Suçluluk... Yoksa hâlâ kadın mıydı? Kadınlık hayatının en vazgeçilmez yanı suçluluk duygusu muydu? Sevgililer, dostlar, evlatlar ve gövde parça parça terk ederken İnsanı, suçluluk hiç kazınmayacak bir kadınlık damgası gibi yapışıp kalıyor muydu İnsanın dokularına?
Louise'in evrenin kumaşından dokuyup Türkiye'ye armağan ettiği çeyizini şaşkınlıkla, gönençle izliyordu karı-koca, el ele; kızlarının o incecik bedeninden ışıyan ve sahnede devleşen yeteneğini... (Arka kapaktan)
Suçluluk... Yoksa hâlâ kadın mıydı? Kadınlık hayatının en vazgeçilmez yanı suçluluk duygusu muydu? Sevgililer, dostlar, evlatlar ve gövde parça parça terk ederken İnsanı, suçluluk hiç kazınmayacak bir kadınlık damgası gibi yapışıp kalıyor muydu İnsanın dokularına?
Louise'in evrenin kumaşından dokuyup Türkiye'ye armağan ettiği çeyizini şaşkınlıkla, gönençle izliyordu karı-koca, el ele; kızlarının o incecik bedeninden ışıyan ve sahnede devleşen yeteneğini... (Arka kapaktan)