#smrgKİTABEVİ Bir Dilek Tut - 2025

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Dizi Adı:
Edebiyat
ISBN-10:
6256329348
Kargoya Teslim Süresi:
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199241244
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
108
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
149,60
Havale/EFT ile: 145,11
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199241244
628441
Bir Dilek Tut -        2025
Bir Dilek Tut - 2025 #smrgKİTABEVİ
149.60
“Ah, size eşlik etmeyi çok isterdim çocuklar, tam şimdi, günün bu saatinde; hem akrep ve yelkovan gün batımını müjdelerken, ne çok isterdim bir bilseniz... Bir kahve daha, dumanı üstünde... Caddeden geçen insanların telaşı, geleceğin korkunç gölgesinden uzakta... Hem de bugünde kalarak, hiçbir şey düşünmeden, ne çok isterdim ama yapamam, dışarı çıkamam, çok üzgünüm.” Belki yakın bir gelecekte... Belki de çok yakın... Ânın bir yansıması diyebileceğimiz sanal bir gelecek kurulsaydı; bu sanal gelecekte kişisel ihtiyaç ve çıkarlarımızın insanlığın topyekûn çıkarlarından daha değerli olamayacağı dikte edilseydi... Denseydi ki, ‘İnsanlığın tek bir hedefi olmalıdır, o da sürdürülebilir yaşamı sonsuza kadar savunmaktır.' Bunun için kardeşler, arkadaşlar ve hatta aileler; yeşiller, maviler ve kırmızılar olarak bölünseydi, parçalansaydı... Acı çekmek yasaklansaydı, sevinmek,sevişmek yasaklansaydı... Kahve içmek bile... İnsanlar sokaklardan çekilseydi...herkes en kötüsünün hep başkalarının başına geleceğine inansaydı. En kötüsüolduğunda korkacak vakitleri kalmasaydı... Bir gelecek fırtınası... Bir veda şarkısı... Marsel Soren, birbirine sevgi ile bağlı bir ailenin mutlu anlarının beklenen geleceğin içinde kaygı, korku ve umutsuzluğa dönüşen sarsıcı hikâyesini şiirsel bir dille anlatıyor.
“Ah, size eşlik etmeyi çok isterdim çocuklar, tam şimdi, günün bu saatinde; hem akrep ve yelkovan gün batımını müjdelerken, ne çok isterdim bir bilseniz... Bir kahve daha, dumanı üstünde... Caddeden geçen insanların telaşı, geleceğin korkunç gölgesinden uzakta... Hem de bugünde kalarak, hiçbir şey düşünmeden, ne çok isterdim ama yapamam, dışarı çıkamam, çok üzgünüm.” Belki yakın bir gelecekte... Belki de çok yakın... Ânın bir yansıması diyebileceğimiz sanal bir gelecek kurulsaydı; bu sanal gelecekte kişisel ihtiyaç ve çıkarlarımızın insanlığın topyekûn çıkarlarından daha değerli olamayacağı dikte edilseydi... Denseydi ki, ‘İnsanlığın tek bir hedefi olmalıdır, o da sürdürülebilir yaşamı sonsuza kadar savunmaktır.' Bunun için kardeşler, arkadaşlar ve hatta aileler; yeşiller, maviler ve kırmızılar olarak bölünseydi, parçalansaydı... Acı çekmek yasaklansaydı, sevinmek,sevişmek yasaklansaydı... Kahve içmek bile... İnsanlar sokaklardan çekilseydi...herkes en kötüsünün hep başkalarının başına geleceğine inansaydı. En kötüsüolduğunda korkacak vakitleri kalmasaydı... Bir gelecek fırtınası... Bir veda şarkısı... Marsel Soren, birbirine sevgi ile bağlı bir ailenin mutlu anlarının beklenen geleceğin içinde kaygı, korku ve umutsuzluğa dönüşen sarsıcı hikâyesini şiirsel bir dille anlatıyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat