#smrgKİTABEVİ Uluslararası Psikanaliz Yıllığı 2024 - 2025

Editör:
Şeyda Öztürk
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
ISBN-10:
9750866500
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199247632
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Orijinal Adı:
The Internatıonal Journal of Psychoanalysıs 2024
indirimli
162,50
Havale/EFT ile: 157,63
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199247632
634807
Uluslararası Psikanaliz Yıllığı 2024 -        2025
Uluslararası Psikanaliz Yıllığı 2024 - 2025 #smrgKİTABEVİ
162.50
16. sayısıyla okurlarıyla buluşan Uluslararası Psikanaliz Yıllığı, bu sayıyla birlikte yayın hayatına başladığı Yapı Kredi Yayınları'na geri dönüyor. Uluslararası Psikanaliz Yıllığı 2024'ün ana teması olarak Aktarım'ı seçtik. Freud tarafından ortaya koyulan aktarım kavramı, psikanaliz sürecinin bilinçdışı malzemeyi ortaya çıkarmasında ve anlamlandırmasında kritik bir öneme sahiptir. En sade tanı mıyla aktarım, analizanın, geçmişteki önemli ilişkilerde yaşadığı duygu ve deneyimleri, analistle ilişkisinde tekrar yaşaması anlamına gelir. Böylece aktarım, analizanın geçmişteki çatışmalarını ve ilişkilerini, analistin yorumlamaları sayesinde yeniden ele almasına ve çözümlemesine olanak tanır. Freud 1912'de şöyle yazmıştı: Aktarımın çözümlenmesi tedavideki ana görevlerden biridir. Ancak Freud bu aşamada aktarımdan ne anlıyordu, kavram hakkındaki görüşleri nasıl değişti ve aktarım gerçekten çözümlenebilir mi? Yeni psikanalitik yaklaşımların gelişmesiyle, aktarıma dair anlayış da değişiklik göstermiştir. Günümüzde aktarım, analist ve analizanın ortaklaşa inşa ettiği, iki yönlü ve dinamik bir süreç olarak kabul edilir. Bu ilişkisel bakış açısı, aktarımın sadece geçmişin yeniden yaşanması değil, aynı zamanda terapötik bir dönüşüm süreci olduğunun altını çizer. Özetle, aktarım kavramı psikanalizin en önemli unsurlarından biri olarak kalmış, farklı kuramsal yaklaşımlarla zenginleşmiş ve analiz sürecinde dönüştürücü bir araç olarak yerini korumuştur.

Sunuş
Şeyda Postacı

Anonimleştirme
Francis Grier

Analitik Aktarım Üzerine
Dominique Bourdin

Aktarım Yorumunun Doğası ve Neden Yalnızca Aktarım Yorumunun Analitik Değişime Yol Açabileceği Üzerine
Rachel B. Blass

Lacan ve Aktarım
Gilbert Diatkine

Aktarım
Steven Ellman, Lissa Weinstein

Benlik ve Altbenlik: Kavramlar ve Gelişmeler
Franco de Masi
Bir Savunma Olarak Edilgenlik ve Gizli Yıkıcılık
Ursula Ostendorf

Hipokondriya Nitelikli Meme Kanseri Korkusu: “Bebeğin Annesi” ve “ Aşığın Sansürü” olarak Adlandırılan İkili Anne İşlevlerinin Başarısızlığı
Denny Panitz, Fotis Bobos

Nefes Alan Bir Kuşun Karnı Gibi: Winnicott'un “Zihin ve Zihnin Psike-Somayla İlişkisi” Makalesi Üzerine
Thomas H. Ogden

Kaybolan: Trans Gençlerle Doğuştan Gelen Bedeni “Derinlemesine Çalışma”da Fotoğraf Kullanımının Araştırılması
Alessandra Lemma
16. sayısıyla okurlarıyla buluşan Uluslararası Psikanaliz Yıllığı, bu sayıyla birlikte yayın hayatına başladığı Yapı Kredi Yayınları'na geri dönüyor. Uluslararası Psikanaliz Yıllığı 2024'ün ana teması olarak Aktarım'ı seçtik. Freud tarafından ortaya koyulan aktarım kavramı, psikanaliz sürecinin bilinçdışı malzemeyi ortaya çıkarmasında ve anlamlandırmasında kritik bir öneme sahiptir. En sade tanı mıyla aktarım, analizanın, geçmişteki önemli ilişkilerde yaşadığı duygu ve deneyimleri, analistle ilişkisinde tekrar yaşaması anlamına gelir. Böylece aktarım, analizanın geçmişteki çatışmalarını ve ilişkilerini, analistin yorumlamaları sayesinde yeniden ele almasına ve çözümlemesine olanak tanır. Freud 1912'de şöyle yazmıştı: Aktarımın çözümlenmesi tedavideki ana görevlerden biridir. Ancak Freud bu aşamada aktarımdan ne anlıyordu, kavram hakkındaki görüşleri nasıl değişti ve aktarım gerçekten çözümlenebilir mi? Yeni psikanalitik yaklaşımların gelişmesiyle, aktarıma dair anlayış da değişiklik göstermiştir. Günümüzde aktarım, analist ve analizanın ortaklaşa inşa ettiği, iki yönlü ve dinamik bir süreç olarak kabul edilir. Bu ilişkisel bakış açısı, aktarımın sadece geçmişin yeniden yaşanması değil, aynı zamanda terapötik bir dönüşüm süreci olduğunun altını çizer. Özetle, aktarım kavramı psikanalizin en önemli unsurlarından biri olarak kalmış, farklı kuramsal yaklaşımlarla zenginleşmiş ve analiz sürecinde dönüştürücü bir araç olarak yerini korumuştur.

Sunuş
Şeyda Postacı

Anonimleştirme
Francis Grier

Analitik Aktarım Üzerine
Dominique Bourdin

Aktarım Yorumunun Doğası ve Neden Yalnızca Aktarım Yorumunun Analitik Değişime Yol Açabileceği Üzerine
Rachel B. Blass

Lacan ve Aktarım
Gilbert Diatkine

Aktarım
Steven Ellman, Lissa Weinstein

Benlik ve Altbenlik: Kavramlar ve Gelişmeler
Franco de Masi
Bir Savunma Olarak Edilgenlik ve Gizli Yıkıcılık
Ursula Ostendorf

Hipokondriya Nitelikli Meme Kanseri Korkusu: “Bebeğin Annesi” ve “ Aşığın Sansürü” olarak Adlandırılan İkili Anne İşlevlerinin Başarısızlığı
Denny Panitz, Fotis Bobos

Nefes Alan Bir Kuşun Karnı Gibi: Winnicott'un “Zihin ve Zihnin Psike-Somayla İlişkisi” Makalesi Üzerine
Thomas H. Ogden

Kaybolan: Trans Gençlerle Doğuştan Gelen Bedeni “Derinlemesine Çalışma”da Fotoğraf Kullanımının Araştırılması
Alessandra Lemma
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat