#smrgSAHAF Sirte Kıyısı -

Stok Kodu:
1199056818
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
259 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
3
Basım Tarihi:
2012
Çeviren:
İsmail Yerguz
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199056818
442810
Sirte Kıyısı -
Sirte Kıyısı - #smrgSAHAF
0.00
Julien Cracq, tarihin ve zamanın dışında, çok iyi tasarlanmış bir üslup ve bir “gizlilik” havasıyla sıradışı bir dünyaı aktarır. İnsanın kontrol etmesi imkansız olan, kimi zaman sıkıntıya kadar varan bir “felaket beklentisi”ni anlatır. Varlığımızın en derinlerinde, kader karşısında insan olmanın ağırlığını.

Orsenna'nın tanınmış ailelerinden birine mensup genç Aldo, kendi ülkesiyle düşman ülke Farghestan'ı ayıran denizi kontrol etmek üzere kurulmuş Sirte Kalesi'ne gözlemci olarak atanır. İki hayali ülke uzun yıllardır sakin ve huzurlu görünmekle birlikte tamamen rehavetten kaynaklanan bu barış her an bozulma tehlikesiyle karşı karşıyadır. "Bay Gözlemci"nin gördükleri, duydukları, tahmin ettikleri görünürde diğerlerini endişelendirmez. Ancak derinlerde kıpırdanan bir şeyler de her gün biraz daha hissedilir hale gelmektedir... Sirte, Libya'da bir şehir olmakla birlikte romandaki ülke ve şehirler (Orsenna, Maremmar, Farghestan) hayalidir. Julien Graq'ın en tanınmış romanı olan Sirte Kıyısı, bir beklenti öyküsü, olası bir felaket beklentisi içinde gelişen durgun bir macera. Yayımlandığı yıl (1951) Goncourt ödülüne değer bulunmuş, ödülü reddeden yazarının aynı zamanda en çok irdelenen kitabı da olmuştur. Sürrealist romanlarıyla tanınan yazarın YKY'den çıkan üçüncü kitabını fransızcadan Aykut Derman çevirdi.

Sirte Kıyısı'nda yapmaya çalıştığım şeylerden biri, zamansız bir hikâye anlatmak yerine, hareketli bir unsur olan 'tarih ruhu'nu (kâhin ruhtan söz edildiği anlamıyla) ayrıştırma yoluyla serbest bırakmak, hayal gücüyle teması halinde derhal alev alabilmesine yetecek kadar rafine etmekti. Tarihte, her ne kadar çok miktardaki etkisiz ilaç dolgu maddesine karıştırılmış olsa da uyuşturma erdemine sahip olan bir element, pusuya yatmış bir sihir vardır. Onu desteğinden yalıtmak söz konusu değildir elbette, ama geçmişin tablo ve hikâyeleri son derece değişken bir içeriğe sahip olduğundan, kurgunun bunu -tıpkı bazı maden filizlerinin yoğunlaştırılması gibi-artırmayı başarması da yasak değildir.

Goncourt Ödülü, 1951

Julien Cracq, tarihin ve zamanın dışında, çok iyi tasarlanmış bir üslup ve bir “gizlilik” havasıyla sıradışı bir dünyaı aktarır. İnsanın kontrol etmesi imkansız olan, kimi zaman sıkıntıya kadar varan bir “felaket beklentisi”ni anlatır. Varlığımızın en derinlerinde, kader karşısında insan olmanın ağırlığını.

Orsenna'nın tanınmış ailelerinden birine mensup genç Aldo, kendi ülkesiyle düşman ülke Farghestan'ı ayıran denizi kontrol etmek üzere kurulmuş Sirte Kalesi'ne gözlemci olarak atanır. İki hayali ülke uzun yıllardır sakin ve huzurlu görünmekle birlikte tamamen rehavetten kaynaklanan bu barış her an bozulma tehlikesiyle karşı karşıyadır. "Bay Gözlemci"nin gördükleri, duydukları, tahmin ettikleri görünürde diğerlerini endişelendirmez. Ancak derinlerde kıpırdanan bir şeyler de her gün biraz daha hissedilir hale gelmektedir... Sirte, Libya'da bir şehir olmakla birlikte romandaki ülke ve şehirler (Orsenna, Maremmar, Farghestan) hayalidir. Julien Graq'ın en tanınmış romanı olan Sirte Kıyısı, bir beklenti öyküsü, olası bir felaket beklentisi içinde gelişen durgun bir macera. Yayımlandığı yıl (1951) Goncourt ödülüne değer bulunmuş, ödülü reddeden yazarının aynı zamanda en çok irdelenen kitabı da olmuştur. Sürrealist romanlarıyla tanınan yazarın YKY'den çıkan üçüncü kitabını fransızcadan Aykut Derman çevirdi.

Sirte Kıyısı'nda yapmaya çalıştığım şeylerden biri, zamansız bir hikâye anlatmak yerine, hareketli bir unsur olan 'tarih ruhu'nu (kâhin ruhtan söz edildiği anlamıyla) ayrıştırma yoluyla serbest bırakmak, hayal gücüyle teması halinde derhal alev alabilmesine yetecek kadar rafine etmekti. Tarihte, her ne kadar çok miktardaki etkisiz ilaç dolgu maddesine karıştırılmış olsa da uyuşturma erdemine sahip olan bir element, pusuya yatmış bir sihir vardır. Onu desteğinden yalıtmak söz konusu değildir elbette, ama geçmişin tablo ve hikâyeleri son derece değişken bir içeriğe sahip olduğundan, kurgunun bunu -tıpkı bazı maden filizlerinin yoğunlaştırılması gibi-artırmayı başarması da yasak değildir.

Goncourt Ödülü, 1951

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat