#smrgKİTABEVİ Yitik Evin Varisleri -

Stok Kodu:
1199036918
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
168 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2002
Çeviren:
Najda Demircioğlu
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199036918
423002
Yitik Evin Varisleri -
Yitik Evin Varisleri - #smrgKİTABEVİ
0.00
O eski ülkede güneş meyvelerle haykırır, toprak bitip tükenmeyen bitki örtüsüyle nefes alırdı; ırmaklar çag'ıldar, şafaklar alabildiğine söker ve günbatımları alevden kollanyla inerdi; ağzına kadar taze sütle dolu gümüş bir tas yükselip maviliklerde yüzer, geceler yıldızların sesiyle çınlar, ağaçlar gökyüzüne doğru süzülür ve bütün çiçekler titreşip fısıldardı. Sokağımız, Roma'clan başlayıp eski Bizans başkentine uzanan, oradan da doğuya doğru ilerleyen kadim yolun üzerindeydi. Yol, Bizans'ta mavi denizle kısa bir mola verdikten sonra Anadolu'yu baştan başa kat ediyor, evimizin önünden geçip "dünyanın öbür ucu"na, Bağdat'a kadar uzanıyordu. Mezopotamya kentlerinden gelip Sivas'a, Anadolu'daki karlı ticaret merkezlerine giden deve kervanları evimizin önünden geçerdi. Sonbaharda bahçemizin meyveleri tükenmeye yüz tuttuğunda, kervanlar bu defa, uçsuz bucaksız çöllere, değerli taşlarla dolu zengin Babil ve Arap şehirlerine dönerlerdi.
O eski ülkede güneş meyvelerle haykırır, toprak bitip tükenmeyen bitki örtüsüyle nefes alırdı; ırmaklar çag'ıldar, şafaklar alabildiğine söker ve günbatımları alevden kollanyla inerdi; ağzına kadar taze sütle dolu gümüş bir tas yükselip maviliklerde yüzer, geceler yıldızların sesiyle çınlar, ağaçlar gökyüzüne doğru süzülür ve bütün çiçekler titreşip fısıldardı. Sokağımız, Roma'clan başlayıp eski Bizans başkentine uzanan, oradan da doğuya doğru ilerleyen kadim yolun üzerindeydi. Yol, Bizans'ta mavi denizle kısa bir mola verdikten sonra Anadolu'yu baştan başa kat ediyor, evimizin önünden geçip "dünyanın öbür ucu"na, Bağdat'a kadar uzanıyordu. Mezopotamya kentlerinden gelip Sivas'a, Anadolu'daki karlı ticaret merkezlerine giden deve kervanları evimizin önünden geçerdi. Sonbaharda bahçemizin meyveleri tükenmeye yüz tuttuğunda, kervanlar bu defa, uçsuz bucaksız çöllere, değerli taşlarla dolu zengin Babil ve Arap şehirlerine dönerlerdi.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat