#smrgSAHAF Sultan İçin Bir Saat: Yakındoğu'da Avrupa Saat ve Saatçileri - 2005

Basıldığı Matbaa:
Mas Matbaacılık
Dizi Adı:
Tarih ve Coğrafya Dizisi
ISBN-10:
9758704818
Stok Kodu:
1199058821
Boyut:
15x22
Sayfa Sayısı:
136 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2005
Çeviren:
Ali Özdamar
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199058821
444812
Sultan İçin Bir Saat: Yakındoğu'da Avrupa Saat ve Saatçileri -        2005
Sultan İçin Bir Saat: Yakındoğu'da Avrupa Saat ve Saatçileri - 2005 #smrgSAHAF
0.00
Aşağı yukarı 1300'de ilk mekanik saat icat edildi ve derhal her yerde kabul gördü. Bu yeni icatlara, iki yüz yılı aşkın bir süre Doğu'da herhangi bir kimse en ufak bir ilgi göstermedi. Tek istisna, Fatih Sultan Mehmet'tir. Fatih, Venedik senyöründen 1477'deki barış antlaşmasından sonra kendisine gözlük yapma yeteneği olan bir cam ustası, çalar saat yapabilecek bir saat ustası ve iyi bir ressam göndermesini istedi. Söz konusu ressam Gentile Bellini'ydi. Kanuni Sultan Süleyman'ın değerli sanat eserlerine olan sevgisi, Venedikli zanaatkarlar için çok önemliydi. Marino Sanudo 2 Ekim 1531'de Venedik'te, içinde bir saat bulunan altın bir yüzük gördü. Minicik boyutuna karşın saat mükemmel çalışır durumdaydı, zamanı gösteriyor ve saat başlarında çalıyordu. Bu saatin Kanuni Sultan Süleyman tarafından satın alındığını ve saati yapanın, Vicenzalı Giorgio (Capobianco) olduğunu bir mektuptan öğreniyoruz. Sultan Süleyman'a ulaşan bir sonraki saat epeyce farklı boyutlardaydı; arz odasına taşınabilmesi için on iki adam gerekliydi. Elçilerin 1541 Eylül'ünde getirdikleri makine, bir saatle bir gökevini birleştiriyor, karmaşık bir düzenek sayesinde Güneş, Ay ve tüm gezegenlerin hareketlerini de gösteriyordu. Oysa aşağı yukarı üç yüz yıl önce bir gökevi, sultandan imparatora hediye olarak terk yönde yolculuk etmişti. Sonraki yüzyıllarda Batılı hükümdarların Osmanlı Sultanı'na ve saray mensuplarına çeşitli saatler hediye etmeleri neredeyse bir gelenek halini aldı. Ama hep değerli bir hediye olarak bakılan bu araç yavaş yavaş günlük hayata giriyor ve Osmanlı pazarında büyük bir talep yaratıyordu. Bu nedenle 17. yüzyılda Galata'da birçok cep saatçisi dükkanı açıldı. Bu dükkanları Batı'dan gelen ustalar kuruyorlardı. Sonraki yüzyılda ise sanayi imaları ve cep duvar saatleri Osmanlı pazarlarını istila edecekti. (Arka kapaktan)
Aşağı yukarı 1300'de ilk mekanik saat icat edildi ve derhal her yerde kabul gördü. Bu yeni icatlara, iki yüz yılı aşkın bir süre Doğu'da herhangi bir kimse en ufak bir ilgi göstermedi. Tek istisna, Fatih Sultan Mehmet'tir. Fatih, Venedik senyöründen 1477'deki barış antlaşmasından sonra kendisine gözlük yapma yeteneği olan bir cam ustası, çalar saat yapabilecek bir saat ustası ve iyi bir ressam göndermesini istedi. Söz konusu ressam Gentile Bellini'ydi. Kanuni Sultan Süleyman'ın değerli sanat eserlerine olan sevgisi, Venedikli zanaatkarlar için çok önemliydi. Marino Sanudo 2 Ekim 1531'de Venedik'te, içinde bir saat bulunan altın bir yüzük gördü. Minicik boyutuna karşın saat mükemmel çalışır durumdaydı, zamanı gösteriyor ve saat başlarında çalıyordu. Bu saatin Kanuni Sultan Süleyman tarafından satın alındığını ve saati yapanın, Vicenzalı Giorgio (Capobianco) olduğunu bir mektuptan öğreniyoruz. Sultan Süleyman'a ulaşan bir sonraki saat epeyce farklı boyutlardaydı; arz odasına taşınabilmesi için on iki adam gerekliydi. Elçilerin 1541 Eylül'ünde getirdikleri makine, bir saatle bir gökevini birleştiriyor, karmaşık bir düzenek sayesinde Güneş, Ay ve tüm gezegenlerin hareketlerini de gösteriyordu. Oysa aşağı yukarı üç yüz yıl önce bir gökevi, sultandan imparatora hediye olarak terk yönde yolculuk etmişti. Sonraki yüzyıllarda Batılı hükümdarların Osmanlı Sultanı'na ve saray mensuplarına çeşitli saatler hediye etmeleri neredeyse bir gelenek halini aldı. Ama hep değerli bir hediye olarak bakılan bu araç yavaş yavaş günlük hayata giriyor ve Osmanlı pazarında büyük bir talep yaratıyordu. Bu nedenle 17. yüzyılda Galata'da birçok cep saatçisi dükkanı açıldı. Bu dükkanları Batı'dan gelen ustalar kuruyorlardı. Sonraki yüzyılda ise sanayi imaları ve cep duvar saatleri Osmanlı pazarlarını istila edecekti. (Arka kapaktan)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat