Yöntem açısından bir noktaya daha işaret etmek istiyoruz. Her bölümde o dönemin himayeci güçlerinin İslam kamouylarını yönlendirme çabalarını da ayrıntıyla işledik. Bunun Komplo Teorisi'ne güç verecek bir nitelikle algılanmasına karşıyız. Sömürgeciler kendi çıkarları için çaba sarfederken İslam toplumlarının liderleri ve düşünürleri de kendi çıkarlarına en uygun olan formülü aramak zorundaydılar. Alınan kararlardan doğan başarılar kadar başarısızlıkların sorumluluğu da -dış etken ne olursa olsun- bu liderlere ve düşünürlere aittir. Bazı kavramların bazı eğilimleri ifade eder şekilde kullanılmasıyla da etkilenmediğimizi belirtmeliyiz. Devrim denebileceği gibi inkılap da denebilir. Gazi, M. Kemal ve Kemalizm deyimlerini Atatürk'ten çok kullanmamız da bir tercihin değil, araştırmamızın özelliğinin sonucudur. 1919-38 dönemi yayınlarında, 1934'den sonra beliren Atatürk ismi az bulunmaktadır. (Önsözden)
Yöntem açısından bir noktaya daha işaret etmek istiyoruz. Her bölümde o dönemin himayeci güçlerinin İslam kamouylarını yönlendirme çabalarını da ayrıntıyla işledik. Bunun Komplo Teorisi'ne güç verecek bir nitelikle algılanmasına karşıyız. Sömürgeciler kendi çıkarları için çaba sarfederken İslam toplumlarının liderleri ve düşünürleri de kendi çıkarlarına en uygun olan formülü aramak zorundaydılar. Alınan kararlardan doğan başarılar kadar başarısızlıkların sorumluluğu da -dış etken ne olursa olsun- bu liderlere ve düşünürlere aittir. Bazı kavramların bazı eğilimleri ifade eder şekilde kullanılmasıyla da etkilenmediğimizi belirtmeliyiz. Devrim denebileceği gibi inkılap da denebilir. Gazi, M. Kemal ve Kemalizm deyimlerini Atatürk'ten çok kullanmamız da bir tercihin değil, araştırmamızın özelliğinin sonucudur. 1919-38 dönemi yayınlarında, 1934'den sonra beliren Atatürk ismi az bulunmaktadır. (Önsözden)