#smrgKİTABEVİ Yunan Biyolojisi ve Tıbbı - 2025

Editör:
Merve Öztürk, Engin Öztürk
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Güler Ofset ve Matbaacılık
ISBN-10:
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Stok Kodu:
1199251430
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
112
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
140,40
Havale/EFT ile: 136,19
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199251430
638427
Yunan Biyolojisi ve Tıbbı -        2025
Yunan Biyolojisi ve Tıbbı - 2025 #smrgKİTABEVİ
140.40
Henry Osborn Taylor, bu eserinde Antik Yunan dünyasında biyoloji ve tıbbın doğuşunu, gelişimini ve düşünsel arka plânını inceler. kitap, doğa anlayışının mitolojiden bilime geçiş sürecini açıklayarak başlar. Taylor'a göre yunan düşüncesi, doğayı tanrısal güçlerin değil, düzenli ve gözlemlenebilir yasaların yönettiği bir alan olarak kavramaya başlamıştır. bu bakış açısı, batı biliminin temellerini atan en önemli zihinsel devrimdir. Taylor, erken dönem yunan doğa filozoflarından başlar: Thales, Anaximandros ve Anaximenes'in doğayı sudan, havadan ya da belirsiz bir tözden türetme çabalarını inceler. bu düşünürlerin doğayı akılla açıklama girişimleri, biyolojik düşüncenin ilk adımlarıdır. Herakleitos'un değişim öğretisi, Empedokles'in dört öğe kuramı ve Demokritos'un atomculuğu da canlı varlıkların yapısına ilişkin ilk teorik yaklaşımlar olarak değerlendirilir. Ardından Taylor, Hipokrat geleneğine odaklanır. Hipokrat ve okulunun gözleme dayalı tıp anlayışı, doğa yasalarını bedenin işleyişine uygulamaya çalışmıştır. “Doğal Neden” kavramı bu dönemde ortaya çıkar; hastalıklar tanrısal cezalardan çok bedensel dengesizliklerle açıklanır. Hipokrat yazarlarının “dört mizac” ve “dört sıvı” kuramları ayrıntılı biçimde ele alınır. Taylor, Hipokrat tıbbının insana bütüncül yaklaşımını, doğa ve beden arasındaki denge fikrini özellikle vurgular. Kitabın bir diğer önemli bölümü, Aristoteles'in biyolojik çalışmalarıdır. Taylor, Aristoteles'i sistemli biyolojinin kurucusu olarak niteler. Onun doğadaki çeşitliliği gözlemleyerek canlıları sınıflandırması, anatomik incelemelere önem vermesi ve “amaçsal neden” (teleoloji) kavramını geliştirmesi, Yunan biliminin doruk noktasıdır. Aristoteles'in canlıların doğasını “form” ve “madde” ilişkisiyle açıklaması, sonraki yüzyıllarda da etkili olmuştur. Taylor ayrıca Teofrastos'un bitki bilimi üzerindeki etkisinden söz eder. Teofrastos, bitkilerin morfolojisi ve işlevlerini sistematik biçimde inceleyen ilk kişidir. Bu yönüyle modern botaniğin öncüsüdür. eserde ayrıca Aleksandria dönemi bilim insanları olan Herophilos ve Erasistratos'un anatomi ve fizyoloji çalışmalarına değinir. Bu bilim insanlarının otopsi ve deneysel gözlem uygulamaları, tıbbın deneysel yönünü güçlendirmiştir.
Henry Osborn Taylor, bu eserinde Antik Yunan dünyasında biyoloji ve tıbbın doğuşunu, gelişimini ve düşünsel arka plânını inceler. kitap, doğa anlayışının mitolojiden bilime geçiş sürecini açıklayarak başlar. Taylor'a göre yunan düşüncesi, doğayı tanrısal güçlerin değil, düzenli ve gözlemlenebilir yasaların yönettiği bir alan olarak kavramaya başlamıştır. bu bakış açısı, batı biliminin temellerini atan en önemli zihinsel devrimdir. Taylor, erken dönem yunan doğa filozoflarından başlar: Thales, Anaximandros ve Anaximenes'in doğayı sudan, havadan ya da belirsiz bir tözden türetme çabalarını inceler. bu düşünürlerin doğayı akılla açıklama girişimleri, biyolojik düşüncenin ilk adımlarıdır. Herakleitos'un değişim öğretisi, Empedokles'in dört öğe kuramı ve Demokritos'un atomculuğu da canlı varlıkların yapısına ilişkin ilk teorik yaklaşımlar olarak değerlendirilir. Ardından Taylor, Hipokrat geleneğine odaklanır. Hipokrat ve okulunun gözleme dayalı tıp anlayışı, doğa yasalarını bedenin işleyişine uygulamaya çalışmıştır. “Doğal Neden” kavramı bu dönemde ortaya çıkar; hastalıklar tanrısal cezalardan çok bedensel dengesizliklerle açıklanır. Hipokrat yazarlarının “dört mizac” ve “dört sıvı” kuramları ayrıntılı biçimde ele alınır. Taylor, Hipokrat tıbbının insana bütüncül yaklaşımını, doğa ve beden arasındaki denge fikrini özellikle vurgular. Kitabın bir diğer önemli bölümü, Aristoteles'in biyolojik çalışmalarıdır. Taylor, Aristoteles'i sistemli biyolojinin kurucusu olarak niteler. Onun doğadaki çeşitliliği gözlemleyerek canlıları sınıflandırması, anatomik incelemelere önem vermesi ve “amaçsal neden” (teleoloji) kavramını geliştirmesi, Yunan biliminin doruk noktasıdır. Aristoteles'in canlıların doğasını “form” ve “madde” ilişkisiyle açıklaması, sonraki yüzyıllarda da etkili olmuştur. Taylor ayrıca Teofrastos'un bitki bilimi üzerindeki etkisinden söz eder. Teofrastos, bitkilerin morfolojisi ve işlevlerini sistematik biçimde inceleyen ilk kişidir. Bu yönüyle modern botaniğin öncüsüdür. eserde ayrıca Aleksandria dönemi bilim insanları olan Herophilos ve Erasistratos'un anatomi ve fizyoloji çalışmalarına değinir. Bu bilim insanlarının otopsi ve deneysel gözlem uygulamaları, tıbbın deneysel yönünü güçlendirmiştir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat