#smrgSAHAF Vaadedilmiş Topraklara Sıkışan Türkiye: Siyonizm, Filistin, BOP ve Türkiye -

Stok Kodu:
1199101027
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
288 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2008
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199101027
486824
Vaadedilmiş Topraklara Sıkışan Türkiye: Siyonizm, Filistin, BOP ve Türkiye -
Vaadedilmiş Topraklara Sıkışan Türkiye: Siyonizm, Filistin, BOP ve Türkiye - #smrgSAHAF
0.00
11 Eylül saldırısı, neoconservatives (Yeni Muhafazakârlar) yönetimindeki ABD dünya gücüne, muhtemel rakiplerini saf dışı etme fırsatını verdi. ABD önce Afganistan'a ardından da Irak Savaşı ile Irak'a girdi ve bölgeyi şekillendirmeye başladı. Kuşkusuz ki Ortadoğu'da ABD'nin en yakın müttefiki İsrail'dir.

Bu durum bölge ile Batı arasında bir köprü görevi üstlenen Türkiye'yi, Irak Savaşı sonrasında Saddam rejiminin çökmesi, Ortadoğu ülkeleri ile ilişkilerindeki gelişmeler ve sahip olduğu stratejik özellikler nedeniyle, politik ve askeri yönleriyle doğrudan etkilemekte. Türkiye için İsral''i de içine alan Ortadoğu'da adil ve kalıcı bir barışın tesis edilmesi, istikrarın sağlanması ile Türkiye'ye yönelik tehdit ve risklerin önlenmesi hayati önem taşımakta.

Türkiye'nin, bölgesel bir güç olarak milli menfaat ve hedefleri, bölgede barış ve istikrarın tesisine önem vermesi ve bu yönde girişimler yapılması bir zorunluluk. Bu maksatla Türkiye, başta İsrail olmak üzere, diğer Ortadoğu ülkeleri ile olan ilişkilerini her yönde geliştirmeye büyük önem veriyor. Ancak Türkiye, politikalarını üretirken tüm bölge ülkelerinin kendisine yönelik emellerini gördüğü kadar, İsrail'in Türkiye'ye yönelik uzun vadeli politikalarını da görmelidir... “Vaat Edilen” topraklar hayali ile yaptığı istihbarat çalışmalarını da iyi tahlil etmelidir. Türkiye'nin geleceğe yönelik atması gereken adımlarda ve İsrail ile ilişkilerinde bunu göz ardı etmemelidir. Bölgede bugün yaşanan ve gelecek yıllarda yaşanması muhtemel sorunlar düşünüldüğünde, bu bölgede etkin olmak isteyen güçlerin oyunlarında Türkiye'ye bir rol biçilmesinin kaçınılmaz olacağı ortadadır. Türkiye bu noktada tam bir “Ateş Çemberi” içindedir. Bu nedenle Türkiye satrancı çok iyi oynamak zorunda. (Kitap tanıtımından)

11 Eylül saldırısı, neoconservatives (Yeni Muhafazakârlar) yönetimindeki ABD dünya gücüne, muhtemel rakiplerini saf dışı etme fırsatını verdi. ABD önce Afganistan'a ardından da Irak Savaşı ile Irak'a girdi ve bölgeyi şekillendirmeye başladı. Kuşkusuz ki Ortadoğu'da ABD'nin en yakın müttefiki İsrail'dir.

Bu durum bölge ile Batı arasında bir köprü görevi üstlenen Türkiye'yi, Irak Savaşı sonrasında Saddam rejiminin çökmesi, Ortadoğu ülkeleri ile ilişkilerindeki gelişmeler ve sahip olduğu stratejik özellikler nedeniyle, politik ve askeri yönleriyle doğrudan etkilemekte. Türkiye için İsral''i de içine alan Ortadoğu'da adil ve kalıcı bir barışın tesis edilmesi, istikrarın sağlanması ile Türkiye'ye yönelik tehdit ve risklerin önlenmesi hayati önem taşımakta.

Türkiye'nin, bölgesel bir güç olarak milli menfaat ve hedefleri, bölgede barış ve istikrarın tesisine önem vermesi ve bu yönde girişimler yapılması bir zorunluluk. Bu maksatla Türkiye, başta İsrail olmak üzere, diğer Ortadoğu ülkeleri ile olan ilişkilerini her yönde geliştirmeye büyük önem veriyor. Ancak Türkiye, politikalarını üretirken tüm bölge ülkelerinin kendisine yönelik emellerini gördüğü kadar, İsrail'in Türkiye'ye yönelik uzun vadeli politikalarını da görmelidir... “Vaat Edilen” topraklar hayali ile yaptığı istihbarat çalışmalarını da iyi tahlil etmelidir. Türkiye'nin geleceğe yönelik atması gereken adımlarda ve İsrail ile ilişkilerinde bunu göz ardı etmemelidir. Bölgede bugün yaşanan ve gelecek yıllarda yaşanması muhtemel sorunlar düşünüldüğünde, bu bölgede etkin olmak isteyen güçlerin oyunlarında Türkiye'ye bir rol biçilmesinin kaçınılmaz olacağı ortadadır. Türkiye bu noktada tam bir “Ateş Çemberi” içindedir. Bu nedenle Türkiye satrancı çok iyi oynamak zorunda. (Kitap tanıtımından)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat