#smrgKİTABEVİ Dürrül-Fuad ve Şeyhül-İrşad (İnceleme - Edisyon Kritikli Metin - Dizin) 2 Cilt TAKIM - 2025

Editör:
Seydi Kiraz
Kapak Tasarım:
DBY Ajans
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Yayın Yönetmeni:
İrfan Güngörür
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
DBY: 424 / Edebiyat: 225
ISBN-10:
6256063891
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
4&6
Hazırlayan:
Selim Ümütlü
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199236998
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
1416
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Holmen
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
1.125,00
Havale/EFT ile: 1.091,25
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199236998
624173
Dürrül-Fuad ve Şeyhül-İrşad (İnceleme - Edisyon Kritikli Metin - Dizin) 2 Cilt TAKIM  -        2025
Dürrül-Fuad ve Şeyhül-İrşad (İnceleme - Edisyon Kritikli Metin - Dizin) 2 Cilt TAKIM - 2025 #smrgKİTABEVİ
1125.00
Tezkirelerde ve biyografik kaynaklarda hakkında herhangi bir bilgi tespit edemediğimiz Arapgirli Ali Baba Rûmî, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın başında Gaziantep, Maden ve Arapgir'de ömür sürmüş bir Kâdirî şeyhidir. Onun günümüze ulaşmayı başarabilen tek eseri Dürrü'l-Fu'âd ve Şeyhü'l-İrşâd'dır.

Dürrü'l-Fu'âd, 9526 beyitlik bir mesnevi olmakla beraber bünyesinde çok sayıda müstakil manzumeyi ve çeşitli iktibasları da barındırıyor. Ali Baba Rûmî, tıpkı kendisine manevi peder addettiği Eşrofoğlu Rûmî gibi eserini ayetler, hadisler, kelâm-ı kibârlar, tarih, tabakât ve menakıb türünden kitaplardan yapılan alıntılarla bezeyerek muhatabını ikna etmeye çalışıyor. Söz aralarında söylediği münacat, naat, medh-i çehâr yâr, düvâz-deh imamân, medhiye türünden manzumelerle dervişanın kalbine cila vermeyi amaçlıyor. Silsile-nâme özelliği gösteren manzumelerinde pek çok tarikat pirini Abdülkâdir Geylânî ile irtibatlandırıyor.

Şair, bir yandan Kâdirîliğe ve tasavvufa yönelik hücumları bertaraf etmeye çabalarken diğer yandan tıpkı bir elmasın tozunu silercesine Abdülkâdir Geylânî'nin şahs-ı manevisini yüceltmeye gayret ediyor. Konuşma dilinin rahatlığıyla konudan konuya atlarken nasihat-amiz bir söyleyişi benimsiyor. Şiir sanatının kurallarına uyma hususunda titizlik göstermeyen Rûmî, daha ziyade muhtevanın aktarımına odaklanıyor. Onun manzumeleri, çoğu zaman estetik yönden kusurlar içerse de gücünü şairin inancından ve samimiyetinden alıyor.

Sonuç olarak edebiyat, sosyoloji, tasavvuf ve tarikatlar tarihi gibi pek çok disiplin açısından bir vesika değeri taşıyan bu hacimli eser kültür tarihimizin karanlıkta kalmış kimi yönlerine ışık tutuyor.
Tezkirelerde ve biyografik kaynaklarda hakkında herhangi bir bilgi tespit edemediğimiz Arapgirli Ali Baba Rûmî, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın başında Gaziantep, Maden ve Arapgir'de ömür sürmüş bir Kâdirî şeyhidir. Onun günümüze ulaşmayı başarabilen tek eseri Dürrü'l-Fu'âd ve Şeyhü'l-İrşâd'dır.

Dürrü'l-Fu'âd, 9526 beyitlik bir mesnevi olmakla beraber bünyesinde çok sayıda müstakil manzumeyi ve çeşitli iktibasları da barındırıyor. Ali Baba Rûmî, tıpkı kendisine manevi peder addettiği Eşrofoğlu Rûmî gibi eserini ayetler, hadisler, kelâm-ı kibârlar, tarih, tabakât ve menakıb türünden kitaplardan yapılan alıntılarla bezeyerek muhatabını ikna etmeye çalışıyor. Söz aralarında söylediği münacat, naat, medh-i çehâr yâr, düvâz-deh imamân, medhiye türünden manzumelerle dervişanın kalbine cila vermeyi amaçlıyor. Silsile-nâme özelliği gösteren manzumelerinde pek çok tarikat pirini Abdülkâdir Geylânî ile irtibatlandırıyor.

Şair, bir yandan Kâdirîliğe ve tasavvufa yönelik hücumları bertaraf etmeye çabalarken diğer yandan tıpkı bir elmasın tozunu silercesine Abdülkâdir Geylânî'nin şahs-ı manevisini yüceltmeye gayret ediyor. Konuşma dilinin rahatlığıyla konudan konuya atlarken nasihat-amiz bir söyleyişi benimsiyor. Şiir sanatının kurallarına uyma hususunda titizlik göstermeyen Rûmî, daha ziyade muhtevanın aktarımına odaklanıyor. Onun manzumeleri, çoğu zaman estetik yönden kusurlar içerse de gücünü şairin inancından ve samimiyetinden alıyor.

Sonuç olarak edebiyat, sosyoloji, tasavvuf ve tarikatlar tarihi gibi pek çok disiplin açısından bir vesika değeri taşıyan bu hacimli eser kültür tarihimizin karanlıkta kalmış kimi yönlerine ışık tutuyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat