#smrgKİTABEVİ Salgınlar Karşısında Tedbir Almak - İthaf'ın Parıltısı - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
ISBN-10:
6256055230
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
268
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
324,00
Havale/EFT ile:
314,28
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199237139
624314
https://www.simurgkitabevi.com/salginlar-karsisinda-tedbir-almak-ithafin-pariltisi-2025
Salgınlar Karşısında Tedbir Almak - İthaf'ın Parıltısı - 2025 #smrgKİTABEVİ
324.00
Koruyucu tıp önlemi olarak Avrupa'da tecrübe edilen karantina usulünü Osmanlı'da uygulamak isteyen Sultan II. Mahmud, çeşitli sebeplerle karantinayı eleştiren bir kısım ulema ile daha genel manada tebaanın benimsemesini arzuluyordu. İlmî çevrelerde ve halk nezdinde şer‘î, aklî ve tecrübî bakımdan faydalarını ortaya koyarak karantina icrasının meşruiyetini göstermek ve geniş kitlelerce uygulanmasını kolaylaştırmak arzusundaydı. Bu amaçla Cezayirli Hamdân Efendi tarafından kaleme alınan İthâfu'l-munsıfîn, yöneltilen tenkitlere nakil, akıl ve tecrübe çizgisinde doyurucu cevaplar verdiği için talep üzerine bizzat müellifi tarafından Sena'l-İthâf ismiyle Türkçe'ye de tercüme edilmiştir. Vebadan kaçınmayı tavsiye eden ayet, hadis, sahâbe kavli ile âlimlerin kanaatlerinin ardından bulaşıcı hastalıklardan sakınma ve tedbirin câiz olduğu, hadisler üzerinden getirilen deliller ve kıyasla ispat edilerek muhatapların dile getirdiği itirazların geçersizliği ortaya konulur.
Müellifin kendi tecrübesinden hareketle farklı bölgelerden gelen kişiler ve eşyalar üzerinde karantina uygulamasına dair teklifler de içeren risale, klasik tabirle vebadan ihtiraz edenlere verilen kafir hükmünü tartışarak zikrettiği aklî-naklî cevaplarla bunun doğru olmadığını kanıtlama çabası taşır. Söz konusu çalışma sahip olduğu muhtevasıyla, halkın karantinaya gösterdiği eleştirileri büyük ölçüde frenlediği gibi Avrupa karantina tecrübesine sahip yazarının da dönemin karantina faaliyetlerini programlayan meşveret meclisine dahil edilmesini sağlamıştır. Elinizdeki kitap kapsamlı bir inceleme makalesinin ardından İthâfu'l-munsıfîn'in tahkikli neşri ile müellifin Osmanlı Türkçesine yaptığı tercümesinin Latin harflerine aktarılmış neşrini sunmaktadır
Müellifin kendi tecrübesinden hareketle farklı bölgelerden gelen kişiler ve eşyalar üzerinde karantina uygulamasına dair teklifler de içeren risale, klasik tabirle vebadan ihtiraz edenlere verilen kafir hükmünü tartışarak zikrettiği aklî-naklî cevaplarla bunun doğru olmadığını kanıtlama çabası taşır. Söz konusu çalışma sahip olduğu muhtevasıyla, halkın karantinaya gösterdiği eleştirileri büyük ölçüde frenlediği gibi Avrupa karantina tecrübesine sahip yazarının da dönemin karantina faaliyetlerini programlayan meşveret meclisine dahil edilmesini sağlamıştır. Elinizdeki kitap kapsamlı bir inceleme makalesinin ardından İthâfu'l-munsıfîn'in tahkikli neşri ile müellifin Osmanlı Türkçesine yaptığı tercümesinin Latin harflerine aktarılmış neşrini sunmaktadır
Koruyucu tıp önlemi olarak Avrupa'da tecrübe edilen karantina usulünü Osmanlı'da uygulamak isteyen Sultan II. Mahmud, çeşitli sebeplerle karantinayı eleştiren bir kısım ulema ile daha genel manada tebaanın benimsemesini arzuluyordu. İlmî çevrelerde ve halk nezdinde şer‘î, aklî ve tecrübî bakımdan faydalarını ortaya koyarak karantina icrasının meşruiyetini göstermek ve geniş kitlelerce uygulanmasını kolaylaştırmak arzusundaydı. Bu amaçla Cezayirli Hamdân Efendi tarafından kaleme alınan İthâfu'l-munsıfîn, yöneltilen tenkitlere nakil, akıl ve tecrübe çizgisinde doyurucu cevaplar verdiği için talep üzerine bizzat müellifi tarafından Sena'l-İthâf ismiyle Türkçe'ye de tercüme edilmiştir. Vebadan kaçınmayı tavsiye eden ayet, hadis, sahâbe kavli ile âlimlerin kanaatlerinin ardından bulaşıcı hastalıklardan sakınma ve tedbirin câiz olduğu, hadisler üzerinden getirilen deliller ve kıyasla ispat edilerek muhatapların dile getirdiği itirazların geçersizliği ortaya konulur.
Müellifin kendi tecrübesinden hareketle farklı bölgelerden gelen kişiler ve eşyalar üzerinde karantina uygulamasına dair teklifler de içeren risale, klasik tabirle vebadan ihtiraz edenlere verilen kafir hükmünü tartışarak zikrettiği aklî-naklî cevaplarla bunun doğru olmadığını kanıtlama çabası taşır. Söz konusu çalışma sahip olduğu muhtevasıyla, halkın karantinaya gösterdiği eleştirileri büyük ölçüde frenlediği gibi Avrupa karantina tecrübesine sahip yazarının da dönemin karantina faaliyetlerini programlayan meşveret meclisine dahil edilmesini sağlamıştır. Elinizdeki kitap kapsamlı bir inceleme makalesinin ardından İthâfu'l-munsıfîn'in tahkikli neşri ile müellifin Osmanlı Türkçesine yaptığı tercümesinin Latin harflerine aktarılmış neşrini sunmaktadır
Müellifin kendi tecrübesinden hareketle farklı bölgelerden gelen kişiler ve eşyalar üzerinde karantina uygulamasına dair teklifler de içeren risale, klasik tabirle vebadan ihtiraz edenlere verilen kafir hükmünü tartışarak zikrettiği aklî-naklî cevaplarla bunun doğru olmadığını kanıtlama çabası taşır. Söz konusu çalışma sahip olduğu muhtevasıyla, halkın karantinaya gösterdiği eleştirileri büyük ölçüde frenlediği gibi Avrupa karantina tecrübesine sahip yazarının da dönemin karantina faaliyetlerini programlayan meşveret meclisine dahil edilmesini sağlamıştır. Elinizdeki kitap kapsamlı bir inceleme makalesinin ardından İthâfu'l-munsıfîn'in tahkikli neşri ile müellifin Osmanlı Türkçesine yaptığı tercümesinin Latin harflerine aktarılmış neşrini sunmaktadır
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.