#smrgKİTABEVİ Çanakkale'den Filistin'e : Osmanlı Ordusunda Bir Ermeni Yüzbaşının Günlüğü - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
ISBN-10:
6253831899
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
144
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
104,00
Havale/EFT ile:
100,88
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199246231
633402
https://www.simurgkitabevi.com/canakkaleden-filistine-osmanli-ordusunda-bir-ermeni-yuzbasinin-gunlugu-2025
Çanakkale'den Filistin'e : Osmanlı Ordusunda Bir Ermeni Yüzbaşının Günlüğü - 2025 #smrgKİTABEVİ
104.00
Kayseri'nin Develi kasabasında Ermeni bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Sarkis Torosyan, daha çocuk yaşlarda Osmanlı ordusunda subay olmayı hayal etmişti. O dönemde Hristiyanların subay olmasına izin verilmemesine rağmen, azmi ve tesadüflerin yardımıyla Mekteb-i Harbiye'ye kabul edilmiş; 1914'te Topçu Üsteğmen olarak mezun olduktan sonra Birinci Dünya Savaşı'nın en kanlı cephelerinden biri olan Çanakkale'de, Ertuğrul Tabyası'na batarya komutanı olarak atanmıştı.
Çanakkale'de düşmanın dev zırhlılarına karşı büyük bir cesaretle savaşan Yüzbaşı Torosyan, 19 ve 25 Şubat 1915'te bir düşman gemisini batırıp bir diğerini ağır yaralamış, 18 Mart'ta ise Rumeli Hamidiye Tabyası'nda gösterdiği kahramanlıkla savaşın kaderine yön veren isimlerden biri olmuştu. Aldığı ağır yaralar bile onun görevine olan sadakatini zedelememiş; üstün hizmetlerinden dolayı teşekkür edilerek terfi ettirilmiş ve madalya ile ödüllendirilmişti.
Fakat tüm bu parlak başarıların gerisinde, onu derinden sarsan acılar yatıyordu. Çanakkale'de en yakın dostu Muharrem'i kaybetmesi ve memleketinde ailesinin tehcir edilmesi, Torosyan'ın iç dünyasında kapanmaz yaralar açmış, zamanla Osmanlı yönetimine sırt çevirmesine yol açmıştı. 1929'da Amerika'da kaleme aldığı anılarında; cephe gerçeğini, siyasi oyunları ve insani trajedileri tüm çıplaklığıyla anlatan Torosyan, “Çanakkale'den Filistin'e” adlı eserinde çöken bir imparatorluğun ve dağılmış hayatların hikâyesini kayda geçirmiştir.
Çanakkale'de düşmanın dev zırhlılarına karşı büyük bir cesaretle savaşan Yüzbaşı Torosyan, 19 ve 25 Şubat 1915'te bir düşman gemisini batırıp bir diğerini ağır yaralamış, 18 Mart'ta ise Rumeli Hamidiye Tabyası'nda gösterdiği kahramanlıkla savaşın kaderine yön veren isimlerden biri olmuştu. Aldığı ağır yaralar bile onun görevine olan sadakatini zedelememiş; üstün hizmetlerinden dolayı teşekkür edilerek terfi ettirilmiş ve madalya ile ödüllendirilmişti.
Fakat tüm bu parlak başarıların gerisinde, onu derinden sarsan acılar yatıyordu. Çanakkale'de en yakın dostu Muharrem'i kaybetmesi ve memleketinde ailesinin tehcir edilmesi, Torosyan'ın iç dünyasında kapanmaz yaralar açmış, zamanla Osmanlı yönetimine sırt çevirmesine yol açmıştı. 1929'da Amerika'da kaleme aldığı anılarında; cephe gerçeğini, siyasi oyunları ve insani trajedileri tüm çıplaklığıyla anlatan Torosyan, “Çanakkale'den Filistin'e” adlı eserinde çöken bir imparatorluğun ve dağılmış hayatların hikâyesini kayda geçirmiştir.
Kayseri'nin Develi kasabasında Ermeni bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Sarkis Torosyan, daha çocuk yaşlarda Osmanlı ordusunda subay olmayı hayal etmişti. O dönemde Hristiyanların subay olmasına izin verilmemesine rağmen, azmi ve tesadüflerin yardımıyla Mekteb-i Harbiye'ye kabul edilmiş; 1914'te Topçu Üsteğmen olarak mezun olduktan sonra Birinci Dünya Savaşı'nın en kanlı cephelerinden biri olan Çanakkale'de, Ertuğrul Tabyası'na batarya komutanı olarak atanmıştı.
Çanakkale'de düşmanın dev zırhlılarına karşı büyük bir cesaretle savaşan Yüzbaşı Torosyan, 19 ve 25 Şubat 1915'te bir düşman gemisini batırıp bir diğerini ağır yaralamış, 18 Mart'ta ise Rumeli Hamidiye Tabyası'nda gösterdiği kahramanlıkla savaşın kaderine yön veren isimlerden biri olmuştu. Aldığı ağır yaralar bile onun görevine olan sadakatini zedelememiş; üstün hizmetlerinden dolayı teşekkür edilerek terfi ettirilmiş ve madalya ile ödüllendirilmişti.
Fakat tüm bu parlak başarıların gerisinde, onu derinden sarsan acılar yatıyordu. Çanakkale'de en yakın dostu Muharrem'i kaybetmesi ve memleketinde ailesinin tehcir edilmesi, Torosyan'ın iç dünyasında kapanmaz yaralar açmış, zamanla Osmanlı yönetimine sırt çevirmesine yol açmıştı. 1929'da Amerika'da kaleme aldığı anılarında; cephe gerçeğini, siyasi oyunları ve insani trajedileri tüm çıplaklığıyla anlatan Torosyan, “Çanakkale'den Filistin'e” adlı eserinde çöken bir imparatorluğun ve dağılmış hayatların hikâyesini kayda geçirmiştir.
Çanakkale'de düşmanın dev zırhlılarına karşı büyük bir cesaretle savaşan Yüzbaşı Torosyan, 19 ve 25 Şubat 1915'te bir düşman gemisini batırıp bir diğerini ağır yaralamış, 18 Mart'ta ise Rumeli Hamidiye Tabyası'nda gösterdiği kahramanlıkla savaşın kaderine yön veren isimlerden biri olmuştu. Aldığı ağır yaralar bile onun görevine olan sadakatini zedelememiş; üstün hizmetlerinden dolayı teşekkür edilerek terfi ettirilmiş ve madalya ile ödüllendirilmişti.
Fakat tüm bu parlak başarıların gerisinde, onu derinden sarsan acılar yatıyordu. Çanakkale'de en yakın dostu Muharrem'i kaybetmesi ve memleketinde ailesinin tehcir edilmesi, Torosyan'ın iç dünyasında kapanmaz yaralar açmış, zamanla Osmanlı yönetimine sırt çevirmesine yol açmıştı. 1929'da Amerika'da kaleme aldığı anılarında; cephe gerçeğini, siyasi oyunları ve insani trajedileri tüm çıplaklığıyla anlatan Torosyan, “Çanakkale'den Filistin'e” adlı eserinde çöken bir imparatorluğun ve dağılmış hayatların hikâyesini kayda geçirmiştir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.