Söyleşiden bir alıntı: Zeynep Rona: "Türkiye'nin son 40-50 yılının sanat haritasını çıkartmak isterseniz bunu ancak bu arşivde çalışarak yapabilirsiniz."
Hale Tenger'in Galeri Nev İstanbul'da açtığı "Yıldızlarda Dans" başlıklı sergisini, Nazlı Pektaş sanatçının önceki çalışmalarıyla birlikte okuyarak değerlendirdi.
Metinden bir alıntı: "Hale Tenger'in işlerinde dolaşmak, içinde yaşadığı toplumun vicdanı ve ruhunu kendi bedeninde yeniden inşa etmiş bir sanatçının belleğinde gezinmek gibidir."
Süreyyya Evren, "Formun Huzursuzluğu, Formsuzluğun Değil" başlıklı yazısında günümüzde sanat üretiminin yapısı ve etkisi üzerine akıllara gelen soruları dile getirdi. Sanatla ve siyasetle ilişkiye girme formlarındaki huzursuzlukları örneklerle işaretledi.
Hong Kong'daki Edouard Malingue Galeri'de "ISTHK|HKIST" başlıklı kişisel sergisi açilan Nuri Kuzucan ile Bige Örer söyleşi yaptı.
Söyleşiden bir alıntı: "Bu kent, mimari, yaşam, benim beslendiğim şeyler; sevdiğim ya da sevmediğim bir sürü durumlar. Benim bütün estetik yargılarımı güzel bir gün batımı ya da çok güzel doğa manzaraları beslemiyor. Beni etkileyen şeyler daha çok insan yapısı."
Mimar Sinan Üniversitesi'nden Yard. Doç. Dr. Osman Erden, Bige Örer'in Nuri Kuzucan ile yaptığı söyleşinin kaldığı yerden devam etti ve sanatçının resimlerine dair başka tespitlerde bulundu.
Yazıdan bir alıntı: "Sanatçının figürsüz kompozisyonlarının konusu, günümüz kent görünümlerinden ziyade o kentlerde yaşayan insandır. Kapitalizme rıza gösteren, sisteme sevinçli bir itaatle bağlı, otomat haline gelmiş, insansızlaştırılmış insan."
New York'ta Bowery mahallesinde bulunan Sperone Westwater adlı galeride çalışan sanat tarihçisi Kunter Kula, ABD'nin etkileyici bağımsız sanat mekânlarından The Kitchen üzerine bir değerlendirme yazısı kaleme aldı.
İletişim Yayınları'nın Sanat-Hayat dizisinden çıkan Arzu Mimarlığı: Mimarlığı Düşünmek ve Düşlemek başlıklı derlemeyi Prof. Dr. Gülsüm Baydar değerlendirdi.
fragMENtatION 07: Soner Ön'den "O' Salvation, Deliver Me From Evil!"
Sanat Dünyamız ve küratör Necmi Sönmez'in geliştirdiği "fragMENtaTION" projesinin yedinci sanatçısı Soner Ön oldu. Ön'ün Sanat Dünyamız için hazırladığı ve dergide 14 sayfada yer alan projesi "O' Salvation, Deliver Me From Evil!" adını taşıyor.
Necmi Sönmez'in yazısından bir alıntı: "Çocukluğunu 1980'lerin zorlu yıllarında Brooklyn'in sorunlu bölgelerinde geçiren sanatçı, tehlikeli sokaklarda oynamak yerine televizyon karşısında geçirdiği zamanı, yaşamının 'unutulmaz anlarından' biri olarak tanımlamaktadır. Farklı çizgi filmleri izleyerek büyüyen Soner Ön, bu filmlerde karşılaşmış olduğu büyüleyici atmosferi kendisini sanatla ilgilenmeye iten en önemli etkilerden biri olarak yorumlarken, büyü mü, gerçek mi, dinsel bir duygu mu, normal bir doğa olayı mı olduğu anlaşılamayan 'ışık yoğunlaşmaları' üzerine eğilir. Sanatçının fragMENtaTION projesi için geliştirmiş olduğu çalışmalarda, renkli arka planlara, çizgi film dünyasını yansıtan öğelere rağmen, bir tür 'iç aydınlanma' olarak gözlemlenen ışık kümeleri, farklı anlamlara kapı aralayan bir 'açık uçluluğa' sahip."
Zeren Göktan'ın "Sayaç" başlıklı sergisi CDA|Projects'de 15 mart - 27 nisan 2013 tarihleri arasında yer aldı. Tuba Parlak, metninde sanatçının özellikle Ses ötesi işine odaklanarak okuru galerinin içinde dolaştırdı; değişen anlamları vurguladı.
Melike Ayça Güzel, ressamlar Cansel Ercan ve Hakan Cingöz'ün çalışmalarını değerlendirdi.
Sanat dilinin dönüştürücü niteliğine yönelik bir çalışma olan açık Masa ile ilgili Mürüvvet Türkyılmaz tarafından kaleme alınan yazı Sanat Dünyamız'ın 123. sayısında yayımlanmıştı. Açık Masa bu kez de Türkyılmaz'la yapılan bir söyleşinin konusu oldu.
