#smrgKİTABEVİ Sevdiklerimiz Tiksindiklerimiz Yediklerimiz: Hayvanlar Hakkında Tutarlı Düşünmek Neden Bu Kadar Zordur - 2020

Editör:
Gökçe Gündüç
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Mega Basım
Dizi Adı:
21. / XXI. Yüzyıl Kitapları 15
ISBN-10:
9750846014
Hazırlayan:
Stok Kodu:
1199120471
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
392
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2020
Çeviren:
Yeşim Seber
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Orijinal Adı:
Some We Love, Some We Hate, Some We Eat - Why It's So Hard to Think Straight About Animals
0,00
1199120471
589336
Sevdiklerimiz Tiksindiklerimiz Yediklerimiz: Hayvanlar Hakkında Tutarlı Düşünmek Neden Bu Kadar Zordur -        2020
Sevdiklerimiz Tiksindiklerimiz Yediklerimiz: Hayvanlar Hakkında Tutarlı Düşünmek Neden Bu Kadar Zordur - 2020 #smrgKİTABEVİ
0.00
Nazilerin “garip” bir ahlak anlayışı vardı. Bir yandan dünyanın en kapsamlı hayvan koruma kanunlarını yürürlüğe koyarken, diğer yandan on binlerce insanı toplama kamplarına sürüyorlardı. Berlin restoranlarında servis edilen ıstakozların çektiği acılar, Auschwitz-Birkenau'da yaşananlardan çok daha fazla ilgilendiriyordu Nazi önderlerini. Öyle ki, Alman Hava Kuvvetleri Komutanı Hermann Göring, hayvanlara kötü davrananları toplama kamplarına göndermekle tehdit etmekten bile geri durmayacaktı. Hayvanların bilimsel araştırmalar uğruna öldürülmesine itiraz eden, avcılığı ve at yarışlarını eleştiren Hitler, bir vejetaryendi. Ama çağımızın hayvan aktivistleri onu bir yoldaş olarak düşünmekten hiç haz etmiyorlar elbette.

Hayvanlara yaklaşım söz konusuyken, ortada Nazilerinki kadar bariz bir paradoks bulunmasa da, aslında hepimiz çelişkilerle dolu bir anlayış benimsiyoruz. Bazı hayvanlara kalbimizi açarken, diğerlerini mideye indiriyor, ötekileri görür görmez ürperiyor, insan hayatının değeriyle hayvan hayatınınkini karşılaştırırken tutarsız bir mantık benimsiyoruz. İnsanlar ile hayvanlar arasındaki ahlaken sorunlu etkileşimleri inceleyen antrozoolog Hal Herzog'un ulaştığı sonuçları okuduktan sonra hayvanlarla ilişkilerinizi gözden geçirmek zorunda kalacaksınız.

Nazilerin “garip” bir ahlak anlayışı vardı. Bir yandan dünyanın en kapsamlı hayvan koruma kanunlarını yürürlüğe koyarken, diğer yandan on binlerce insanı toplama kamplarına sürüyorlardı. Berlin restoranlarında servis edilen ıstakozların çektiği acılar, Auschwitz-Birkenau'da yaşananlardan çok daha fazla ilgilendiriyordu Nazi önderlerini. Öyle ki, Alman Hava Kuvvetleri Komutanı Hermann Göring, hayvanlara kötü davrananları toplama kamplarına göndermekle tehdit etmekten bile geri durmayacaktı. Hayvanların bilimsel araştırmalar uğruna öldürülmesine itiraz eden, avcılığı ve at yarışlarını eleştiren Hitler, bir vejetaryendi. Ama çağımızın hayvan aktivistleri onu bir yoldaş olarak düşünmekten hiç haz etmiyorlar elbette.

Hayvanlara yaklaşım söz konusuyken, ortada Nazilerinki kadar bariz bir paradoks bulunmasa da, aslında hepimiz çelişkilerle dolu bir anlayış benimsiyoruz. Bazı hayvanlara kalbimizi açarken, diğerlerini mideye indiriyor, ötekileri görür görmez ürperiyor, insan hayatının değeriyle hayvan hayatınınkini karşılaştırırken tutarsız bir mantık benimsiyoruz. İnsanlar ile hayvanlar arasındaki ahlaken sorunlu etkileşimleri inceleyen antrozoolog Hal Herzog'un ulaştığı sonuçları okuduktan sonra hayvanlarla ilişkilerinizi gözden geçirmek zorunda kalacaksınız.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat