#smrgKİTABEVİ Normalin Sonu : 2008 Küresel Finans Krizi ve Ekonomik Büyümenin Geleceği - 2020
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
İktisat Dizisi
ISBN-10:
9786052294383
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
272
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020
Çeviren:
Tuna Dinç
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
408,00
Havale/EFT ile:
395,76
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199250162
637155
https://www.simurgkitabevi.com/normalin-sonu-2008-kuresel-finans-krizi-ve-ekonomik-buyumenin-gelecegi-2020
Normalin Sonu : 2008 Küresel Finans Krizi ve Ekonomik Büyümenin Geleceği - 2020 #smrgKİTABEVİ
408.00
Çeviri Editörü: Serenay Dıraz, Tuluhan Olcayto Çolak
Zamanımızın en saygıdeğer iktisadi düşünürlerinin ve yazarlarının birinden, ekonomik büyümenin geçmişi ve geleceği üzerine kışkırtıcı bir argüman.
Büyük 2008 krizi'nden sonraki yıllarda yavaş büyüme, yüksek işsizlik, düşen ev fiyatları, kronik bütçe açıkları, Avrupa'da derinleşen bir ekonomik felaket ve bir tarafında “kemer sıkma” diğer tarafında “teşvik” bulunan iki yanlış çözümün arasında bayat bir argüman tartışılmaktadır. 1950'lerden 2000'e kadar süregelen ekonomik büyüme hikâyesi, –sadece 1970'lerde kesintiye uğramış bir şekilde– “normal” olarak bilineni temsil etmektedir. Bu pencereden bakıldığında kriz, kötü politikalar veya kötü insanlar tarafından yaratılmıştır ve ortaya çıkış sebebinin düzeltilmesiyle tamamen iyileşmesi beklenmektedir.
Normalin Sonu, bu bakış açısına meydan okumaktadır. Krizi bir perspektif içine alarak, küresel iktisadi tarihi geriye doğru takip etmekte ve “normalin sonu”nu işaret eden dört etkene bakmaktadır: Kaynakların maliyetlerinin artması; artık açıklığa kavuşmuş olan, askeri kuvvetin gereksizliği; dijital devrimin işgücü tasarrufu getiren sonuçları; finans sektöründeki kanuni ve ahlaki çöküş. Büyük Kriz, artan dengesiz iktisadi koşulların barometresi olan ve zor zamanlarda kaliteli yaşam sağlamanın güçlüklerini gösteren bir dönüm noktası olarak görülmelidir.
Zamanımızın en saygıdeğer iktisadi düşünürlerinin ve yazarlarının birinden, ekonomik büyümenin geçmişi ve geleceği üzerine kışkırtıcı bir argüman.
Büyük 2008 krizi'nden sonraki yıllarda yavaş büyüme, yüksek işsizlik, düşen ev fiyatları, kronik bütçe açıkları, Avrupa'da derinleşen bir ekonomik felaket ve bir tarafında “kemer sıkma” diğer tarafında “teşvik” bulunan iki yanlış çözümün arasında bayat bir argüman tartışılmaktadır. 1950'lerden 2000'e kadar süregelen ekonomik büyüme hikâyesi, –sadece 1970'lerde kesintiye uğramış bir şekilde– “normal” olarak bilineni temsil etmektedir. Bu pencereden bakıldığında kriz, kötü politikalar veya kötü insanlar tarafından yaratılmıştır ve ortaya çıkış sebebinin düzeltilmesiyle tamamen iyileşmesi beklenmektedir.
Normalin Sonu, bu bakış açısına meydan okumaktadır. Krizi bir perspektif içine alarak, küresel iktisadi tarihi geriye doğru takip etmekte ve “normalin sonu”nu işaret eden dört etkene bakmaktadır: Kaynakların maliyetlerinin artması; artık açıklığa kavuşmuş olan, askeri kuvvetin gereksizliği; dijital devrimin işgücü tasarrufu getiren sonuçları; finans sektöründeki kanuni ve ahlaki çöküş. Büyük Kriz, artan dengesiz iktisadi koşulların barometresi olan ve zor zamanlarda kaliteli yaşam sağlamanın güçlüklerini gösteren bir dönüm noktası olarak görülmelidir.