Söyleşiden bir alıntı: Zeynep Rona: "Türkiye'nin son 40-50 yılının sanat haritasını çıkartmak isterseniz bunu ancak bu arşivde çalışarak yapabilirsiniz."
Hale Tenger'in Galeri Nev İstanbul'da açtığı "Yıldızlarda Dans" başlıklı sergisini, Nazlı Pektaş sanatçının önceki çalışmalarıyla birlikte okuyarak değerlendirdi.
Metinden bir alıntı: "Hale Tenger'in işlerinde dolaşmak, içinde yaşadığı toplumun vicdanı ve ruhunu kendi bedeninde yeniden inşa etmiş bir sanatçının belleğinde gezinmek gibidir."
Süreyyya Evren, "Formun Huzursuzluğu, Formsuzluğun Değil" başlıklı yazısında günümüzde sanat üretiminin yapısı ve etkisi üzerine akıllara gelen soruları dile getirdi. Sanatla ve siyasetle ilişkiye girme formlarındaki huzursuzlukları örneklerle işaretledi.
Hong Kong'daki Edouard Malingue Galeri'de "ISTHK|HKIST" başlıklı kişisel sergisi açilan Nuri Kuzucan ile Bige Örer söyleşi yaptı.
Söyleşiden bir alıntı: "Bu kent, mimari, yaşam, benim beslendiğim şeyler; sevdiğim ya da sevmediğim bir sürü durumlar. Benim bütün estetik yargılarımı güzel bir gün batımı ya da çok güzel doğa manzaraları beslemiyor. Beni etkileyen şeyler daha çok insan yapısı."
Mimar Sinan Üniversitesi'nden Yard. Doç. Dr. Osman Erden, Bige Örer'in Nuri Kuzucan ile yaptığı söyleşinin kaldığı yerden devam etti ve sanatçının resimlerine dair başka tespitlerde bulundu.
Yazıdan bir alıntı: "Sanatçının figürsüz kompozisyonlarının konusu, günümüz kent görünümlerinden ziyade o kentlerde yaşayan insandır. Kapitalizme rıza gösteren, sisteme sevinçli bir itaatle bağlı, otomat haline gelmiş, insansızlaştırılmış insan."
New York'ta Bowery mahallesinde bulunan Sperone Westwater adlı galeride çalışan sanat tarihçisi Kunter Kula, ABD'nin etkileyici bağımsız sanat mekânlarından The Kitchen üzerine bir değerlendirme yazısı kaleme aldı.
İletişim Yayınları'nın Sanat-Hayat dizisinden çıkan Arzu Mimarlığı: Mimarlığı Düşünmek ve Düşlemek başlıklı derlemeyi Prof. Dr. Gülsüm Baydar değerlendirdi.
fragMENtatION 07: Soner Ön'den "O' Salvation, Deliver Me From Evil!"
Sanat Dünyamız ve küratör Necmi Sönmez'in geliştirdiği "fragMENtaTION" projesinin yedinci sanatçısı Soner Ön oldu. Ön'ün Sanat Dünyamız için hazırladığı ve dergide 14 sayfada yer alan projesi "O' Salvation, Deliver Me From Evil!" adını taşıyor.
Necmi Sönmez'in yazısından bir alıntı: "Çocukluğunu 1980'lerin zorlu yıllarında Brooklyn'in sorunlu bölgelerinde geçiren sanatçı, tehlikeli sokaklarda oynamak yerine televizyon karşısında geçirdiği zamanı, yaşamının 'unutulmaz anlarından' biri olarak tanımlamaktadır. Farklı çizgi filmleri izleyerek büyüyen Soner Ön, bu filmlerde karşılaşmış olduğu büyüleyici atmosferi kendisini sanatla ilgilenmeye iten en önemli etkilerden biri olarak yorumlarken, büyü mü, gerçek mi, dinsel bir duygu mu, normal bir doğa olayı mı olduğu anlaşılamayan 'ışık yoğunlaşmaları' üzerine eğilir. Sanatçının fragMENtaTION projesi için geliştirmiş olduğu çalışmalarda, renkli arka planlara, çizgi film dünyasını yansıtan öğelere rağmen, bir tür 'iç aydınlanma' olarak gözlemlenen ışık kümeleri, farklı anlamlara kapı aralayan bir 'açık uçluluğa' sahip."
Zeren Göktan'ın "Sayaç" başlıklı sergisi CDA|Projects'de 15 mart - 27 nisan 2013 tarihleri arasında yer aldı. Tuba Parlak, metninde sanatçının özellikle Ses ötesi işine odaklanarak okuru galerinin içinde dolaştırdı; değişen anlamları vurguladı.
Melike Ayça Güzel, ressamlar Cansel Ercan ve Hakan Cingöz'ün çalışmalarını değerlendirdi.
Sanat dilinin dönüştürücü niteliğine yönelik bir çalışma olan açık Masa ile ilgili Mürüvvet Türkyılmaz tarafından kaleme alınan yazı Sanat Dünyamız'ın 123. sayısında yayımlanmıştı. Açık Masa bu kez de Türkyılmaz'la yapılan bir söyleşinin konusu oldu.
