Bunu gerçekleştirmek için özellikle Doğu ve Güneydoğu'da yapılan gezi sonucunda, Kars Kağızman Yatılı İlköğretim Bölge Okulu (YİBO) pilot okul seçilerek iyileştirme çalışmalarına başlandı. Üniversitenin ve Bilgililer Derneği'nin öncülüğünde yürütülen çalışmalarda Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Ekonomistler Platformu da yeraldı. Sonuçta bir yıl gibi kısa bir sürede iyileştirme çabaları meyvesini verdi ve Kars Kağızman YİBO her şeyi ile örnek bir eğitim kurumu haline geldi.
İşte bu kitap, gerçekleşen bir düşün, bir projenin öyküsü. Hiç şüphesiz çeşitli araştırmacılar bu modeller için farklı değerlendirmeler yapacak; kimi bu yapılanları dünyada 19. yüzyıldan beri örnekleri görülen halkçılık hareketlerine benzetecek, kimi de Cumhuriyetimizin ilk yıllarındaki köycülük hareketiyle bağlar kuracak, Köy Enstitülerine göndermelerde bulunacaktır. Ancak hepsinden önemlisi; 21. yüzyılda ulaşılan toplumsal gelişmeyi ve değişen devlet ve demokrasi anlayışını da dikkate alarak; farklı eğitim kurumları, üniversitesi ve sivil toplum kurumları ile tüm kaynakları seferber edip “katılımcı bir model” oluşturmaktır. İşte Kağızman Modeli'ne bunun Türkiye'deki ilk örneklerinden biri diyebiliriz.
“Ülkemizin tüm vakıflarını, üniversitelerini, şirketlerini, tüm iyiliksever, heyecanlı insanlarını Kağızman Modeli'ni anlamaya, ileri götürmeye, çoğaltmaya davet ediyoruz.”
Bunu gerçekleştirmek için özellikle Doğu ve Güneydoğu'da yapılan gezi sonucunda, Kars Kağızman Yatılı İlköğretim Bölge Okulu (YİBO) pilot okul seçilerek iyileştirme çalışmalarına başlandı. Üniversitenin ve Bilgililer Derneği'nin öncülüğünde yürütülen çalışmalarda Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Ekonomistler Platformu da yeraldı. Sonuçta bir yıl gibi kısa bir sürede iyileştirme çabaları meyvesini verdi ve Kars Kağızman YİBO her şeyi ile örnek bir eğitim kurumu haline geldi.
İşte bu kitap, gerçekleşen bir düşün, bir projenin öyküsü. Hiç şüphesiz çeşitli araştırmacılar bu modeller için farklı değerlendirmeler yapacak; kimi bu yapılanları dünyada 19. yüzyıldan beri örnekleri görülen halkçılık hareketlerine benzetecek, kimi de Cumhuriyetimizin ilk yıllarındaki köycülük hareketiyle bağlar kuracak, Köy Enstitülerine göndermelerde bulunacaktır. Ancak hepsinden önemlisi; 21. yüzyılda ulaşılan toplumsal gelişmeyi ve değişen devlet ve demokrasi anlayışını da dikkate alarak; farklı eğitim kurumları, üniversitesi ve sivil toplum kurumları ile tüm kaynakları seferber edip “katılımcı bir model” oluşturmaktır. İşte Kağızman Modeli'ne bunun Türkiye'deki ilk örneklerinden biri diyebiliriz.
“Ülkemizin tüm vakıflarını, üniversitelerini, şirketlerini, tüm iyiliksever, heyecanlı insanlarını Kağızman Modeli'ni anlamaya, ileri götürmeye, çoğaltmaya davet ediyoruz.”
