#smrgKİTABEVİ Türk Hikayesinde Kurumsal Yozlaşma (1870-1950) - 2025

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6256869615
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Stok Kodu:
1199248930
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
238
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
307,20
Havale/EFT ile: 297,98
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199248930
635961
Türk Hikayesinde Kurumsal Yozlaşma (1870-1950) -        2025
Türk Hikayesinde Kurumsal Yozlaşma (1870-1950) - 2025 #smrgKİTABEVİ
307.20
Modern Türk hikâyesi, Türk toplumunun 19. yüzyıldan itibaren yaşadığı büyük kırılmaların ve dönüşümlerin edebî hafızasıdır. Kimliğini devlet yapılarıyla birlikte inşa eden Türk toplumu, hikâyelerinde sadece bireyin değil aynı zamanda kamu kurumlarıyla çevrelenmiş bir yaşam alanının karmaşık, çoğu zaman da sancılı ilişkilerini gözler önüne serer. Bu ilişkilerin merkezinde yer alan bürokrasi, kimi zaman işleyen bir sistemin omurgasını temsil ederken kimi zaman da hantallığı, katılığı ve liyakatsizliğiyle yapısal zaafların sembolüne dönüşür. Toplumun gözünden bakıldığında ise bürokrasi, sadece bir idari mekanizma değil, aynı zamanda bireyin kurallarla sınandığı, hak arayışının çoğu zaman belirsizliğe sürüklendiği bir medeniyet eşiği hâlini alır. Bu kitap, 1870- 1950 yılları arasında yayımlanan kurumsal yozlaşma temalı hikâyeleri inceliyor. Rüşvet, adam kayırma, görev ihmali, kırtasiyecilik, statü kaygısı ve liyakatsizlik gibi unsurlar etrafında şekillenen hikâyeler, edebiyatın bireysel olduğu kadar toplumsal bir tanıklık sunduğunu ortaya koyuyor. Türk Hikâyesinde Kurumsal Yozlaşma, hikâyeyi sadece bir anlatı türü değil toplumsal yapıların aynası olarak gören okurlar için farklı bir bakış açısı sunuyor.
Modern Türk hikâyesi, Türk toplumunun 19. yüzyıldan itibaren yaşadığı büyük kırılmaların ve dönüşümlerin edebî hafızasıdır. Kimliğini devlet yapılarıyla birlikte inşa eden Türk toplumu, hikâyelerinde sadece bireyin değil aynı zamanda kamu kurumlarıyla çevrelenmiş bir yaşam alanının karmaşık, çoğu zaman da sancılı ilişkilerini gözler önüne serer. Bu ilişkilerin merkezinde yer alan bürokrasi, kimi zaman işleyen bir sistemin omurgasını temsil ederken kimi zaman da hantallığı, katılığı ve liyakatsizliğiyle yapısal zaafların sembolüne dönüşür. Toplumun gözünden bakıldığında ise bürokrasi, sadece bir idari mekanizma değil, aynı zamanda bireyin kurallarla sınandığı, hak arayışının çoğu zaman belirsizliğe sürüklendiği bir medeniyet eşiği hâlini alır. Bu kitap, 1870- 1950 yılları arasında yayımlanan kurumsal yozlaşma temalı hikâyeleri inceliyor. Rüşvet, adam kayırma, görev ihmali, kırtasiyecilik, statü kaygısı ve liyakatsizlik gibi unsurlar etrafında şekillenen hikâyeler, edebiyatın bireysel olduğu kadar toplumsal bir tanıklık sunduğunu ortaya koyuyor. Türk Hikâyesinde Kurumsal Yozlaşma, hikâyeyi sadece bir anlatı türü değil toplumsal yapıların aynası olarak gören okurlar için farklı bir bakış açısı sunuyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat