#smrgSAHAF Bakan Danışmanı'nın Not Defteri -

Stok Kodu:
1199099939
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
370 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2008
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199099939
485740
Bakan Danışmanı'nın Not Defteri -
Bakan Danışmanı'nın Not Defteri - #smrgSAHAF
0.00
“İnsan Hakları Bakanlığı olarak şov peşindeydik. Adeta evcilik oynuyorduk. Güneydoğu'da ise insanlık dramı yaşanıyordu...”

Muhtar anlatıyor:
“Bir başçavuş veya üsteğmen geliyor, ‘köyü hemen boşaltın' diyor. Boşaltalım da nereye, nasıl gidelim? Doğduğumuz, yaşadığımız yer burası. Çocuklarımız, hayvanlarımız, tarlamız, mahsulümüz var. Başımızı sokacak bir yer gösterin, seve seve boşaltalım. Sonra ortalık düzelince geliriz. Ama yok... Komutan diyor ki: ‘Size iki gün süre, kırk sekiz saat sonra bu köy burada olmayacak!' O köy kırk sekiz saat sonra orada olmuyor. Yakılıyor, yıkılıyor.”
Ya insanlar? Kimin umurunda!...

Ahmet Abakay, otuz iki yıllık gazetecilik yaşamının on bir yılını devlette, dokuz ayrı bakana danışmanlık yaparak sürdürdü. 12 Eylül döneminde on yıla yakın süreyle Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin genel başkanlığını yürüttü. Bakan Danışmanlığı süresince danışmanlığın ne olduğunu, bakanların hangi konularla, nasıl uğraştıklarını şaşkınlıkla izledi ve not etti. İşte bu kitapta birleşen notların önemli bölümünü Güneydoğu Anadolu'ya yapılan gezilerin, bu bölgedeki acıların izlenimleri oluşturuyor; bugüne dek kamuoyuna yansımayan olaylar ve konular trajikomik bir dille anlatılıyor.

Bakan Danışmanı'nın Not Defteri'ni okurken hem gülecek hem de ülke yönetiminin sorunlara nasıl yaklaştığını görüp hüzünleneceksiniz.

“İnsan Hakları Bakanlığı olarak şov peşindeydik. Adeta evcilik oynuyorduk. Güneydoğu'da ise insanlık dramı yaşanıyordu...”

Muhtar anlatıyor:
“Bir başçavuş veya üsteğmen geliyor, ‘köyü hemen boşaltın' diyor. Boşaltalım da nereye, nasıl gidelim? Doğduğumuz, yaşadığımız yer burası. Çocuklarımız, hayvanlarımız, tarlamız, mahsulümüz var. Başımızı sokacak bir yer gösterin, seve seve boşaltalım. Sonra ortalık düzelince geliriz. Ama yok... Komutan diyor ki: ‘Size iki gün süre, kırk sekiz saat sonra bu köy burada olmayacak!' O köy kırk sekiz saat sonra orada olmuyor. Yakılıyor, yıkılıyor.”
Ya insanlar? Kimin umurunda!...

Ahmet Abakay, otuz iki yıllık gazetecilik yaşamının on bir yılını devlette, dokuz ayrı bakana danışmanlık yaparak sürdürdü. 12 Eylül döneminde on yıla yakın süreyle Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin genel başkanlığını yürüttü. Bakan Danışmanlığı süresince danışmanlığın ne olduğunu, bakanların hangi konularla, nasıl uğraştıklarını şaşkınlıkla izledi ve not etti. İşte bu kitapta birleşen notların önemli bölümünü Güneydoğu Anadolu'ya yapılan gezilerin, bu bölgedeki acıların izlenimleri oluşturuyor; bugüne dek kamuoyuna yansımayan olaylar ve konular trajikomik bir dille anlatılıyor.

Bakan Danışmanı'nın Not Defteri'ni okurken hem gülecek hem de ülke yönetiminin sorunlara nasıl yaklaştığını görüp hüzünleneceksiniz.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat