#smrgKİTABEVİ Türkiye'nin Afrika'daki Akıllı Güç Uygulamalarına Bakış : Türkiye'nin Afrika Açılımının Ekonomik ve Siyasi Analizi - 2025

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
ISBN-10:
6255893192
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199245301
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
272
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
336,00
Havale/EFT ile: 325,92
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199245301
632604
Türkiye'nin Afrika'daki Akıllı Güç Uygulamalarına Bakış : Türkiye'nin Afrika Açılımının Ekonomik ve Siyasi Analizi -        2025
Türkiye'nin Afrika'daki Akıllı Güç Uygulamalarına Bakış : Türkiye'nin Afrika Açılımının Ekonomik ve Siyasi Analizi - 2025 #smrgKİTABEVİ
336.00
Afrika dünyanın coğrafi ve nüfus yönünden en büyük ikinci kıtası olmasına rağmen, ekonomik ve siyasi istikrar açısından açık ara geriden gelen bir kıta olup küresel GSYH'nin yalnızca %5'ine sahiptir. Zengin doğal kaynaklarından dolayı, tarihsel olarak sömürgecilik faaliyetlerine en fazla maruz kalan Afrikalı ülkeler bağımsızlıklarını ancak 1950li yıllardan sonra kazanabilmişlerdir. Kıta üzerinde Fransa, İngiltere gibi kolonyal güçlerin ekonomik ve kültürel güçleri hala sürmekle beraber, herhangi bir kolonyal geçmiş angajmanı bulunmayan Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC), Hindistan, Brezilya ve Türkiye gibi ülkelerin Afrika'ya olan ilgisi de gün geçtikçe artmakta ve kolonyal güçlere alternatif olarak ön plana çıkmaktadırlar. Özellikle ÇHC iki kutuplu dünyada kendine yeni dostlar bulabilmek adına bu coğrafyaya 1950'liyıllardan itibaren sistematik olarak yaklaşmış, bağımsızlık süreçlerine BM nezdinde sağladığı diplomatik destek ve kalkınma projelerine sağlanan ekonomik yardımlar ile Afrikalı ülkelerinin çoğunda güvenilirliğini artırarak bugün kıtanın en büyük ticari ve siyasi partneri haline gelmiştir. 2000'li yılların ortalarından itibaren Balkanlar-Ortadoğu-Afrika bölgesinde “bölgesel oyun kurucu” pozisyonuna evrilmeye çalışan Türkiye için Afrika bu gücün test edildiği önemli bir coğrafya olmuştur. Akıllı güç unsurlarına bina edilen proaktif bir dış politika anlayışı ile Türkiye, Afrika'daki etkinliğini artırmaya çalışmakla beraber, Türkiye'nin ne kadar etkin olduğunun analizi ve Afrika'daki yumuşak güç politikalarının Türkiye'ye somut olarak neler kazandırıp/kazandırmadığının kapsamlı analizi gerekmektedir. Literatürde yokluğu hissedilen bu alana katkı sağlamak amacıyla, bu çalışma, Türkiye'nin özellikle ticaret ve kültürel alanda sergilediği akıllı güç politikaları ekseninde Afrika'ya yönelik geliştirdiği söylemleri; bu söylemlerin ticari ve ekonomik alanlarda getirdiği kazanımları derlemekte ve en nihayetinde Türkiye'nin Afrika'ya ilişkin söylem tutarlılığı ve etkinliğini kavramsal olarak yorumlamaktadır. Sonuç olarak, Türkiye'nin Doğu Afrika'da “bölgesel hegemonya” oluşturabilecek bir seviyede söylem ve politika etkinliğine ulaşmış olduğu değerlendirilmektedir.
Afrika dünyanın coğrafi ve nüfus yönünden en büyük ikinci kıtası olmasına rağmen, ekonomik ve siyasi istikrar açısından açık ara geriden gelen bir kıta olup küresel GSYH'nin yalnızca %5'ine sahiptir. Zengin doğal kaynaklarından dolayı, tarihsel olarak sömürgecilik faaliyetlerine en fazla maruz kalan Afrikalı ülkeler bağımsızlıklarını ancak 1950li yıllardan sonra kazanabilmişlerdir. Kıta üzerinde Fransa, İngiltere gibi kolonyal güçlerin ekonomik ve kültürel güçleri hala sürmekle beraber, herhangi bir kolonyal geçmiş angajmanı bulunmayan Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC), Hindistan, Brezilya ve Türkiye gibi ülkelerin Afrika'ya olan ilgisi de gün geçtikçe artmakta ve kolonyal güçlere alternatif olarak ön plana çıkmaktadırlar. Özellikle ÇHC iki kutuplu dünyada kendine yeni dostlar bulabilmek adına bu coğrafyaya 1950'liyıllardan itibaren sistematik olarak yaklaşmış, bağımsızlık süreçlerine BM nezdinde sağladığı diplomatik destek ve kalkınma projelerine sağlanan ekonomik yardımlar ile Afrikalı ülkelerinin çoğunda güvenilirliğini artırarak bugün kıtanın en büyük ticari ve siyasi partneri haline gelmiştir. 2000'li yılların ortalarından itibaren Balkanlar-Ortadoğu-Afrika bölgesinde “bölgesel oyun kurucu” pozisyonuna evrilmeye çalışan Türkiye için Afrika bu gücün test edildiği önemli bir coğrafya olmuştur. Akıllı güç unsurlarına bina edilen proaktif bir dış politika anlayışı ile Türkiye, Afrika'daki etkinliğini artırmaya çalışmakla beraber, Türkiye'nin ne kadar etkin olduğunun analizi ve Afrika'daki yumuşak güç politikalarının Türkiye'ye somut olarak neler kazandırıp/kazandırmadığının kapsamlı analizi gerekmektedir. Literatürde yokluğu hissedilen bu alana katkı sağlamak amacıyla, bu çalışma, Türkiye'nin özellikle ticaret ve kültürel alanda sergilediği akıllı güç politikaları ekseninde Afrika'ya yönelik geliştirdiği söylemleri; bu söylemlerin ticari ve ekonomik alanlarda getirdiği kazanımları derlemekte ve en nihayetinde Türkiye'nin Afrika'ya ilişkin söylem tutarlılığı ve etkinliğini kavramsal olarak yorumlamaktadır. Sonuç olarak, Türkiye'nin Doğu Afrika'da “bölgesel hegemonya” oluşturabilecek bir seviyede söylem ve politika etkinliğine ulaşmış olduğu değerlendirilmektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat