Aradığınız sayfa bulunamadı
#smrgKİTABEVİ Maviden - Deniz Güzeldir - 2025
Editör:
Behice Özden
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Klasik
ISBN-10:
9786259584751
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
148
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
143,00
Havale/EFT ile:
138,71
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199250956
637954
https://www.simurgkitabevi.com/maviden-deniz-guzeldir-2025
Maviden - Deniz Güzeldir - 2025 #smrgKİTABEVİ
143.00
İstanbul Boğazı'nın mavi sesi, kahvelerde yankılanan insan hikâyeleri, kaybolmuş dostluklar, denize dökülmüş yaşamlar… Vecdi Çıracıoğlu, mavinin sonsuzluğundan süzülmüş öykülerinde, unutulmaya yüz tutmuş bir dünyanın kapılarını aralıyor.
Bir yanda balık göçlerinin heyecanı ve denize kök salmış insanların hayata tutunma çabaları, diğer yanda yalnızlık, kaybolmuş aşklar, yoksulluğun ve dışlanmışlığın ağır izleri… Her satırda Boğaz'ın tuzu, rüzgârı ve erguvan kokusu var.
Maviden yalnızca bir öykü kitabı değil; aynı zamanda bir kuşağın belleği, denizin kıyısında büyümüş insanların içli şarkısı…
Vecdi Çıracıoğlu “Deniz güzeldir” diyor bu kitabında ama şunu da unutmuyor: Deniz insanın kaderidir.
Denize bakmaktan geldim. Yüzümde tuzu kaldı baktığım yerin. Bir zamanlar tanıdığım ama şimdi aramızda olmayanların girdiği rüyalarımdan sıçradım. Beni, zamanın dışına çıkartan, geçmişe doğru çeken bu kadim arkadaşların dinlendiği kitaplar, bir gece yarısı açıldı. Konuşan ben değildim artık. Başkaları daha güzel yaşasın diye yoksulluğun omzuna elini çekinmeden atan arkadaşlardı. Dar alanda imparatorluk kuran, bir ayağı kırık sandalye üzerine çıkıp sempozyum örgütleyen, dünyaya gitmektense dünyadan gelen serseri bilgelerin toplandığı arastada bir rüya gördüm.
Bir yanda balık göçlerinin heyecanı ve denize kök salmış insanların hayata tutunma çabaları, diğer yanda yalnızlık, kaybolmuş aşklar, yoksulluğun ve dışlanmışlığın ağır izleri… Her satırda Boğaz'ın tuzu, rüzgârı ve erguvan kokusu var.
Maviden yalnızca bir öykü kitabı değil; aynı zamanda bir kuşağın belleği, denizin kıyısında büyümüş insanların içli şarkısı…
Vecdi Çıracıoğlu “Deniz güzeldir” diyor bu kitabında ama şunu da unutmuyor: Deniz insanın kaderidir.
Denize bakmaktan geldim. Yüzümde tuzu kaldı baktığım yerin. Bir zamanlar tanıdığım ama şimdi aramızda olmayanların girdiği rüyalarımdan sıçradım. Beni, zamanın dışına çıkartan, geçmişe doğru çeken bu kadim arkadaşların dinlendiği kitaplar, bir gece yarısı açıldı. Konuşan ben değildim artık. Başkaları daha güzel yaşasın diye yoksulluğun omzuna elini çekinmeden atan arkadaşlardı. Dar alanda imparatorluk kuran, bir ayağı kırık sandalye üzerine çıkıp sempozyum örgütleyen, dünyaya gitmektense dünyadan gelen serseri bilgelerin toplandığı arastada bir rüya gördüm.
İstanbul Boğazı'nın mavi sesi, kahvelerde yankılanan insan hikâyeleri, kaybolmuş dostluklar, denize dökülmüş yaşamlar… Vecdi Çıracıoğlu, mavinin sonsuzluğundan süzülmüş öykülerinde, unutulmaya yüz tutmuş bir dünyanın kapılarını aralıyor.
Bir yanda balık göçlerinin heyecanı ve denize kök salmış insanların hayata tutunma çabaları, diğer yanda yalnızlık, kaybolmuş aşklar, yoksulluğun ve dışlanmışlığın ağır izleri… Her satırda Boğaz'ın tuzu, rüzgârı ve erguvan kokusu var.
Maviden yalnızca bir öykü kitabı değil; aynı zamanda bir kuşağın belleği, denizin kıyısında büyümüş insanların içli şarkısı…
Vecdi Çıracıoğlu “Deniz güzeldir” diyor bu kitabında ama şunu da unutmuyor: Deniz insanın kaderidir.
Denize bakmaktan geldim. Yüzümde tuzu kaldı baktığım yerin. Bir zamanlar tanıdığım ama şimdi aramızda olmayanların girdiği rüyalarımdan sıçradım. Beni, zamanın dışına çıkartan, geçmişe doğru çeken bu kadim arkadaşların dinlendiği kitaplar, bir gece yarısı açıldı. Konuşan ben değildim artık. Başkaları daha güzel yaşasın diye yoksulluğun omzuna elini çekinmeden atan arkadaşlardı. Dar alanda imparatorluk kuran, bir ayağı kırık sandalye üzerine çıkıp sempozyum örgütleyen, dünyaya gitmektense dünyadan gelen serseri bilgelerin toplandığı arastada bir rüya gördüm.
Bir yanda balık göçlerinin heyecanı ve denize kök salmış insanların hayata tutunma çabaları, diğer yanda yalnızlık, kaybolmuş aşklar, yoksulluğun ve dışlanmışlığın ağır izleri… Her satırda Boğaz'ın tuzu, rüzgârı ve erguvan kokusu var.
Maviden yalnızca bir öykü kitabı değil; aynı zamanda bir kuşağın belleği, denizin kıyısında büyümüş insanların içli şarkısı…
Vecdi Çıracıoğlu “Deniz güzeldir” diyor bu kitabında ama şunu da unutmuyor: Deniz insanın kaderidir.
Denize bakmaktan geldim. Yüzümde tuzu kaldı baktığım yerin. Bir zamanlar tanıdığım ama şimdi aramızda olmayanların girdiği rüyalarımdan sıçradım. Beni, zamanın dışına çıkartan, geçmişe doğru çeken bu kadim arkadaşların dinlendiği kitaplar, bir gece yarısı açıldı. Konuşan ben değildim artık. Başkaları daha güzel yaşasın diye yoksulluğun omzuna elini çekinmeden atan arkadaşlardı. Dar alanda imparatorluk kuran, bir ayağı kırık sandalye üzerine çıkıp sempozyum örgütleyen, dünyaya gitmektense dünyadan gelen serseri bilgelerin toplandığı arastada bir rüya gördüm.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.