Çeviri Editörü: Serenay Dıraz, Tuluhan Olcayto Çolak
Zamanımızın en saygıdeğer iktisadi düşünürlerinin ve yazarlarının birinden, ekonomik büyümenin geçmişi ve geleceği üzerine kışkırtıcı bir argüman.
Büyük 2008 krizi'nden sonraki yıllarda yavaş büyüme, yüksek işsizlik, düşen ev fiyatları, kronik bütçe açıkları, Avrupa'da derinleşen bir ekonomik felaket ve bir tarafında “kemer sıkma” diğer tarafında “teşvik” bulunan iki yanlış çözümün arasında bayat bir argüman tartışılmaktadır. 1950'lerden 2000'e kadar süregelen ekonomik büyüme hikâyesi, –sadece 1970'lerde kesintiye uğramış bir şekilde– “normal” olarak bilineni temsil etmektedir. Bu pencereden bakıldığında kriz, kötü politikalar veya kötü insanlar tarafından yaratılmıştır ve ortaya çıkış sebebinin düzeltilmesiyle tamamen iyileşmesi beklenmektedir.
Normalin Sonu, bu bakış açısına meydan okumaktadır. Krizi bir perspektif içine alarak, küresel iktisadi tarihi geriye doğru takip etmekte ve “normalin sonu”nu işaret eden dört etkene bakmaktadır: Kaynakların maliyetlerinin artması; artık açıklığa kavuşmuş olan, askeri kuvvetin gereksizliği; dijital devrimin işgücü tasarrufu getiren sonuçları; finans sektöründeki kanuni ve ahlaki çöküş. Büyük Kriz, artan dengesiz iktisadi koşulların barometresi olan ve zor zamanlarda kaliteli yaşam sağlamanın güçlüklerini gösteren bir dönüm noktası olarak görülmelidir.
Zamanımızın en saygıdeğer iktisadi düşünürlerinin ve yazarlarının birinden, ekonomik büyümenin geçmişi ve geleceği üzerine kışkırtıcı bir argüman.
Büyük 2008 krizi'nden sonraki yıllarda yavaş büyüme, yüksek işsizlik, düşen ev fiyatları, kronik bütçe açıkları, Avrupa'da derinleşen bir ekonomik felaket ve bir tarafında “kemer sıkma” diğer tarafında “teşvik” bulunan iki yanlış çözümün arasında bayat bir argüman tartışılmaktadır. 1950'lerden 2000'e kadar süregelen ekonomik büyüme hikâyesi, –sadece 1970'lerde kesintiye uğramış bir şekilde– “normal” olarak bilineni temsil etmektedir. Bu pencereden bakıldığında kriz, kötü politikalar veya kötü insanlar tarafından yaratılmıştır ve ortaya çıkış sebebinin düzeltilmesiyle tamamen iyileşmesi beklenmektedir.
Normalin Sonu, bu bakış açısına meydan okumaktadır. Krizi bir perspektif içine alarak, küresel iktisadi tarihi geriye doğru takip etmekte ve “normalin sonu”nu işaret eden dört etkene bakmaktadır: Kaynakların maliyetlerinin artması; artık açıklığa kavuşmuş olan, askeri kuvvetin gereksizliği; dijital devrimin işgücü tasarrufu getiren sonuçları; finans sektöründeki kanuni ve ahlaki çöküş. Büyük Kriz, artan dengesiz iktisadi koşulların barometresi olan ve zor zamanlarda kaliteli yaşam sağlamanın güçlüklerini gösteren bir dönüm noktası olarak görülmelidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.