#smrgKİTABEVİ Geçmiş Zaman İçerisinde Hristiyan Bir Seyyahın Gözüyle Kudüs ve Çevresi (1697) - 2020

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Ana Basım A.Ş.
Dizi Adı:
ISBN-10:
9786057683212
Kargoya Teslim Süresi:
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199133371
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
19
Basım Tarihi:
2020
Çeviren:
Yusuf Yazar
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
210,00
Havale/EFT ile: 203,70
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199133371
519069
Geçmiş Zaman İçerisinde Hristiyan Bir Seyyahın Gözüyle Kudüs ve Çevresi (1697) -        2020
Geçmiş Zaman İçerisinde Hristiyan Bir Seyyahın Gözüyle Kudüs ve Çevresi (1697) - 2020 #smrgKİTABEVİ
210.00
Kudüs Ortadoğu'nun kalbidir ve Kudüs'ü anlamanın anahtarı, üç İbrahimî dinin (Musevîliğin, İsevîliğin ve Muhammedîliğin) mensuplarının buraya biçtiği anlamı ve geçmişte burayla kurmuş oldukları ilişkiyi bilip kavramaktır.

Yıl 1697'dir. Halep'te İngilizlere ait bir fabrikada vaiz olarak görev yapmakta olan Henry Maundrell, aynı fabrikadan bazı çalışanlarla birlikte Paskalya bayramında orada olacak şekilde Şubat ayının sonlarında yola çıkarak 2.5 ay sürecek olan bir seyahatle Kudüs'e gidip gelirler ve kendilerinin ‘hac' diye tanımladığı, Kudüs ve çevresinde kutsal addettikleri yer ziyaretlerini ve oralarda Paskalya dolayısıyla yapılan ayinlere katılmayı kapsayan dinî görevlerini yerine getirirler.

At sırtında yaklaşık 1000 kilometrelik (gidiş ve dönüş olarak) güzergâhta gerçekleştirmiş oldukları bu seyahat sırasında Maundrell güzergâh boyunca geçmiş oldukları köy ve şehirlerdeki (Lazkiye, Beyrut, Trablus, Kudüs, Sur, Nablus, Sayda vd.) gözlemlerini ayrıntılı bir biçimde güncesine kaydeder. Kudüs'ten dönüş yolunda Maundrell ve arkadaşları Şam'a ve Romalılardan kalmış olan ünlü putperest tapınağına mekân teşkil eden Baalbek'e (Bekaa Vadisi'nde) uğramayı da ihmal etmezler.

Büyük duraklayışın ve kendinden kuşku duyuş sürecinin başlayışının işaretleri genel olarak görülmeye başlanmış olsa da dönem, Osmanlı yönetimi egemenliğinin bölgede etkin bir biçimde hissedildiği bir dönemdir.

Zayıflamaya başladığı yıllarda olmuş da olsa Osmanlı'nın kontrolü altında olduğu dönemde Kudüs ve çevresine dair bir İngiliz Anglikan papazının gözlem ve değerlendirmelerinin Ortadoğu'yu anlamamıza katkı yapabileceğini umuyoruz.

Kudüs Ortadoğu'nun kalbidir ve Kudüs'ü anlamanın anahtarı, üç İbrahimî dinin (Musevîliğin, İsevîliğin ve Muhammedîliğin) mensuplarının buraya biçtiği anlamı ve geçmişte burayla kurmuş oldukları ilişkiyi bilip kavramaktır.

Yıl 1697'dir. Halep'te İngilizlere ait bir fabrikada vaiz olarak görev yapmakta olan Henry Maundrell, aynı fabrikadan bazı çalışanlarla birlikte Paskalya bayramında orada olacak şekilde Şubat ayının sonlarında yola çıkarak 2.5 ay sürecek olan bir seyahatle Kudüs'e gidip gelirler ve kendilerinin ‘hac' diye tanımladığı, Kudüs ve çevresinde kutsal addettikleri yer ziyaretlerini ve oralarda Paskalya dolayısıyla yapılan ayinlere katılmayı kapsayan dinî görevlerini yerine getirirler.

At sırtında yaklaşık 1000 kilometrelik (gidiş ve dönüş olarak) güzergâhta gerçekleştirmiş oldukları bu seyahat sırasında Maundrell güzergâh boyunca geçmiş oldukları köy ve şehirlerdeki (Lazkiye, Beyrut, Trablus, Kudüs, Sur, Nablus, Sayda vd.) gözlemlerini ayrıntılı bir biçimde güncesine kaydeder. Kudüs'ten dönüş yolunda Maundrell ve arkadaşları Şam'a ve Romalılardan kalmış olan ünlü putperest tapınağına mekân teşkil eden Baalbek'e (Bekaa Vadisi'nde) uğramayı da ihmal etmezler.

Büyük duraklayışın ve kendinden kuşku duyuş sürecinin başlayışının işaretleri genel olarak görülmeye başlanmış olsa da dönem, Osmanlı yönetimi egemenliğinin bölgede etkin bir biçimde hissedildiği bir dönemdir.

Zayıflamaya başladığı yıllarda olmuş da olsa Osmanlı'nın kontrolü altında olduğu dönemde Kudüs ve çevresine dair bir İngiliz Anglikan papazının gözlem ve değerlendirmelerinin Ortadoğu'yu anlamamıza katkı yapabileceğini umuyoruz.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat