftan sürgün gibi önemli bir olayın bu insanların hayatını nasıl değiştirdiğini; vatan hasreti izlerinin onların âdetlerinde, sözlü kültüründe nasıl yer aldığını izlemek mümkündür.
Sürgün gibi büyük bir felaket yaşamış, sürgün hayatı boyunca asimile olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış Ahıska Türklerinin bulundukları yerlerde dillerine ve örf-adetlerine bağlılığı sayesinde kültürel kimliklerini korudukları görülmektedir. Ahıska bölgesindeyken yaşattıkları doğum-düğün-ölüm adetlerini sürgün sonrası gittikleri çok kültürlü ortamlarda da canlı olarak yaşattıkları bilinmektedir.
Diğer taraftan da bu örnekler, Anadolu'yla eskiden ortak geçmişi ve toprak bütünlüğü olan Ahıska bölgesinin gelenekleri ile Anadolu'daki bazı gelenekleri arasındaki bağın canlı tutulduğunu göstermektedir.
Bir Ahıska Türkü olarak içinde doğduğum ve bağlı olduğum bu kültürün önemli bir yanını anlatan bu çalışma, vatandan uzakta bambaşka bir coğrafyada sürgünde vatan hasretiyle yaşayan, vatana tekrar kavuşamadan gözlerini hayata yuman o büyüklere ve vatana olan vefa borcumun bir ifadesidir.
Sürgün gibi büyük bir felaket yaşamış, sürgün hayatı boyunca asimile olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış Ahıska Türklerinin bulundukları yerlerde dillerine ve örf-adetlerine bağlılığı sayesinde kültürel kimliklerini korudukları görülmektedir. Ahıska bölgesindeyken yaşattıkları doğum-düğün-ölüm adetlerini sürgün sonrası gittikleri çok kültürlü ortamlarda da canlı olarak yaşattıkları bilinmektedir.
Diğer taraftan da bu örnekler, Anadolu'yla eskiden ortak geçmişi ve toprak bütünlüğü olan Ahıska bölgesinin gelenekleri ile Anadolu'daki bazı gelenekleri arasındaki bağın canlı tutulduğunu göstermektedir.
Bir Ahıska Türkü olarak içinde doğduğum ve bağlı olduğum bu kültürün önemli bir yanını anlatan bu çalışma, vatandan uzakta bambaşka bir coğrafyada sürgünde vatan hasretiyle yaşayan, vatana tekrar kavuşamadan gözlerini hayata yuman o büyüklere ve vatana olan vefa borcumun bir ifadesidir.
Elinizdeki bu kitap, Kazakistan'ın Çimkent bölgesinde yaşayan Ahıska Türklerinin kültürünün önemli üç geçiş devresi- doğum-düğün-ölüm adetlerini anlatmaktadır. Kitapta sunulan bilgiler, saha çalışması yapılarak toplanmıştır: bölgede yaşayan ve 1944 büyük sürgünün tanığı olan kişilerle röportaj yapılarak, bazı adetlerin uygulanma sırasında canlı olarak izlenip kaydedilerek veriler elde edilmiştir. Bunlara bakarak günümüze kadar gelmiş eski Ahıska âdetlerinin hâlâ nasıl korunup sonraki kuşaklara aktarıldığını; diğer taraftan sürgün gibi önemli bir olayın bu insanların hayatını nasıl değiştirdiğini; vatan hasreti izlerinin onların âdetlerinde, sözlü kültüründe nasıl yer aldığını izlemek mümkündür.
Sürgün gibi büyük bir felaket yaşamış, sürgün hayatı boyunca asimile olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış Ahıska Türklerinin bulundukları yerlerde dillerine ve örf-adetlerine bağlılığı sayesinde kültürel kimliklerini korudukları görülmektedir. Ahıska bölgesindeyken yaşattıkları doğum-düğün-ölüm adetlerini sürgün sonrası gittikleri çok kültürlü ortamlarda da canlı olarak yaşattıkları bilinmektedir.
Diğer taraftan da bu örnekler, Anadolu'yla eskiden ortak geçmişi ve toprak bütünlüğü olan Ahıska bölgesinin gelenekleri ile Anadolu'daki bazı gelenekleri arasındaki bağın canlı tutulduğunu göstermektedir.
Bir Ahıska Türkü olarak içinde doğduğum ve bağlı olduğum bu kültürün önemli bir yanını anlatan bu çalışma, vatandan uzakta bambaşka bir coğrafyada sürgünde vatan hasretiyle yaşayan, vatana tekrar kavuşamadan gözlerini hayata yuman o büyüklere ve vatana olan vefa borcumun bir ifadesidir.
Sürgün gibi büyük bir felaket yaşamış, sürgün hayatı boyunca asimile olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış Ahıska Türklerinin bulundukları yerlerde dillerine ve örf-adetlerine bağlılığı sayesinde kültürel kimliklerini korudukları görülmektedir. Ahıska bölgesindeyken yaşattıkları doğum-düğün-ölüm adetlerini sürgün sonrası gittikleri çok kültürlü ortamlarda da canlı olarak yaşattıkları bilinmektedir.
Diğer taraftan da bu örnekler, Anadolu'yla eskiden ortak geçmişi ve toprak bütünlüğü olan Ahıska bölgesinin gelenekleri ile Anadolu'daki bazı gelenekleri arasındaki bağın canlı tutulduğunu göstermektedir.
Bir Ahıska Türkü olarak içinde doğduğum ve bağlı olduğum bu kültürün önemli bir yanını anlatan bu çalışma, vatandan uzakta bambaşka bir coğrafyada sürgünde vatan hasretiyle yaşayan, vatana tekrar kavuşamadan gözlerini hayata yuman o büyüklere ve vatana olan vefa borcumun bir ifadesidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
