#smrgKİTABEVİ Rızalık Toplumları : Eşitlikçi Tarım Toplumlarında Dinsel ve Siyasal Görüşler - 2021

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6057010346
Kargoya Teslim Süresi (İş Günü):
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199136833
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
352
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
indirimli
335,00
Havale/EFT ile: 324,95
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199136833
522758
Rızalık Toplumları : Eşitlikçi Tarım Toplumlarında Dinsel ve Siyasal Görüşler -        2021
Rızalık Toplumları : Eşitlikçi Tarım Toplumlarında Dinsel ve Siyasal Görüşler - 2021 #smrgKİTABEVİ
335.00
Bilim insanları insanoğlunun tarihi serüvenini, önce ikiye ayırırlar: Tarih öncesi toplumlar (bunlara üretim öncesi topluluklar ya da doğal (ilkel) topluluklar); tarih sonrası topluluklar (bunlara da üretim sürecindeki topluluklar ya da uygar topluluklar) denir. Ayrıca doğal toplulukları paleolitik, neolitik şeklinde ayırmak da mümkün.

Doğal toplum döneminin temel özelliklerinden biri, tüm yönleriyle kendi kendine yeten bir toplumsallık gerçekliğinin açığa çıkmış olmasıdır. Bu durumun en önemli özelliği veya çarpıcı yönü insanlığın devlet gibi organizasyon veya kurumlara ihtiyaç duymadan yaşanabileceğini göstermesidir. Mülkiyet fikrinin bilinmediği, devlet ve iktidar sahibi olmayı hedeflemediği, cinsiyet ayrımının, sömürünün olmadığı, eşit, özgür ve demokratik topluluklardan oluşmaktadır. Doğal toplumun dünyasında tüm toplumsal yabancılaşma, parçalanma, sınıflaşma ve ikilemlere kaynaklık eden hiyerarşi, iktidar ve devlet yoktur. Dolayısıyla doğal toplum hiyerarşisiz, sınıfsız ve bölünmemiş bir toplumdur. İnsan-doğa, insan-insan, kadın-erkek, genç-yaşlı, birey-toplum gibi karşıt ikilemler yoktur. Her şey rızalık temeline dayalı olup, gönüllülük esaslarına göre yapılır. İşten kaytarma, sorumluluktan kaçınma toplumun yabancı olduğu kavramlardır, herkes sorumlu, herkes gönüllüdür.

Doğal toplumun varlık gerekçesi, “ortaklık” üzerinden gelişmiştir. Ortak yaşam, ortak üretim, ortak paylaşım; danışılarak ortak fikir üretmek, düşünmek ve fikirleri ortaklaştırarak pratiğe geçirmek; ortak değiş tokuş yapmak tüm yönleriyle bir bütün olarak komünal yaşamı yaratabilecek denli bir niteliğe sahiptir.
Bilim insanları insanoğlunun tarihi serüvenini, önce ikiye ayırırlar: Tarih öncesi toplumlar (bunlara üretim öncesi topluluklar ya da doğal (ilkel) topluluklar); tarih sonrası topluluklar (bunlara da üretim sürecindeki topluluklar ya da uygar topluluklar) denir. Ayrıca doğal toplulukları paleolitik, neolitik şeklinde ayırmak da mümkün.

Doğal toplum döneminin temel özelliklerinden biri, tüm yönleriyle kendi kendine yeten bir toplumsallık gerçekliğinin açığa çıkmış olmasıdır. Bu durumun en önemli özelliği veya çarpıcı yönü insanlığın devlet gibi organizasyon veya kurumlara ihtiyaç duymadan yaşanabileceğini göstermesidir. Mülkiyet fikrinin bilinmediği, devlet ve iktidar sahibi olmayı hedeflemediği, cinsiyet ayrımının, sömürünün olmadığı, eşit, özgür ve demokratik topluluklardan oluşmaktadır. Doğal toplumun dünyasında tüm toplumsal yabancılaşma, parçalanma, sınıflaşma ve ikilemlere kaynaklık eden hiyerarşi, iktidar ve devlet yoktur. Dolayısıyla doğal toplum hiyerarşisiz, sınıfsız ve bölünmemiş bir toplumdur. İnsan-doğa, insan-insan, kadın-erkek, genç-yaşlı, birey-toplum gibi karşıt ikilemler yoktur. Her şey rızalık temeline dayalı olup, gönüllülük esaslarına göre yapılır. İşten kaytarma, sorumluluktan kaçınma toplumun yabancı olduğu kavramlardır, herkes sorumlu, herkes gönüllüdür.

Doğal toplumun varlık gerekçesi, “ortaklık” üzerinden gelişmiştir. Ortak yaşam, ortak üretim, ortak paylaşım; danışılarak ortak fikir üretmek, düşünmek ve fikirleri ortaklaştırarak pratiğe geçirmek; ortak değiş tokuş yapmak tüm yönleriyle bir bütün olarak komünal yaşamı yaratabilecek denli bir niteliğe sahiptir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat