#smrgKİTABEVİ Kolektif Bellek - 2019
Editör:
Kasım Akbaş
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6059460545
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x22
Sayfa Sayısı:
232
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019
Çeviren:
Zuhal Karagöz
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
247,00
Havale/EFT ile:
239,59
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199245065
632368
https://www.simurgkitabevi.com/kolektif-bellek-2019
Kolektif Bellek - 2019 #smrgKİTABEVİ
247.00
Şahsi hatıralarımız kendimize mi aittir?
Küçük bir çocukken büyükbabamızla birlikte tanık olduğumuz bir toplumsal olay, lisedeki ilk günümüz, bir Paris seyahatinde görüp yaşadıklarımız…
Peki ya tarih ile sosyal bakımdan hatırladıklarımız aynı şey midir?
Tarih bir sosyal grubun hatırlama şekli midir?
Belleğin ve hatırlamanın zaman ile mekân ile hatta müzik ile bir ilişkisi var mıdır?
Maurice Halbwachs'ın arkasında bıraktığı el yazmalarından yola çıkarak hazırlanan bu metin bize uzun vadede yayımlamayı tasarladığı önemli eserinden parçalar sunuyor. Bu parçalar, bellek ve toplum arasındaki ilişkilerin Halbwachs'ın düşüncesinin merkezi ve nihai aşaması haline geldiğini gösteriyor.
Halbwachs'ın çalışmasını ilginç kılan nokta, klasik pozitivist varsayımın aksine, yorumsamacılık ile determinizmi bir araya getiriyor olmasıdır. Halbwachs'ın bellek analizinin altında bir zaman tanımı da gizlidir. Zaman artık, her türlü olayın içinde gerçekleştiği homojen ve yeknesak bir ortam değildir. Zamana indirgenemez deneyimin alanlarını sorguladıkları için varoluşsal düşünceye bağlı olmayan öğeler arasındaki eşgüdümün basit bir ilkesidir.
Küçük bir çocukken büyükbabamızla birlikte tanık olduğumuz bir toplumsal olay, lisedeki ilk günümüz, bir Paris seyahatinde görüp yaşadıklarımız…
Peki ya tarih ile sosyal bakımdan hatırladıklarımız aynı şey midir?
Tarih bir sosyal grubun hatırlama şekli midir?
Belleğin ve hatırlamanın zaman ile mekân ile hatta müzik ile bir ilişkisi var mıdır?
Maurice Halbwachs'ın arkasında bıraktığı el yazmalarından yola çıkarak hazırlanan bu metin bize uzun vadede yayımlamayı tasarladığı önemli eserinden parçalar sunuyor. Bu parçalar, bellek ve toplum arasındaki ilişkilerin Halbwachs'ın düşüncesinin merkezi ve nihai aşaması haline geldiğini gösteriyor.
Halbwachs'ın çalışmasını ilginç kılan nokta, klasik pozitivist varsayımın aksine, yorumsamacılık ile determinizmi bir araya getiriyor olmasıdır. Halbwachs'ın bellek analizinin altında bir zaman tanımı da gizlidir. Zaman artık, her türlü olayın içinde gerçekleştiği homojen ve yeknesak bir ortam değildir. Zamana indirgenemez deneyimin alanlarını sorguladıkları için varoluşsal düşünceye bağlı olmayan öğeler arasındaki eşgüdümün basit bir ilkesidir.
Şahsi hatıralarımız kendimize mi aittir?
Küçük bir çocukken büyükbabamızla birlikte tanık olduğumuz bir toplumsal olay, lisedeki ilk günümüz, bir Paris seyahatinde görüp yaşadıklarımız…
Peki ya tarih ile sosyal bakımdan hatırladıklarımız aynı şey midir?
Tarih bir sosyal grubun hatırlama şekli midir?
Belleğin ve hatırlamanın zaman ile mekân ile hatta müzik ile bir ilişkisi var mıdır?
Maurice Halbwachs'ın arkasında bıraktığı el yazmalarından yola çıkarak hazırlanan bu metin bize uzun vadede yayımlamayı tasarladığı önemli eserinden parçalar sunuyor. Bu parçalar, bellek ve toplum arasındaki ilişkilerin Halbwachs'ın düşüncesinin merkezi ve nihai aşaması haline geldiğini gösteriyor.
Halbwachs'ın çalışmasını ilginç kılan nokta, klasik pozitivist varsayımın aksine, yorumsamacılık ile determinizmi bir araya getiriyor olmasıdır. Halbwachs'ın bellek analizinin altında bir zaman tanımı da gizlidir. Zaman artık, her türlü olayın içinde gerçekleştiği homojen ve yeknesak bir ortam değildir. Zamana indirgenemez deneyimin alanlarını sorguladıkları için varoluşsal düşünceye bağlı olmayan öğeler arasındaki eşgüdümün basit bir ilkesidir.
Küçük bir çocukken büyükbabamızla birlikte tanık olduğumuz bir toplumsal olay, lisedeki ilk günümüz, bir Paris seyahatinde görüp yaşadıklarımız…
Peki ya tarih ile sosyal bakımdan hatırladıklarımız aynı şey midir?
Tarih bir sosyal grubun hatırlama şekli midir?
Belleğin ve hatırlamanın zaman ile mekân ile hatta müzik ile bir ilişkisi var mıdır?
Maurice Halbwachs'ın arkasında bıraktığı el yazmalarından yola çıkarak hazırlanan bu metin bize uzun vadede yayımlamayı tasarladığı önemli eserinden parçalar sunuyor. Bu parçalar, bellek ve toplum arasındaki ilişkilerin Halbwachs'ın düşüncesinin merkezi ve nihai aşaması haline geldiğini gösteriyor.
Halbwachs'ın çalışmasını ilginç kılan nokta, klasik pozitivist varsayımın aksine, yorumsamacılık ile determinizmi bir araya getiriyor olmasıdır. Halbwachs'ın bellek analizinin altında bir zaman tanımı da gizlidir. Zaman artık, her türlü olayın içinde gerçekleştiği homojen ve yeknesak bir ortam değildir. Zamana indirgenemez deneyimin alanlarını sorguladıkları için varoluşsal düşünceye bağlı olmayan öğeler arasındaki eşgüdümün basit bir ilkesidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.