#smrgKİTABEVİ Kiremitten Kanatlar : Bir Bayrak Gibi Yaşamak İçin - 2025

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
9786256165335
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199254639
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
138
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
252,00
Havale/EFT ile: 246,96
1199254639
641846
Kiremitten Kanatlar : Bir Bayrak Gibi Yaşamak İçin -        2025
Kiremitten Kanatlar : Bir Bayrak Gibi Yaşamak İçin - 2025 #smrgKİTABEVİ
252.00
Ey okur, gel şu Boğaz'ın serin rüzgârında dinle bir âilenin feryadını, bir milletin iniltili uyanışını… 1918'in o uğursuz sabahında, Şenlikçi Rıza, tulumu sırtında, sokaklara dökülürken, ufukta düşman gemileri gibi kara bulutlar yükselir. İşgal bayrakları dalgalanır, yürekler yanar; lâkin Rıza'nın mavi gözlerinde, babası Rüstem Çavuş'un cephe yarasıyla yoğrulmuş vatan ateşi kıvılcımlanır. “Allah bir kapıyı kapatırsa, bir başkasını açar,” der içinden, kardeşi Osman'ın naif sevda hayalleriyle, gizli cemiyetlerin fısıltıları arasında.

Yedikule'nin taş duvarlarında yankılanan zincir sesleri, Hüseyin Ağabey'in mahkûm iniltisi… Rıza, lakabının uğuruna sığınarak hafiyelikten yiğitliğe koşar; lâkin her zafer, bir damla kanla sulanır. Osman, karşı evin selvi boylu kızı Zübeyde'ye yanarken, Sarı Kız'ın sütünde saklı umutla direnir evlatlar. Hurafelerin gölgesinde, imamın vaazlarında, şerbetin tatlı acısında… Bu, bir âilenin değil, Devlet-i Âliyye'nin son nefesidir; Anadolu'ya uzanan köprülerdeki bağımsızlık yemini.

Ey kardeş, bu satırlarda bulacaksın: Kayıpların yangınında yeşeren inanç, gâvur rüzgârında dalgalanan al bayrak, bir milletin “Bağımsızlık bizim karakterimizdir” diye haykıran sesini. Okurken yüreğin sızlasın, lâkin gözlerin parlasın; zira bahar, her kışın ardındadır.
Ey okur, gel şu Boğaz'ın serin rüzgârında dinle bir âilenin feryadını, bir milletin iniltili uyanışını… 1918'in o uğursuz sabahında, Şenlikçi Rıza, tulumu sırtında, sokaklara dökülürken, ufukta düşman gemileri gibi kara bulutlar yükselir. İşgal bayrakları dalgalanır, yürekler yanar; lâkin Rıza'nın mavi gözlerinde, babası Rüstem Çavuş'un cephe yarasıyla yoğrulmuş vatan ateşi kıvılcımlanır. “Allah bir kapıyı kapatırsa, bir başkasını açar,” der içinden, kardeşi Osman'ın naif sevda hayalleriyle, gizli cemiyetlerin fısıltıları arasında.

Yedikule'nin taş duvarlarında yankılanan zincir sesleri, Hüseyin Ağabey'in mahkûm iniltisi… Rıza, lakabının uğuruna sığınarak hafiyelikten yiğitliğe koşar; lâkin her zafer, bir damla kanla sulanır. Osman, karşı evin selvi boylu kızı Zübeyde'ye yanarken, Sarı Kız'ın sütünde saklı umutla direnir evlatlar. Hurafelerin gölgesinde, imamın vaazlarında, şerbetin tatlı acısında… Bu, bir âilenin değil, Devlet-i Âliyye'nin son nefesidir; Anadolu'ya uzanan köprülerdeki bağımsızlık yemini.

Ey kardeş, bu satırlarda bulacaksın: Kayıpların yangınında yeşeren inanç, gâvur rüzgârında dalgalanan al bayrak, bir milletin “Bağımsızlık bizim karakterimizdir” diye haykıran sesini. Okurken yüreğin sızlasın, lâkin gözlerin parlasın; zira bahar, her kışın ardındadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat