#smrgKİTABEVİ Romantik Muamma : Modernliğin Kökenleri - 2021

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6050836219
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199243166
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
296
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
indirimli
170,40
Havale/EFT ile: 165,29
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199243166
630407
Romantik Muamma : Modernliğin Kökenleri -        2021
Romantik Muamma : Modernliğin Kökenleri - 2021 #smrgKİTABEVİ
170.40
Romantikler için yaşamın estetikleştirilmesi bir özgürleşmedir; fısıltı hâlinde dile getirilmiş olsa da. Modernlikse, estetikleştirmeyi tam tersi bir amaç için kullanır. Modern toplum, giderek daha belirgin bir biçimde, tüm nesneleri metalaştırır. Nesne, diğer metalarla değişime girebilmek için bir değişim değeri olarak kodlanır ve tüm duyumsal ayrıcalıklarından soyutlanır. Reklamcılık, bir değişim değeri olan nesneye çekicilik kazandırmak için estetik alana saldırır. Hatta nesne, kullanım değeri olarak anlam kazanabilmek için estetik bir görünüme gereksinim duyar. Metanın estetikleştirilmesi, duyumsanabilir güzellikle hep sorunu olmus¸ sanatçıyı, zor durumda bırakır. Aslında, bu durum sanatçıyı estetiği yeniden tanımlamaya zorlar. İs¸te bu nokta avangarda açılan kapıdır. Sanatçı, giderek genelleşen ve ayrıcalığını yitiren estetiğe kars¸ı kendi estetiğini üretir. Avangard, bir anlamda, romantizmin estetik ütopyasının iksiridir. Modern toplumda, duyumsanabilir görüntü ile soyutlama arasındaki sentez, sadece reklamcılık ve yönetilen kitle kültüründe ya da Adorno ve Horkheimer'ın deyimiyle ‘kültür endüstrisi'nde ortaya çıkar. Bu sadece ahlâki olarak eleştirilmesi gereken bir olumsuzluk değildir; modern toplumun can damarıdır.
Romantikler için yaşamın estetikleştirilmesi bir özgürleşmedir; fısıltı hâlinde dile getirilmiş olsa da. Modernlikse, estetikleştirmeyi tam tersi bir amaç için kullanır. Modern toplum, giderek daha belirgin bir biçimde, tüm nesneleri metalaştırır. Nesne, diğer metalarla değişime girebilmek için bir değişim değeri olarak kodlanır ve tüm duyumsal ayrıcalıklarından soyutlanır. Reklamcılık, bir değişim değeri olan nesneye çekicilik kazandırmak için estetik alana saldırır. Hatta nesne, kullanım değeri olarak anlam kazanabilmek için estetik bir görünüme gereksinim duyar. Metanın estetikleştirilmesi, duyumsanabilir güzellikle hep sorunu olmus¸ sanatçıyı, zor durumda bırakır. Aslında, bu durum sanatçıyı estetiği yeniden tanımlamaya zorlar. İs¸te bu nokta avangarda açılan kapıdır. Sanatçı, giderek genelleşen ve ayrıcalığını yitiren estetiğe kars¸ı kendi estetiğini üretir. Avangard, bir anlamda, romantizmin estetik ütopyasının iksiridir. Modern toplumda, duyumsanabilir görüntü ile soyutlama arasındaki sentez, sadece reklamcılık ve yönetilen kitle kültüründe ya da Adorno ve Horkheimer'ın deyimiyle ‘kültür endüstrisi'nde ortaya çıkar. Bu sadece ahlâki olarak eleştirilmesi gereken bir olumsuzluk değildir; modern toplumun can damarıdır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat