#smrgSAHAF Michel Foucault ve Sosyolojisi -

Stok Kodu:
1199012185
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
187 s
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1999
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
1199012185
398346
Michel Foucault ve Sosyolojisi -
Michel Foucault ve Sosyolojisi - #smrgSAHAF
0.00
Günümüz Türkiyesi'nin güç ilişkileri Foucaultcu pratiklerin kuramlarından çok uzak yerlere taşımamaktadır bizleri; çünkü biyo-politika her anlamıyla toplumları denetim altına almaktadır: Hem hakim konumda duranlar ve medya tarafından alaşağı edilmeyi bekleyenler hem de izleyici konumundaki pasifleştirilmiş ve günün birinde magazinleşmeyi hayal eden "uysal bedenler". (...) Siyasi ve iktisadi çıkar grupları arasındaki bu ilişkileri ve medya savaşlarını yoksa başka türlü çözümleyebilir miyiz? Biyo-politika, bu alanda, kendisini olanca hızıyla belirginleştirmektedir. Orhan Tekelioğlu'nun Foucault'nun sosyolojisini irdelerken ileri sürdüğü tez, öznenin değil ben'ijı (kendinin) teknolojisinin modernleşmekten çıkan toplumlardaki sorunsalıyla ilgili gibi görünmektedir. Kendi kendine duyulan endişe, kişiyi birey gibi modern kapatıcı pratiklere esir etmeksizin özne gibi bütüncül ve kurgusal hayallere maruz bırakmaksızın işleyen bir tecrübedir. Bu da bir tekillik pratiğidir özne değil, olay olmaktan geçer. Bu, başka bir deyişle oluş çizgisidir.
Günümüz Türkiyesi'nin güç ilişkileri Foucaultcu pratiklerin kuramlarından çok uzak yerlere taşımamaktadır bizleri; çünkü biyo-politika her anlamıyla toplumları denetim altına almaktadır: Hem hakim konumda duranlar ve medya tarafından alaşağı edilmeyi bekleyenler hem de izleyici konumundaki pasifleştirilmiş ve günün birinde magazinleşmeyi hayal eden "uysal bedenler". (...) Siyasi ve iktisadi çıkar grupları arasındaki bu ilişkileri ve medya savaşlarını yoksa başka türlü çözümleyebilir miyiz? Biyo-politika, bu alanda, kendisini olanca hızıyla belirginleştirmektedir. Orhan Tekelioğlu'nun Foucault'nun sosyolojisini irdelerken ileri sürdüğü tez, öznenin değil ben'ijı (kendinin) teknolojisinin modernleşmekten çıkan toplumlardaki sorunsalıyla ilgili gibi görünmektedir. Kendi kendine duyulan endişe, kişiyi birey gibi modern kapatıcı pratiklere esir etmeksizin özne gibi bütüncül ve kurgusal hayallere maruz bırakmaksızın işleyen bir tecrübedir. Bu da bir tekillik pratiğidir özne değil, olay olmaktan geçer. Bu, başka bir deyişle oluş çizgisidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat