Öncelikle vurgulamak gerekirse, gerek yaşandığı dönemde, gerekse onu izleyen yıllarda tarihsel açıdan büyük izler bırakmış hiç bir toplumsal olgu tek bir nedene bağlanarak açıklanamaz. Özellikle toplumsal savaşımın dinamosunu oluşturan sınıfların bu olgulardaki rolleri iyi kavranamazsa, yaşananların siyasal niteliğine ilişkin gerçekçi ve bilimsel çözümlemeler yapmak da o ölçüde zorlaşır. Örneğin siyasal erkin, Taksim Gezi Parkı olaylarını "çapulcular" nitelemesi yapması gibi gülünç ve aciz bir duruma düşmek olsıdır.
Bir başka açıdan bakmak gerekirse, Gezi olayının başlangıcı spontane bir gelişmedir ve 1970 yılında yaşanan 15/16 Haziran işçi eylemlerini anımsarsak tarihimizde yaşanan bir ilk de değildir. Ama Gezi'nin uzun sürmesi ve eylemlerini değişik periyodlarda hala sürdürüyor olması da bize Osmanlı döneminde Anadolu'da yaşanan ve yaklaşık ikiyüz yılı bulan Celali İsyanlarını anımsatmaktadır. (Önsöz'den)
Öncelikle vurgulamak gerekirse, gerek yaşandığı dönemde, gerekse onu izleyen yıllarda tarihsel açıdan büyük izler bırakmış hiç bir toplumsal olgu tek bir nedene bağlanarak açıklanamaz. Özellikle toplumsal savaşımın dinamosunu oluşturan sınıfların bu olgulardaki rolleri iyi kavranamazsa, yaşananların siyasal niteliğine ilişkin gerçekçi ve bilimsel çözümlemeler yapmak da o ölçüde zorlaşır. Örneğin siyasal erkin, Taksim Gezi Parkı olaylarını "çapulcular" nitelemesi yapması gibi gülünç ve aciz bir duruma düşmek olsıdır.
Bir başka açıdan bakmak gerekirse, Gezi olayının başlangıcı spontane bir gelişmedir ve 1970 yılında yaşanan 15/16 Haziran işçi eylemlerini anımsarsak tarihimizde yaşanan bir ilk de değildir. Ama Gezi'nin uzun sürmesi ve eylemlerini değişik periyodlarda hala sürdürüyor olması da bize Osmanlı döneminde Anadolu'da yaşanan ve yaklaşık ikiyüz yılı bulan Celali İsyanlarını anımsatmaktadır. (Önsöz'den)
