#smrgKİTABEVİ Osmanlı İlmiye Merkez Teşkilâtı'nda Reform 1826 - 1876 -

Kondisyon:
Yeni
Dizi Adı:
Araştırma - İnceleme - 222
ISBN-10:
9789750505775
Stok Kodu:
1199094913
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
381 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2008
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199094913
480736
Osmanlı İlmiye Merkez Teşkilâtı'nda Reform 1826 - 1876 -
Osmanlı İlmiye Merkez Teşkilâtı'nda Reform 1826 - 1876 - #smrgKİTABEVİ
0.00
Osmanlı İmparatorluğu'nun III. Selim ile başlayıp II. Mahmud ile devam eden reform devrinde, şeyhülislâmın yetki ve sorumluluk alanı genişledi. İlmiye teşkilâtı, ilk kez tüm birimleriyle hiyerarşik olarak şeyhülislâmın başında bulunduğu bir teşkilât yapısına kavuştu. Böylece şeyhülislâm, başlı başına bir nezaret olan vakıfların idaresi hariç, tüm şer'î işlerin ve kurumların nazırı oldu. Esas itibariyle 19. yüzyılda şeyhülislâm, sadece ihtiyaç duyulan konularda gerekli fetvaları vermek zorunda olan bir onay mercii değil, fetva verme vazifesine ve yargıda temyiz yetkisine de nezaret eden geniş bir teşkilâtın nazırıydı. Bu nedenle şeyhülislâm, idarî ve siyasî kimliği olan ve Osmanlı merkez bürokrasisinin vazgeçilemez ve ihmal edilemez temel unsurlarından biriydi. Bu çalışma, Yeniçeri Ocağı'nın ilgasından sonra ilmiye sınıfına da ders vermek amacıyla vakıf gelirlerine el konulduğu ve ilmiye teşkilâtının kendi haline terk edildiği şeklindeki tarihî kabullerin aksine, Osmanlı reformunun bir bütün olarak ele alındığını ve ilmiye teşkilâtının da yenileştiğini göstermektedir.
Osmanlı İmparatorluğu'nun III. Selim ile başlayıp II. Mahmud ile devam eden reform devrinde, şeyhülislâmın yetki ve sorumluluk alanı genişledi. İlmiye teşkilâtı, ilk kez tüm birimleriyle hiyerarşik olarak şeyhülislâmın başında bulunduğu bir teşkilât yapısına kavuştu. Böylece şeyhülislâm, başlı başına bir nezaret olan vakıfların idaresi hariç, tüm şer'î işlerin ve kurumların nazırı oldu. Esas itibariyle 19. yüzyılda şeyhülislâm, sadece ihtiyaç duyulan konularda gerekli fetvaları vermek zorunda olan bir onay mercii değil, fetva verme vazifesine ve yargıda temyiz yetkisine de nezaret eden geniş bir teşkilâtın nazırıydı. Bu nedenle şeyhülislâm, idarî ve siyasî kimliği olan ve Osmanlı merkez bürokrasisinin vazgeçilemez ve ihmal edilemez temel unsurlarından biriydi. Bu çalışma, Yeniçeri Ocağı'nın ilgasından sonra ilmiye sınıfına da ders vermek amacıyla vakıf gelirlerine el konulduğu ve ilmiye teşkilâtının kendi haline terk edildiği şeklindeki tarihî kabullerin aksine, Osmanlı reformunun bir bütün olarak ele alındığını ve ilmiye teşkilâtının da yenileştiğini göstermektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat