#smrgKİTABEVİ Kusurlu Demokrasiden Planlı Otokrasiye - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
MMP Baskı Tesisleri
Dizi Adı:
ISBN-10:
9944613583
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Ciltçi:
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
304
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
266,00
Havale/EFT ile:
258,02
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199249126
636161
https://www.simurgkitabevi.com/kusurlu-demokrasiden-planli-otokrasiye-2025
Kusurlu Demokrasiden Planlı Otokrasiye - 2025 #smrgKİTABEVİ
266.00
“Türkiye, evlatlarına kendisinden başka bir şeyle meşgul olma şansı vermiyor” diyordu Tanpınar. Kitabın arka kapağında Fatih Yaşlı'nın sözleriyle aktarılan bu cümle, bugün içinde yaşadığımız sürekli krizler çağını tarif ediyor. Türkiye'nin son yirmi yılı, siyasal iktidarın el değiştirmesiyle birlikte, toplumun belleğinin hızla aşındığı, gündemlerin birbiri ardına çarpışarak zihinleri kuşattığı bir dönem olarak kayda geçti. Krizler süreklileşti; hız, düşünceyi değersizleştirdi ve toplumu hafızasızlığa mahkum etti. İşte tam da bu hengamede, “Kusurlu Demokrasiden Planlı Otokrasiye”, hatırlamanın ve fikre sadakatin kitabı olarak ortaya çıkıyor. Esat Aydın, bu çalışmasında yaptığı siyasal çözümlemeye, unutuşa karşı bir direnç, dağınık hafızaları yeniden örgütleyen bir çağrı da ortaya koyuyor. Edebiyatın titizliğini siyasal alanın soğukkanlı kavrayışıyla birleştirerek, Türkiye'nin kusurlu demokrasiden planlı otokrasiye nasıl savrulduğunu incelikle açığa çıkarıyor. Kurumların çürümesinden muhalefetin yapısal açmazlarına, siyasal İslam'ın iktidar stratejilerinden toplumsal belleğin silikleştirilmesine kadar uzanan bu analiz yazıları, geriye bakmakla da kalmıyor; geleceğin ufkunu da işaret ediyor. Bu kitap, otoriterliğin bir “sonuç” değil, kusurlu demokrasinin içkin zaaflarından planlı bir biçimde inşa edilen bir “süreç” olduğunu da gösteriyor. Ve en önemlisi, karamsarlığın kör kuyusunda oyalanmadan, özgürlük, demokrasi ve laiklik mücadelesinin nereden yeniden başlayabileceğini tartışmaya açıyor. “Kusurlu Demokrasiden Planlı Otokrasiye”, hem bugünü anlamak hem de yarını kurmak isteyenler için bir hafıza pusulası, bir düşünce ısrarı ve aynı zamanda bir direnç metni…
“Türkiye, evlatlarına kendisinden başka bir şeyle meşgul olma şansı vermiyor” diyordu Tanpınar. Kitabın arka kapağında Fatih Yaşlı'nın sözleriyle aktarılan bu cümle, bugün içinde yaşadığımız sürekli krizler çağını tarif ediyor. Türkiye'nin son yirmi yılı, siyasal iktidarın el değiştirmesiyle birlikte, toplumun belleğinin hızla aşındığı, gündemlerin birbiri ardına çarpışarak zihinleri kuşattığı bir dönem olarak kayda geçti. Krizler süreklileşti; hız, düşünceyi değersizleştirdi ve toplumu hafızasızlığa mahkum etti. İşte tam da bu hengamede, “Kusurlu Demokrasiden Planlı Otokrasiye”, hatırlamanın ve fikre sadakatin kitabı olarak ortaya çıkıyor. Esat Aydın, bu çalışmasında yaptığı siyasal çözümlemeye, unutuşa karşı bir direnç, dağınık hafızaları yeniden örgütleyen bir çağrı da ortaya koyuyor. Edebiyatın titizliğini siyasal alanın soğukkanlı kavrayışıyla birleştirerek, Türkiye'nin kusurlu demokrasiden planlı otokrasiye nasıl savrulduğunu incelikle açığa çıkarıyor. Kurumların çürümesinden muhalefetin yapısal açmazlarına, siyasal İslam'ın iktidar stratejilerinden toplumsal belleğin silikleştirilmesine kadar uzanan bu analiz yazıları, geriye bakmakla da kalmıyor; geleceğin ufkunu da işaret ediyor. Bu kitap, otoriterliğin bir “sonuç” değil, kusurlu demokrasinin içkin zaaflarından planlı bir biçimde inşa edilen bir “süreç” olduğunu da gösteriyor. Ve en önemlisi, karamsarlığın kör kuyusunda oyalanmadan, özgürlük, demokrasi ve laiklik mücadelesinin nereden yeniden başlayabileceğini tartışmaya açıyor. “Kusurlu Demokrasiden Planlı Otokrasiye”, hem bugünü anlamak hem de yarını kurmak isteyenler için bir hafıza pusulası, bir düşünce ısrarı ve aynı zamanda bir direnç metni…
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.